CHP’Lİ BARIŞ BEKTAŞ: “YENİ NESİL ÇETELER AKP İKTİDARININ ADALETİ ÇÖKERTEN POLİTİKALARININ ÜRÜNÜDÜR”
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Adalet Bakanlığı bütçesini değerlendiren CHP Konya Milletvekili Av. Barış Bektaş, gelir adaletsizliğiyle derinleşen toplumsal çöküşün yeni nesil çeteleri ortaya çıkardığını belirterek, “Adaletin hızlı işlediği tek alan muhalifleri bastırmak; gerçek suç örgütleri siyasi pazarlıklar ve cezasızlıkla korunuyor.” dedi. Suça sürüklenen çocukların sosyal devlet eksikliği nedeniyle çetelere yöneldiğini söyleyen Bektaş, tutuklamanın siyaseti dizayn eden bir sopaya dönüştüğünü vurguladı. Yüksek yargı kararlarının yok sayılmasına da dikkat çeken Bektaş, “Hukuka ve demokrasiye yapılan bu büyük kötülükten dönülmedikçe karanlık düzen devam eder.” ifadelerini kullandı.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Adalet Bakanlığı 2026 yılı bütçesi görüşmelerinde söz alan CHP Konya Milletvekili Av. Barış Bektaş, konuşmasına toplumsal yapının hızla çözülmesine işaret ederek başladı. Bektaş, gelir dağılımındaki uçurumun suça eğilimi artırdığını belirterek:
“Yeni nesil çeteler, AKP iktidarının adaleti yok eden politikalarının doğrudan ürünüdür.” dedi.
“Adalet gecikiyor, yargı pasif, sokak kendi kanununu yazıyor”
Bektaş, yargı sisteminin toplumun geniş kesimleri için işlevsiz hâle geldiğini ifade ederek:
“Adalet en iyi ihtimalle bile telafisi imkânsız şekilde gecikiyor. Sokağın kendi kanununu yazdığı bir dönemden geçiyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Gençler ve çocuklar çetelerin hedefinde
Konuşmasında özellikle suça sürüklenen çocukları vurgulayan Bektaş, Türkiye’nin içine sürüklendiği sosyal çöküşü şöyle özetledi:
“İsimlerini çizgi film karakterlerinden alan yeni nesil çeteler, 15-25 yaş arasındaki gençleri avlıyor. Bu çocuklar sosyal medyada birer marka gibi pazarlanan suç alt kültürünün hedefi. Çünkü iktidar, fırsat eşitliğini yok etti; fakir bir çocuğun iyi bir eğitimle dikey geçiş umudu bile bırakmadı.”
Bektaş, bu yapıların çocukları özellikle infaz rejiminin avantajlarından yararlanmak için kullandığını söyledi.
“Savcılar siyasi baskı altında, gerçek suç örgütlerine dokunamıyor”
Yargı bağımsızlığına yönelik eleştirilerini sürdüren Bektaş, şunları kaydetti:
“Yıllardır sistematik olarak aşındırılan yargı, muhalifi avlamak dışında resen görev yapamaz hâle geldi. Savcılar siyasi baskı altında; gerçek suç örgütleri ise siyasi pazarlıklarla veya cezasızlık politikalarıyla korunuyor.”
Tutuklamanın siyasi bir aparat hâline geldiğini vurgulayan Bektaş, “Tutuklama tedbiri sadece muhalefeti susturmak için kullanılan bir sopaya dönüştü.” dedi.
“Adalet değil; iktidarın bekası korunuyor”
CHP’li Bektaş, iktidarın adaletten anladığı şeyin “toplumu korumak değil, iktidarın devamını sağlamak” olduğunu belirterek:
“Bu iktidarın adaleti; sendikaları, ezilenleri, doğa savunucularını, kadın hakları savunucularını ezmek üzerine kurulu. Bu nedenle çeteler ve illegal yapılar ülkenin her yerine yayılmış durumda.”
Yargı süreçlerinin yıllarca sürdüğünü, tutukluluk sürelerinin “keyfî şekilde” uzatıldığını söyleyen Bektaş, “Bu süreçler yurttaşların hayatını gasp ediyor ama sonunda gerçek adaletin tecelli ettiğine dair büyük şüpheler doğuyor.” sözleriyle devam etti.
“Bireysel başvuru hakkıyla övündünüz ama AYM kararlarını tanımıyorsunuz”
Bektaş, Bakan Tunç’un sunumda Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkını övünçle anlatmasını da çelişkili buldu:
“Can Atalay kararı başta olmak üzere yurttaş lehine kararları yok sayıyorsunuz. Bu, hukuka ve demokrasiye yapılan büyük bir kötülüktür.”
“Çıkış yolu bellidir: Hukukun üstünlüğünü yeniden tesis etmek”
Barış Bektaş, konuşmasının sonunda çözüm önerisini şu sözlerle dile getirdi:
“Otoriteyi kısıtlamalarla değil, adaletle kurmak zorundasınız. Bu karanlık düzeni sonlandırmanın tek yolu hukukun üstünlüğünü yeniden tesis etmektir.”
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI