İYİ Parti Milletvekili Yasin Öztürk: “Bu bütçe hesap vermeyen bir güvenlik düzeninin finansmanıdır, şeffaflık yok, kriter yok, vizyon yok”
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda İçişleri Bakanlığı 2026 yılı bütçesini eleştiren İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Yasin Öztürk, bütçenin merkezî yönetim içindeki payının yüzde 0,63’e düşmesini “kurumsal çöküşün göstergesi” olarak niteledi. Şehit yakınları ve gazilere ayrılan payın yüzde 0,11 olduğunu belirten Öztürk, personel yapısının plansız olduğunu, toplum güvenliği ve yerel yönetim programlarında performans ölçütünün bulunmadığını, toplantı ve gösteri özgürlüğünün fiilen yasak rejimine dönüştürüldüğünü söyledi.
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Yasin Öztürk, İçişleri Bakanlığı 2026 yılı bütçe görüşmelerinde kurumun mali yapısına ilişkin kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Öztürk, toplam 18 trilyon 929 milyar liralık merkezî bütçeden İçişleri Bakanlığına ayrılan payın yüzde 0,63 olmasını “yok hükmünde” olarak tanımladı.
“Şehit yakınları ve gaziler sloganlarda var, bütçede yok”
Bakanlık bütçesinin sadece yüzde 0,11’inin şehit yakınları ve gaziler için ayrıldığını vurgulayan Öztürk:
“Vefayı meydanlarda büyütüp bütçede dipnota sıkıştırıyorsunuz.” ifadelerini kullandı.
Personel yapısında planlama ve performans boşluğu
Öztürk, bütçenin yüzde 70’inin personel gideri ve SGK priminden oluştuğunu hatırlatarak, bu dağılımın herhangi bir performans ölçütüyle desteklenmediğini söyledi.
“Kişi başı maliyet nerede? Birim bazlı personel dağılımı nerede? Riskli bölgelerdeki doluluk oranı nerede? Bu tablo güçlenme değil, kontrolsüz şişmedir.”
Mal ve hizmet alımlarına ayrılan 13 milyar 441 milyon liralık kaynağın şeffaf olmayan ihalelere konu edildiğini belirten Öztürk, kamu kaynaklarının “güvenlik gerekçesi perdesi altında kara deliğe dönüştürüldüğünü” dile getirdi.
Yerel yönetim programı: “Güçlendirme değil, vesayetin finansmanı”
İYİ Parti Milletvekili, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi programının bütçede yüzde 19 pay almasına rağmen işlevinin belediyeler üzerinde siyasî baskı kurmak olduğunu savundu.
“Yargı kararı olmadan seçilmiş belediyeler tasfiye ediliyor. Bu bütçe, kayyum düzeninin mali omurgasıdır.”
Toplum güvenliği programında çağdaş kriterlerin eksikliği
Öztürk, toplum güvenliği programında insan hakları, orantılı güç kullanımı, nefret suçlarının azaltılması gibi alanlara hiçbir performans hedefi konulmadığını belirtti.
“Siz operasyon sayısıyla övünüyorsunuz, orantısız güç kullanımını performans sanıyorsunuz.”
Polis intiharlarına dikkat çekti
Öztürk, son yirmi yılda binden fazla polis intihar ettiğini söyleyerek bunun ağır çalışma koşulları, mobbing, düzensiz vardiya ve ekonomik baskıdan kaynaklandığını vurguladı.
“Bu bütçede polislerin çalışma koşullarını iyileştirecek tek bir strateji yok. Teşkilat sessiz bir çöküş yaşıyor.”
Demokratik özgürlüklerde gerileme
Öztürk, toplantı ve gösteri hakkının valilik yasaklarıyla fiilen askıya alındığını belirterek Freedom House’un 2025 raporuna atıfta bulundu:
“Türkiye 100 üzerinden 33 puanla ‘özgür olmayan ülkeler’ sınıfında. Bu bütçe demokrasiyi daraltan bir güvenlik bürokrasisini finanse ediyor.”
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI
