Vecdi Gündoğdu TBMM’de ÇED sürecini eleştirerek “ÇED raporu değil çevre katliam ruhsatı dağıtılıyor geleceğimizi, ormanlarımızı ve suyumuzu korumayan bu düzen artık sürdürülemez” dedi
Türkiye Büyük Millet Meclisinde Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına söz alan Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu, Çevresel Etki Değerlendirmesi süreçlerinin yıllardır amacından saptığını, raporların yüzde 99’unun olumlu çıkmasının “meşrulaştırma mekanizmasına” dönüştüğünü söyledi. Gündoğdu, Istranca Dağları ve Longoz Ormanları üzerindeki baskıyı, plansız RES ve maden projelerini, Ergene havzasındaki kirliliğin sürmesini ve Kırklareli’ne yönelik nükleer santral planını örnek göstererek çevrenin bilimsel kriterlere göre değil ekonomik baskılarla şekillendiğini ifade etti.
Türkiye Büyük Millet Meclisinde İYİ Parti Grubunun ÇED süreçlerine ilişkin araştırma önerisi görüşülürken söz alan CHP Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu, ÇED mekanizmasının son yirmi üç yılda çevreyi koruma amacından uzaklaştığını vurguladı. Gündoğdu, “ÇED raporları olur dağıtım bürosuna dönmüşse ortada değerlendirme değil meşrulaştırma vardır.” dedi.
“ÇED kâğıt üzerinde, tahribat sahadadır”
Gündoğdu, bilimsel kriterlerin yok sayıldığını, hukuki ihlallerin görmezden gelindiğini ve ekosistemin kısa vadeli çıkarlar uğruna feda edildiğini belirtti. “Projelerin sosyal boyutu yok sayılmıştır, yöre halkının görüşü alınmamıştır, şeffaflık tamamen ortadan kalkmıştır.” ifadelerini kullandı.
Istranca ve Longoz Ormanları vurgusu
Kırklareli özelinde yaşanan sorunlara dikkat çeken Gündoğdu, Istranca Dağları’nın plansız RES ve maden projeleriyle delik deşik edildiğini, orman ekosisteminin parçalandığını söyledi. Longoz Ormanları’nın kontrolsüz tarımsal faaliyetler, kaçak yapılar ve kirletici projelerle baskı altında olduğunu aktardı.
“Maden ruhsatları binlerce yıllık ormanları yok ediyor”
Trakya, Kaz Dağları ve Istranca bölgesinde verilen maden ruhsatlarını eleştiren Gündoğdu, “Binlerce yılda oluşan ormanlar katledilirken ÇED raporları nerede?” diye sordu. Kırma-eleme tesisleri ve taş ocaklarının su kaynaklarını tehdit ettiğini, tarım alanlarının tahrip edildiğini söyledi.
Ergene havzası ve nükleer santral tepkisi
Ergene’nin hâlâ kirli aktığını belirten Gündoğdu, “Yıllardır ‘Bitti, temizlendi.’ dediniz ama bölgenin en büyük çevresel travması hâlâ sürüyor.” dedi.
Kırklareli’de gündeme gelen nükleer santral planını ise “kırılgan ekosisteme ağır bir darbe” olarak niteledi. “Bir kente nükleer gölge düşüyorsa o kentin geleceği karadır.” ifadelerini kullandı.
“ÇED raporu değil, çevre katliam ruhsatı veriyorsunuz”
Konuşmasını sürdüren Gündoğdu, “Çevreyi koruyamayan ÇED rapor değil, bir risk belgesidir.” diyerek mevcut yapının sürdürülebilir olmadığını vurguladı.
Çözümün şeffaf, bilimsel ve halkın katılımıyla yürütülen bir ÇED sistemi olduğunu belirterek, “Toprağı, ormanı, suyu savunmak bizim sorumluluğumuzdur.” dedi.
Genel Kurulu selamlayan Gündoğdu, çevre politikalarının Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında yeniden düzenleneceğini dile getirdi.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI