İYİ Parti Ankara Milletvekili Yüksel Arslan: “Türk tarımı AB fasıllarıyla esir alındı, gıda küresel çetelerin kontrolüne geçti”

TBMM Genel Kurulunda 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu görüşmelerinde İYİ Parti Grubu adına konuşan İYİ Parti Ankara Milletvekili Yüksel Arslan, tarım ve gıda politikalarının 2005’ten itibaren Avrupa Birliği müzakere süreciyle dışa bağımlı hâle getirildiğini savundu. Arslan, “Türk tarımı yanlış politikalarla esaret altına alınmıştır.” diyerek hayvancılıktan tohumculuğa, gıda katkı maddelerinden ithalat rejimine kadar çok sayıda başlıkta sert eleştiriler yöneltti.

Aralık 17, 2025 - 09:29
Aralık 17, 2025 - 11:18
İYİ Parti Ankara Milletvekili Yüksel Arslan: “Türk tarımı AB fasıllarıyla esir alındı, gıda küresel çetelerin kontrolüne geçti”


Türkiye Büyük Millet Meclisinin 34’üncü Birleşiminde kürsüye çıkan İYİ Parti Ankara Milletvekili Yüksel Arslan, Tarım ve Orman Bakanlığı bütçesini değerlendirirken tarımda yaşanan sorunların “yanlış yönetim ve dışa bağımlılık” kaynaklı olduğunu söyledi. Arslan, “Bir ülke kendi toprağında kendi insanını doyuramıyorsa sorun tarımda değil, tarım politikalarındadır.” dedi.

“Çiftçinin borcu katlandı”
Çiftçilerin mali durumuna dikkat çeken Arslan, “Son bir yılda çiftçinin bankalara olan borcu yüzde 43 artarak 1 trilyon 130 milyar liraya ulaştı.” ifadelerini kullandı. Arslan, “Son yirmi yılda çiftçinin geliri 1 lira artarken borcu 7 lira artmıştır.” diye konuştu.

AB müzakere süreci eleştirisi
Tarımda yaşanan sorunların kökenini Avrupa Birliği müzakere sürecine bağlayan Arslan, “Türk tarımının idamı 2005’te AB’ye katılım sürecinde atılan imzalarla başladı.” dedi. Arslan, tarım ve gıdayı kapsayan 12’nci faslın açıldığını, kırsal kalkınma ve balıkçılığı kapsayan fasılların ise hiç açılmadığını hatırlatarak, “Bu fasıl üzerinden Türk tarımına pranga vuruldu.” ifadelerini kullandı.

İthalat ve tohum politikaları
Hayvan ve et ithalatına dikkat çeken Arslan, “Uruguay’dan, Arjantin’den hayvan alabilirsiniz ama Azerbaycan’dan, Kazakistan’dan alamazsınız.” dedi. Tohumculukta da benzer kısıtlamalar getirildiğini savunan Arslan, “Tohum ticareti AB’nin izin verdiği ülkelerle sınırlandırılmıştır.” diye konuştu.

Gıda katkı maddeleri tepkisi
Gıda mevzuatında izin verilen katkı maddelerini eleştiren Arslan, “Nişasta bazlı şekerden renklendiricilere kadar birçok kimyasal, yönetmeliklerle soframıza sokulmuştur.” dedi. Etiketlerde E kodlarının yer almasını da eleştiren Arslan, “Vatandaş ne yediğini bilmiyor.” ifadelerini kullandı.

Yerel üretim ve hayvancılık vurgusu
Yerel hayvan ırklarının desteklenmediğini savunan Arslan, “Anadolu’nun yerli hayvan ırkları yerine, özel şartlarla beslenen ithal ırklar köylünün sırtına yüklendi.” dedi. Süt sektöründe de üreticinin zarar ettiğini belirten Arslan, “Üreticiye gitmesi gereken gelir lojistik ve tekeller arasında eridi.” diye konuştu.

“Gıda güvenliği için yeni bakanlık”
Konuşmasının sonunda çözüm önerisini paylaşan Arslan, “Tarım ve Orman Bakanlığı bu alanı tek başına yönetemiyor.” dedi. Arslan, “Halk sağlığı ve gıda güvenliği bakanlığı kurulmalıdır.” çağrısında bulundu.

Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI