CHP’li Semra Dinçer: “Zeytin ağaçlarını sökenler vicdanlarını da başka yerlere taşımış, bu kanun bir doğa katliamıdır”
CHP Ankara Milletvekili Semra Dinçer, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada zeytinlik alanları maden ve enerji projelerine açan yasa teklifine sert tepki gösterdi. Çıplak ayakla kürsüye çıkan Dinçer, “Ayaklarımı kömür karasına değil, köylünün alın teriyle yoğrulmuş toprağa basmak için buradayım” diyerek “Bu yasa geçerse torunlarımız bize doğanın hesabını soracak” ifadelerini kullandı.
“Bu bir maden yasası değil, doğa katliamıdır”
CHP Ankara Milletvekili Semra Dinçer, TBMM’de görüşülen torba yasa kapsamında zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılmasına yönelik düzenlemeye karşı çıkarak konuşmasına çıplak ayakla çıktı. “Bugün bu kürsüye ayakkabısız çıkıyorum çünkü bu topraklara, emeğe ve doğaya saygıyla basmak istiyorum” dedi.
“Zeytin ağaçları taşınamaz, bitkisel hayata girer”
Yasayla birlikte zeytinliklerin taşınabileceği yönündeki ifadeleri eleştiren Dinçer, “Kökünden sökülmüş bir ağaç artık yaşayamaz, tıpkı bir insanı makineye bağlamak gibi. Suyunu, toprağını, kuşunu, karıncasını taşıyabilecek misiniz?” diye sordu. Zeytinliklerin yaşam alanı olduğunu vurguladı.
“Köylüye yeni zeytinlik verilecekmiş, nerede?”
İktidarın “Üreticiye yeni zeytinlik verilecek” söylemini de sorgulayan Dinçer, “Verilecek araziler köylünün evine ne kadar uzak? Aynı verim alınabilecek mi? On yıl sonra kiralama uzatılmazsa ne olacak? Bu sorulara yanıtınız yok” dedi.
“Bu yasa, göç ve yoksulluğu derinleştirecek”
Köylülerin üretimden koparılacağını belirten Dinçer, “Zeytinlikler gidince köylü üretim yapamayacak, kırsal boşalacak, kent yoksulluğu artacak. Bu sadece doğa değil, sosyal düzen meselesidir” ifadelerini kullandı.
“Siz Kaz Dağları’nda 400 bin ağaç kestiniz, şimdi zeytine göz diktiniz”
AK Parti iktidarını geçmiş çevre uygulamaları üzerinden de eleştiren Dinçer, “Kaz Dağları’nda siyanürle altın ararken 400 bin ağaç kestiniz, Akbelen Ormanı’na TOMA ile girdiniz. Şimdi de bin yıllık zeytinlikleri dozer altına yatırmak istiyorsunuz” dedi.
“Talimatla yargı, tarikatla eğitim, piyasaya sağlık; şimdi de doğayı maden şirketine bağladınız”
Yasanın yalnızca çevre değil, egemenlik meselesi olduğunu söyleyen Dinçer, “Yargıyı saraya, eğitimi tarikatlara, sağlığı piyasaya teslim ettiniz; şimdi de doğayı sermayeye teslim ediyorsunuz. Biz buna sessiz kalmayacağız” dedi.
“Zeytin, toprağın sesi; siz onu susturamazsınız”
Dinçer sözlerini şu şekilde tamamladı: “Biz adaletin olmadığı bu sistemde gölgeyi dahi ihale etmeye kalkarsanız bile direneceğiz. Bu topraklar, bu ağaçlar, bu köylü sahipsiz değildir.”
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI
