CHP Antalya Milletvekili Aykut Kaya: “Antalya sondajla ayakta tutulamaz su krizi ertelenemez”

Türkiye Büyük Millet Meclisinin 34’üncü Birleşiminde kürsüye çıkan CHP Antalya Milletvekili Aykut Kaya, konuşmasına Manisa Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay’ı anarak başladı. Kaya, “Gülşah Durbay’a Allah’tan rahmet diliyorum, mekânı cennet olsun.” ifadelerini kullandı.

“Antalya içme suyunun yüzde 98’ini sondajdan sağlıyor”
Antalya’nın ciddi bir su kriziyle karşı karşıya olduğunu vurgulayan Kaya, “Antalya içme suyunun yaklaşık yüzde 98’ini 1.208 adet sondaj kuyusundan sağlamaktadır.” dedi. ASAT’ın bu sondajlar nedeniyle aylık yaklaşık 200 milyon lira elektrik faturası ödediğini belirten Kaya, “Yer altı su havzalarımız hızla tükeniyor, sondajlarla ayakta kalmak sürdürülebilir değildir.” diye konuştu.

Oymapınar ve Karacaören çağrısı
Antalya’nın su krizinden çıkışı için iki temel kaynağa işaret eden Kaya, “Manavgat Oymapınar Barajı ve Karacaören Barajı bu sorunun çözümüdür.” dedi. Oymapınar Barajı’nın Dumanlı su kaynağından beslendiğini belirten Kaya, “Bu su üst kottan doğal cazibeyle alındığında Antalya merkez ile Alanya arasındaki ihtiyacı uzun yıllar tek başına karşılayabilir.” ifadelerini kullandı. Kaya, “Barajı işleten firmaya bedel ödenmeden suyun üst kottan alınması konusunda Antalya adına destek bekliyoruz.” dedi.

Karacaören Barajı’na ilişkin süreci de hatırlatan Kaya, “2011’de içme suyu protokolü yapıldı, 43 kilometrelik isale hattının sadece 11 kilometresi tamamlandı.” dedi. Baraj gölünün sanayi ve arıtma atıklarıyla kirlendiğini belirten Kaya, “Havzanın korunmasına dair 2017’de alınan kararlar uygulanmamaktadır.” ifadelerini kullandı.

“Tarımda nakit sıkışıklığı var”
Tarım sektörünün zor bir dönemden geçtiğini vurgulayan Kaya, “Bazı ürünlerde fiyat toparlanması olsa da aylarca edilen zararın ancak küçük bir kısmı telafi ediliyor.” dedi. Kaya, “Tarımda ciddi bir nakit sıkışıklığı var, yüksek faizler ve vade farkları sektörün belini büküyor.” ifadelerini kullandı.

Finansman ve BAĞ-KUR talepleri
Çözüm önerilerini sıralayan Kaya, “Tarım sektörü için düşük faizli, uzun vadeli finansman acilen devreye alınmalıdır.” dedi. Çiftçilerin BAĞ-KUR borçlarına dikkat çeken Kaya, “BAĞ-KUR borçları faizsiz şekilde yeniden yapılandırılmalıdır.” ifadelerini kullandı. Kaya, “Karı-koca çalışan ailelerde kadın çiftçinin BAĞ-KUR primlerinin yarısının devlet tarafından karşılanması çiftçiyi tarımda tutacaktır.” diye konuştu.

“Emekli olamayan çiftçiler var”
Prim borcu nedeniyle emekli olamayan çiftçilere de değinen Kaya, “Emeklilik yaşı gelmiş ancak prim borcu olduğu için emekli olamayan çiftçilerimizin primleri devlet tarafından ödenmeli, maaşlarından kesilmelidir.” dedi. Kaya, “Bu gidişle Türk çiftçisi kalmayacak, tarım göçmenlerin eline geçecek.” ifadelerini kullandı.

Atıl EXPO alanı eleştirisi
Antalya’daki EXPO alanına dikkat çeken Kaya, “2016 yılında 550 milyon dolara, bugünün parasıyla yaklaşık 2 milyar dolara mal olan EXPO alanı yıllardır atıl durumda.” dedi. Kaya, “Antalya’nın 2 milyar doları toprağa gömülmüş durumdadır.” ifadelerini kullandı. Alanın teknoloji ve bilişim üssüne dönüştürülebileceğini belirten Kaya, “Tarım ve turizmin dijital altyapısını Antalya kendi içinden sağlayabilir.” dedi.

Titreyengöl ve Sorgun Çamlığı vurgusu
Manavgat’taki çevresel sorunlara da değinen Kaya, “Titreyengöl bakımsız ve düzensiz, ekolojik sisteme zarar veriliyor.” dedi. Yetki karmaşasının giderilmesi gerektiğini belirten Kaya, “Islah, temizlik, çevre düzenlemesi ve aydınlatma çalışmaları yapılmalıdır.” ifadelerini kullandı.

Sorgun Çamlığı için de çağrıda bulunan Kaya, “Doğal yapısı korunarak güvenli, kontrollü ve halkın rahatça kullanacağı bir alan hâline getirilmelidir.” dedi. Kaya, “Belgrad Ormanı örneğinde olduğu gibi Manavgat’a yakışır bir düzenleme yapılmalıdır.” diye konuştu.

Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI