Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici: “Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bağımsız bir devlet olarak yoluna devam etmelidir”
Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Ankara’daki Genel Merkez Muhsin Yazıcıoğlu Toplantı Salonu’nda düzenlenen Ege Bölgesi Eğitim Toplantısı’nın açılışında yaptığı konuşmada, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 42’nci kuruluş yıl dönümünü kutlayarak, “Artık bu ‘Kuzey’ kelimesini de kaldırıp direkt Kıbrıs Türk Cumhuriyeti dememiz gerektiğini ifade ediyorum.” dedi. Destici, Türkiye’nin garantörlüğünün güçlenerek devam etmesi, Türkiye-KKTC iş birliğinin sarsılmadan sürmesi, deprem konutları, emekli maaşları, hayat pahalılığı, terörle mücadele ve Suriye’nin kuzeyindeki gelişmelere ilişkin ayrıntılı mesajlar verdi.
Büyük Birlik Partisi Ege Bölgesi Eğitim Toplantısı, Genel Merkez Muhsin Yazıcıoğlu Toplantı Salonu’nda Genel Başkan Mustafa Destici’nin açılış konuşmasıyla gerçekleştirildi. Destici, konuşmasına Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 42’nci yılına atıfla başladı ve “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin 42. yılını şahsım ve Büyük Birlik Partisi camiası adına bir kez daha yürekten kutluyor, ‘yaşasın bağımsız Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ diyorum.” ifadelerini kullandı.
“Artık ‘Kuzey’ ifadesini kaldırıp Kıbrıs Türk Cumhuriyeti demeliyiz”
Kıbrıs’taki devletin adının değiştirilmesi gerektiğini vurgulayan Destici, “Artık bu ‘Kuzey’ kelimesini de kaldırıp direkt Kıbrıs Türk Cumhuriyeti dememiz gerektiğini ve Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak devletin isminin yenilenmesini de buradan bir kez daha ifade ediyorum.” dedi. Kıbrıs Türk halkının tarihsel mücadelesine değinen Destici, “Kıbrıs Türklüğü binlerce, on binlerce şehit verdi. Enosis hayali gören Rumlar tarafından adeta soykırıma uğratıldılar.” sözleriyle geçmişte yaşanan acıları hatırlattı.
“20 Temmuz 1974’te Kıbrıs Türk halkı soykırımdan kurtarıldı”
Kıbrıs Barış Harekâtına ilişkin değerlendirmesinde Destici, “Onların hayali adada bir tek dahi Türk bırakmamak ve adanın tamamını Rumlaştırmaktı ama Kıbrıs Türk’ü buna direndi.” dedi. 20 Temmuz 1974 Barış Harekâtı için “20 Temmuz 1974 Barış Harekâtıyla da Kıbrıs Türk halkı Rumların soykırımından ve katliamlarından kurtarılmış oldu.” ifadesini kullandı. KKTC’nin kuruluş sürecini hatırlatan Destici, “En nihayetinde Rauf Raif Denktaş'ın öncülüğünde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kuruldu ve bugün 42 yaşında. İnşallah dünya var oldukça Kıbrıs’ta Türk Müslüman var olacaktır ve bağımsız bir devlet olarak yollarına devam edeceklerdir.” dedi.
“KKTC için üç hayati konu var”
KKTC için üç temel ilke sıralayan Destici, “Şu anda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için hayati olan 3 konu var.” diyerek, bunları şöyle açıkladı: “Bunlardan bir tanesi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin, Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak bağımsız bir şekilde yoluna devam etmesi. İkincisi Türkiye Cumhuriyeti devletimizin garantörlüğünün devam etmesi, daha da güçlendirilerek. Ve üçüncüsü de Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin sarsılmaz iş birliğinin sonuna kadar devam etmesi.” Destici, “Bunlardan herhangi biri zarar görürse işte o zaman Kıbrıs’ta Türk varlığı da yok olmayla karşı karşıya kalacaktır.” uyarısında bulundu.
Kıbrıs’ta Seçimler ve Türkiye ile Dayanışma Mesajı
KKTC’deki cumhurbaşkanlığı seçimlerine değinen Destici, “En son bir cumhurbaşkanlığı seçimleri yaşandı ve bu konular seçim sathı mahallinde hep gündemdeydi.” dedi. KKTC halkının yaklaşımını, “Kıbrıs halkı, Kıbrıs Türkleri hep şunu söylediler bize: ‘Kim seçilirse seçilsin Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bağımsız olarak yoluna devam eder, Türkiye'nin garantörlük haklarını asla tartıştırmayız ve Türkiye ile tam bir dayanışma ve iş birliği içerisinde yolumuza devam ederiz, Türkiye’ye danışmadan özellikle uluslararası konularda herhangi bir adım atmayız.’ dediler.” sözleriyle aktardı.
Deprem, Konut Politikaları ve Hükümete Teşekkür
Konuşmasında Türkiye’nin deprem gerçeğine de değinen Destici, “Türkiye 6 Şubat 2023’te büyük bir deprem yaşadı, bir felaket yaşadı ve 100 yılın felaketi olarak adlandırıldı.” dedi. Depremde hayatını kaybedenleri anarak, “Bir kez daha depremde hayatını kaybeden kardeşlerimizi rahmetle yad ediyorum, mekanları cennet olsun inşallah diyorum.” ifadelerini kullandı.
Devletin deprem sonrası konut çalışmalarını överek, “Devletimiz tarafından, hükümet eliyle, özellikle Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız ile İçişleri Bakanlığımız, AFAD’ımız el ele yaptığı çalışmalar bugün hepimizin gurur kaynağı vesilesi olmuştur.” dedi. Adıyaman’daki konut teslimine atıf yapan Destici, “Bugün de Adıyaman'da 350 bin konutun, deprem konutunun teslimi gerçekleştirilecek.” açıklamasını yaptı ve “Hem deprem konutlarının bu derece iki yıla varmadan 350 bin konutun tamamlanması ve bugün teslimi hem de 500 bin konut projesi için bir kez daha hükümetimizi, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Sayın Murat Kurum’u ve ekibini yürekten kutluyorum ve başarılarının devamını diliyorum.” dedi.
“Deprem konutları ve sosyal konut projeleri büyük rağbet görüyor”
Konut ihtiyacının altını çizen Destici, “Ülkemizin en önemli insanımızın ihtiyaçlarından birisi de biliyorsunuz konut ihtiyacı.” dedi. Kiralardaki artışa işaret ederek, “Özellikle kiraların çok fahiş bir şekilde son yıllardaki artışından sonra herkes çok daha istekli bir şekilde ev sahibi olmak istiyor.” ifadesini kullandı. TOKİ ve Emlak Konut projelerine ilişkin olarak, “Ülkemizin hemen hemen her tarafında ucuz ya da makul fiyatlarla konutlar inşa ediliyor ve buralara olan rağbeti de hepimiz görüyoruz.” dedi. Depremde TOKİ konutlarının performansına değinerek, “Depremde özellikle bu kurumlarımız tarafından yapılan binaların hasar görmemesi ya da az hasarla depremi atlatması, bu binalara olan rağbeti depremden sonra daha da artırmıştır.” değerlendirmesinde bulundu.
Emekli Maaşı ve Hane Geçim Destek Önerisi
Ekonomi ve gelir dağılımı başlığında konuşan Destici, “Vatandaşımızın en önemli gündem maddesi ekonomi; maalesef özellikle sabit ve düşük gelirli kesimlerimiz hayatı yaşamakta büyük zorluk çekmektedirler.” dedi. Hayat pahalılığına vurgu yaparak, “Hayat pahalılığı adeta bellerini bükmektedir. Türkiye’de bir kesim baharı, yazı yaşarken çoğunluk kesim sonbaharı bile yaşayamamakta, kara kış yaşamaktadır.” ifadelerini kullandı.
Emekli maaşlarıyla ilgili tespitlerini şöyle dile getirdi: “2023 Ocak ayında en düşük emekli maaşı en düşük memur ve kamu işçisi maaşının üçte ikisi idi, bugün üçte birine düşmüş vaziyette. İşte adalet nasıl tesis edilecek? 2023 Ocak seviyesine emekli maaşını getirerek, yani en düşük kamu işçisinin ve memurun aldığı ücretin üçte ikisi seviyesine getirerek bu yapılmalıdır.” Destici, “Bu yeni yılda emeklilerimizin aldığı ücret mutlaka 2023 seviyesine getirilmelidir.” şeklinde konuştu.
Destici, “Asgari hane geçim rakamı komisyonu” önerisini hatırlatarak, “Tıpkı asgari ücret tespit komisyonu gibi bir Asgari Hane Geçim Rakamı Komisyonu kurulsun ve bu rakamın altında ücret alanlara destek verilsin.” dedi. Modeli örnekle açıklayan Destici, “Örneğin İzmir’de 4 kişilik bir hane en az 30 bin liraya geçinebilir. Asgari ücretli sadece 22 bin lira tek maaş alıyor, evi de kira; işte aradaki 8 bini devlet ona verecek.” ifadelerini kullandı. Aynı yaklaşımı emekliler için de önererek, “Tek emekli ayda 16 bin 800 alıyor, evi kira, evde başka çalışan yok; işte ona o 14 bin lira farkı devlet verecek.” dedi.
Emeklilik sistemini rahatlatmak için sundukları gönüllü erteleme modeline de değinen Destici, “Bugün aldığı 16 bin 800'e ihtiyacı olmayan, aktif olarak çalışan ya da iş sahibi ya da kira gelirleri olan milyonlarca insanımız var. Bunlara devlet ‘Bugün alacağın 16 bin 800’ü 10 yıl almayacaksın, bunu ben senin adına işleteceğim, 10 yıl sonra bugünkü rakamlarla 25 bin lira emekli aylığı alacaksın.’ demelidir.” ifadelerini kullandı.
Üretim, Madencilik ve Bor Örneği
Üretim ve katma değerli sanayiye vurgu yapan Destici, “Bizim üretmekten başka çaremiz yok. Katma değeri yüksek olan ürünlerimizi de üretmekten başka çaremiz yok.” dedi. Bor rezervlerine atıf yaparak, “Borun rezervinin yüzde yetmişi bizde ama dünyada bordan kazanılan paranın yüzde yetmişini kazanabiliyor muyuz? Yüzde yedisini bile kazanamıyoruz.” sözleriyle tabloyu özetledi. “Biz tonunu 200 dolara Çin'e ya da Amerika'ya veriyoruz, onlar işliyor ve tonunu 200 bin dolara satıyor, yani bizden aldıklarının 1000 katı fiyata satıyorlar.” diyen Destici, “Bu madenlerimizi işleyecek tesislere yoğunlaşmalıyız, bu anlamdaki girişimcilerimizi ve yatırımcılarımızı tıpkı savunma sanayisinde olduğu gibi desteklemeliyiz.” ifadelerini kullandı.
Terörle Mücadele, PKK ve Suriye’nin Kuzeyi
Türkiye’de terörle mücadeleye ilişkin değerlendirmesinde Destici, “Hepimiz terörsüz Türkiye isteriz ki zaten şu anda Türkiye’de terör yok. Elhamdülillah devletimiz, silahlı kuvvetlerimiz, Mehmetçiğimiz, polisimiz hain ve kanlı PKK terör örgütünü sınırlarımız içerisinde ağır bir yenilgiye uğratarak köklerini kazımıştır. Bugün ülkemizin her tarafında huzur vardır.” dedi.
Ancak sınır ötesine dikkat çekerek, “Irak'ın kuzeyinde PKK varlığını güçlü bir şekilde devam ettirmektedir, İran'da devam ettirmektedir, Suriye'nin kuzeyinde Amerika Birleşik Devletleri özel kuvvetleri desteğiyle Suriye'nin neredeyse üçte birini kontrol altında tutmaktadır.” şeklinde konuştu. Silah bırakma tartışmalarına ilişkin olarak, “PKK'nın silah bırakmasından bizim anladığımız 25-30 silahın yakılması ya da 15-20 çapulcunun Türkiye sınırlarının dışına çıktığı görüntüsü değildir. PKK tüm unsurlarıyla silah bırakacak ve tüm unsurlarıyla kendini feshedecek; bugün bunu görüyor muyuz, görmüyoruz.” dedi.
“Bu ülkenin adı Türkiye Cumhuriyeti devletidir, bu milletin adı Türk milletidir”
Devletin temel niteliklerine ilişkin net bir çerçeve çizen Destici, “Nasıl ki Allah inancı, tevhid şirk ortak kabul etmezse, devlet yönetimi de ortak kabul etmez.” dedi ve şu ifadeleri kullandı: “Bu ülkenin adı Türkiye Cumhuriyeti devletidir. Bu milletin adı Türk milletidir; Kürt'üyle, Türkmen'iyle, Arap'ıyla, Çerkez'iyle, Boşnağıyla, Alevisiyle, Sünnisiyle Türk milletidir. Bu ülkenin bayrağı rengini şehitlerin kanından alan ay yıldızlı al bayraktır, marşı İstiklal Marşı’dır ve başkenti de Ankara’dır.”
Bazı siyasi yapılara işaret eden Destici, “İlçe teşkilatlarına Türk bayrağı asıyorlar mı, asmıyorlar. Herhangi birisinin elinde bir Türk bayrağı görebildik mi, yok. İstiklal Marşı okuyorlar mı, yok.” dedi. Samimiyet ölçüsü olarak “Önce bütün il, ilçe teşkilatlarını ay yıldızlı al bayraklarla süslesinler ve her programlarına başlarken İstiklal Marşı’nı bir okusunlar, bakalım samimiyetlerini görelim.” çağrısında bulundu.
Suriye’nin Kuzeyindeki Yapılanma ve ABD’ye Mesaj
Suriye’nin kuzeyindeki oluşumlara değinen Destici, “Hemen kuzeyimizde Suriye’de PKK bir devlet kuruyor. Amerika Birleşik Devletleri bundan vazgeçiyor mu, vazgeçmiyor.” dedi. ABD’nin bölgedeki yaklaşımını eleştirerek, “O bölgedeki terör örgütü uzantılarına bir statü vermeye çalışıyor ve Suriye devlet başkanına da Türkiye’ye de ‘bu statüyü kabul edin’ diyor. Bu asla kabul edilemez.” ifadelerini kullandı. “Gerekirse yeni harekâtlar yapılır ama bu Amerikan dayatması kabul edilemez. Suriye'nin kuzeyinde ‘Kürt Devleti’ adı altında, ‘Kürt bölgesi’ adı altında PKK’ya bir bölge bırakılamaz, devlet kuracak adımlar atmasına müsaade edilemez.” dedi.
Kürt Vatandaşlara Bakış ve Muhataplık Tartışması
“Kürt meselesi, Kürt sorunu” söylemlerinin istismar edildiğini ifade eden Destici, “Sürekli Kürt kardeşlerimiz üzerinden bir istismar var.” dedi. Bölgedeki teşkilatlardan aldıkları geri bildirimlere atıf yaparak, “Hakkari’den de Batman’dan da Diyarbakır’dan da Van’dan da Şırnak’tan da gelen kardeşlerimiz parti politikamızın doğruluğunu söylüyorlar.” dedi. Muhataplık konusunda, “Kürtler adına onlar muhatap kabul edilemez, muhatap Kürt kardeşlerimizin kendileridir; vatansever ve milletperver olan Kürt kardeşlerimizdir.” ifadesini kullandı.
İnsana bakışlarını özetlerken Destici, “Biz ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ diyenlerin torunlarıyız. Biz ‘Yaradılanı severiz Yaradan’dan ötürü’ diyen bir anlayışın mensuplarıyız. Bunun için biz hiçbir vatandaşımızı etnik kökenine ya da mezhebi anlayışına göre değerlendirmeyiz.” dedi.
Dış Politika, Türk Dünyası ve Filistin Vurgusu
Küresel ve bölgesel krizler hakkında konuşan Destici, “Rusya-Ukrayna savaşı bitsin istiyoruz. Filistinli kardeşlerimiz başkenti Kudüs olan bağımsız bir devlete kavuşsun istiyoruz. Kırım özgürlüğüne kavuşsun istiyoruz. Doğu Türkistan Çin işgalinden kurtularak bağımsız bir Türkistan olsun istiyoruz.” dedi. “Aynı şeyleri bütün esaret altındaki Türk ve İslam toplulukları için istiyoruz. Bunun için Büyük Birlik Partisi var, bunun için Büyük Birlik Partisi var olmaya devam edecek.” ifadelerini kullandı.
Teşkilatlara Çağrı: “Sahada olmalısınız”
Konuşmasının sonunda teşkilatlara seslenen Destici, “Sizlere güveniyoruz, sizlere inanıyoruz. Sizler de sahada olmalısınız.” dedi. Örgütlenme çalışmalarına değinerek, “Varsa eksik ilçelerimiz, beldelerimiz, mahalle teşkilatlarımız süratle tamamlanmalı. Üye çalışmalarımız artırılmalı.” ifadesini kullandı. “En çok da halka giderek halkımızı dinlemeliyiz, taleplerini almalıyız, genel merkezimize göndermeliyiz ve biz de çözümü için elimizden gelen gayreti göstermeliyiz.” diyen Destici, “Burada sizinle paylaştıklarım ve kapanış toplantısında paylaşacağım bilgilerle birlikte siz de vatandaşımıza gidip partimizi, duruşumuzu, görüşlerimizi net bir şekilde ifade etmelisiniz.” çağrısında bulundu.
Toplantının hayırlara vesile olmasını dileyen Destici, “Toplantımızın hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Hak’tan niyaz ediyor, hepinizi ve bizi sosyal medya hesaplarında veya televizyon ekranlarında takip eden kardeşlerimizi de sevgiyle, saygıyla, muhabbetle selamlıyorum. Allah yar ve yardımcımız olsun.” sözleriyle konuşmasını tamamladı.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI