İYİ PARTİ MANİSA MİLLETVEKİLİ ŞENOL SUNAT: “HER 3 ÇOCUKTAN 1’İ OKULA AÇ GİDİYOR, MESEM ÇOCUK İŞÇİLİĞİNE DÖNÜŞTÜ”
TBMM Genel Kurulunda 14 Aralık 2025’te 2026 bütçe görüşmelerinin altıncı turunda İYİ Parti Grubu adına konuşan İYİ Parti Manisa Milletvekili Şenol Sunat, Millî Eğitim Bakanlığı bütçesinin “çocuk yoksulluğunu derinleştirdiğini, okul dışına itilmeyi artırdığını ve öğretmenleri sefalete sürüklediğini” söyledi. Sunat, ücretsiz okul yemeğinin tüm Türkiye’de uygulanmasını isterken MESEM’leri “devlet destekli çocuk işçiligiği” olarak niteledi; TBMM’de MESEM stajyeri kız çocuklarına yönelik taciz iddialarının “üstünün kapatılmaması” çağrısı yaptı. Sunat, okul öncesi okullaşmadaki düşüşten engelli çocukların eğitime erişimine, rehber öğretmen eksikliğinden okul güvenliğine kadar çok sayıda başlıkta Bakanlıklara soru yöneltti.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda 14 Aralık 2025 Pazar günü süren bütçe görüşmelerinde İYİ Parti Grubu adına söz alan Manisa Milletvekili Şenol Sunat, konuşmasına “Gazi Meclisi saygıyla selamlarım.” sözleriyle başladı. Sunat, Millî Eğitim Bakanlığı bütçesini “çocuk yoksulluğunu derinleştiren, okuldan kopuşu artıran, çocuk işçiliğini büyüten ve öğretmenleri sefalete sürükleyen bir tablo” olarak niteledi; “Bu bütçede daha çok ideolojik hesaplar, siyasi öncelikler, yönetim zafiyetleri ve ihmal var.” ifadelerini kullandı.
Sunat, “Bu tabloyu tamamlayan nedir?” sorusuna da “Sayın Bakanın gaf niteliğindeki açıklamaları, tutarsız beyanları ve akıl dışı savrulmaları” yanıtını verdi. Sunat, bakanlığın asli görevinin “devlet okullarını güçlendirmek, her çocuğa eşit ve nitelikli eğitim vermek, fırsat eşitliğini sağlamak” olduğunu vurguladı ve “Sonuca baktığımızda eşitsizlik giderek büyüyor, kırılgan gruplar eziliyor.” dedi.
“HER 3 ÇOCUKTAN 1’İ OKULA AÇ GİDİYOR”
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı ile Millî Eğitim Bakanına seslenen Sunat, “Ülkemizin en savunmasız, en hakkı gasbedilen bireyleri olan çocuklarımızdan söz etmek istiyorum.” dedi. Sunat, “Her 3 çocuktan birisi okula aç gidiyor ve 2 çocuk da zaten beslenemiyor. Çocuk yoksulluğu çocuk açlığına dönüştü iktidarınız sayesinde.” ifadelerini kullandı.
Çocukların beslenme hakkının hayata geçirilmediğini söyleyen Sunat, “Millî Eğitim Bakanlığının plan, strateji belgelerinde yazılı olup hayata bir türlü geçiremediği… beslenme hakkından bahsetmek istiyorum.” dedi. Sunat, örnek ülkeleri sıralayarak, “Finlandiya’da, İsveç’te, Portekiz’de, Güney Kore’de, Estonya’da her çocuk ücretsiz yemek alırken siz bu ülkenin çocuklarına değil sarayların kışlık bakımına, garanti geçişli köprülerine, hava limanlarına, şehir hastanelerine ve yandaş projelere bütçe ayırıyorsunuz.” ifadelerini kullandı.
Sunat, “Bu çocuklar sizin değil ama bu devletin evlatlarıdır.” dedi ve “Ücretsiz, sağlıklı okul yemeği her çocuk için hak olmalıdır.” çağrısı yaptı. Uygulamanın pilot illerle sınırlı kalmaması gerektiğini vurgulayan Sunat, “Ücretsiz okul yemeği hakkı… bütün Türkiye’de… ulusal düzeyde uygulanmalıdır.” dedi. Sunat, “Bu hak sadece bir iyileştirme değil… çocuklarımızın eşit, onurlu, adil bir gelecek hakkıdır.” ifadelerini kullandı.
OKUL DIŞINDA KALAN ÇOCUKLAR: “1 MİLYON 470 BİN”
Sunat, örgün eğitim dışında kalan çocuklara ilişkin rakamlar paylaşarak, “2024-2025 Öğretim Yılı’nda 612 bin evladımız zorunlu örgün eğitimin dışında.” dedi. Sunat, “200 bine yakın koruma altındakilerin çocukları da örgün eğitimin dışında.” ifadelerini kullandı. Açık öğretim ve MESEM kayıtlarını da ekleyen Sunat, “Açık öğretim ve MESEM’e kayıtlı 666 bin çocuğu eklediğimizde toplam 1 milyon 470 bin çocuk nitelikli örgün eğitimden mahrum.” dedi.
Sunat, “Bu sayı sadece rakam değil, kaybolan hayatlardan söz ediyorum.” diyerek, özellikle yoksul aile çocukları ve kız çocuklarının daha ağır etkilendiğini söyledi. “Bir ülkede 1,5 milyona yakın çocuk okul dışındaysa hangi eğitim politikasının başarısından söz edilebilir?” diye soran Sunat, “Zorunlu eğitim sadece kâğıt üzerinde değil, uygulamada sağlanmalı.” çağrısında bulundu.
MESEM: “DEVLET DESTEKLİ ÇOCUK İŞÇİLİĞİ”
Sunat, MESEM’leri “devlet destekli çocuk işçiliği” olarak nitelendirdi ve sistemin işleyişini anlatırken, “Çocuk dört gün işletmede, bir gün okulda… ücret üç sene 6 bin lira, en son kalfalık döneminde 11 bin lira. Kim ödüyor? İşsizlik Fonu’ndan ödeniyor. İşveren hiçbir sorumluluk almıyor.” dedi. Sunat, “Çocuk emeği yetişkin maliyetini düşürmek için bir araç olarak getiriliyor.” ifadesini kullandı.
Açık kaynaklara dayalı ölüm verilerini paylaşan Sunat, “2023-2025 yılında 138 çocuğumuz hayatını kaybetti… bunun 22’sinin… staj sırasında hayatını kaybettiğini açık kaynaklardan öğreniyoruz.” dedi. Bakanlığa “Siz kayıt tutuyor musunuz? Sorumluları tespit ettiniz mi?” sorularını yönelten Sunat, “MESEM bugünkü uygulamasıyla bir eğitim modeli değil, çocuk emeğini yasallaştıran çocuk işçiliği mekanizmasıdır.” dedi ve “Uluslararası çocuk işçiliği tanımına bire bir uymaktadır.” ifadelerini kullandı.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanına da seslenen Sunat, “ILO kapsamında Çocuk İşçiliği ile Mücadele Ulusal Programı oluşturdunuz… çocuk işçiliğine karşı olduğunuzu biliyoruz, Sayın Tekin’e anlatın bu durumu.” dedi. “Devlet, çocuk işçiliğine göz yumarak Anayasa’yı ihlal etmiyor mu?” sorusunu yöneltti.
TBMM’DE MESEM STAJYERİ KIZ ÇOCUKLARI İDDİASI
MESEM stajyerleriyle ilgili Mecliste yaşandığı belirtilen olaylara değinen Sunat, “Türkiye Büyük Millet Meclisinde stajyer kız çocuklarının taciz ve istismara maruz kalması hepimizi çok derinden yaraladı; emin olun, uykularım kaçıyor.” dedi. Sunat, “Türkiye Büyük Millet Meclisinde bu oluyorsa… MESEM’de staj yapan öğrencilerin nerelere yollandığı denetleniyor mu?” diye sordu.
“Ucu kime dokunursa dokunsun bu işin üstünün kapatılmaması ve bu pisliğin temizlenmesi gerektiğini” söyleyen Sunat, “Takipte olduğumuzu” ifade etti.
ÇOCUK SUÇLULUĞU VE SORUŞTURMA DOSYALARI
Sunat, “11 yaş altı çocuklarda… çocuk suçu patlamış durumda.” dedi. “2024’te çocuklarla ilgili 665 bin soruşturma dosyası” bulunduğunu söyleyen Sunat, “Suça sürüklenen çocuk sayısı 483 bin.” ifadelerini kullandı. “Fail de çocuk, mağdur da çocuk.” diyen Sunat, “Bu çocukları kim suça itiyor? Yoksulluk mu, adaletsizlik mi, eğitimden kopuş mu… hangisi?” sorularını yöneltti.
OKUL ÖNCESİ, ENGELLİ ÇOCUKLAR VE EĞİTİME ERİŞİM
Erken çocukluk eğitimine ilişkin Sunat, “Okul öncesi okullaşma oranı son iki yılda yüzde 10,9 düştü.” dedi. 5 yaş net okullaşma oranına ilişkin, “Bu sene yüzde 82,5’e düştü.” ifadelerini kullandı. Resmî anaokullarındaki düşüşe de dikkat çeken Sunat, “Özellikle resmî anaokullarındaki düşüş yüzde 39’larda.” dedi.
Sunat, “Diyanetin kurslarında… derneklerin, vakıfların, cemaatlerin, tarikatların açtığı okul öncesi yapılarda çocuk sayısı giderek yükseliyor.” ifadesini kullanarak, “5 yaş için en azından okul öncesi eğitimi zorunlu hâle getirin. Erken çocukluk eğitimi ücretsiz ve yaygın olmalı.” çağrısı yaptı.
Engelli çocukların eğitime erişimine ilişkin Sunat, “Engelli çocuklarımızın ancak yüzde 30-35’i eğitim alabiliyor.” dedi. “Okullarda erişilebilirlik sorunu” ve “öğretim materyali eksikliği” vurgusu yapan Sunat, otizmli çocuk sayısına dair “450 binlere ulaştığı söyleniyor” ifadesini kullandı. Sunat, “Her okulda tam zamanlı özel eğitim öğretmeni, rehber öğretmen ve bir destek personeli mutlaka olmalıdır.” dedi.
Aile Bakanına yönelik önerilerini de sıralayan Sunat, “Ailelere nefes aldıracak bakım hizmetleri yaygınlaştırılmalı… engelli maaşları… mutlaka güncellenmelidir.” dedi. Özel rehabilitasyon merkezlerinin mali sıkıntılarına değinen Sunat, ödemelerin “asgari ücretin dörtte 1’ine tekabül” ettiğini söyleyerek artış çağrısı yaptı.
ÖĞRETMENLER, MÜLAKAT VE “KÖLELİK SİSTEMİ” ELEŞTİRİSİ
Sunat, öğretmenlerin ekonomik durumunu “maaşını kiraya veren, ek ders peşinde koşan öğretmenler” ifadeleriyle anlattı. “Öğretmenine sahip çıkmayan bir devlet geleceğine sahip çıkamaz.” diyen Sunat, “Ücretli öğretmen sayısı 86 bin… vazgeçin bu kölelik sisteminden.” çağrısı yaptı.
Sunat, öğretmen adaylarına ilişkin “müjde bekliyorlar” ifadesini kullanarak, “Bu Millî Eğitim Akademisi mezun vermeden öğretmen alımı yapılsın istiyorlar… gelin, umutlarını boşa çıkarmayın.” dedi.
Mülakat eleştirisini sürdüren Sunat, “Mülakatla gençlerin hayallerini çalmaktan… Millî Eğitim Akademisini… dayatmaktan… proje okullarına siyasi referansla atama yapmaktan… geri durmadınız.” dedi. Akademi sürecine ilişkin belirsizlikleri sıralayan Sunat, “Kontenjanların açıklanmasını, akademiye kayıt takvimini, sürecin neden uzadığını… biz de size soruyoruz.” ifadelerini kullandı.
Özel okul öğretmenleriyle ilgili de konuşan Sunat, “Asgari ücretin altında maaş aldığını biliyorsunuz… ‘Maaşlar arasında öyle büyük farklar yok.’ diyerek geçiştiriyorsunuz.” dedi ve “Özel sektörü mü koruyorsunuz?” diye sordu. Eğitim yöneticilerinin özlük haklarına dair talepleri de gündeme getirdi.
MÜFREDAT, OKULLARIN SORUNLARI VE “ŞEFFAFLIK SIFIR”
“Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”ne ilişkin eleştiriler yönelten Sunat, “Öğretmen görüşü alınmadan, pilot uygulama yapılmadan dayatıldı.” dedi; hizmet içi eğitimlerin “üç beş saatlik çevrim içi seminerlerden ibaret” kaldığını savundu. Sunat, “Devlet okullarında hâlâ ikili eğitim var, derslikler yetersiz, sınıflar tıklım tıklım, imam-hatipler hariç tabii.” dedi; İzleme Değerlendirme Sistemi sonuçlarının paylaşılmamasına ilişkin “Şeffaflık sıfır.” ifadesini kullandı.
Okullardaki fiziki ve personel sorunlarını sıralayan Sunat, “Hizmetli yok, güvenlik yok… sınıflar velilerin imkânlarıyla temizleniyor… su yok çünkü…” ifadelerini kullandı. Rehber öğretmen eksikliğine dikkat çeken Sunat, “Yaklaşık 20 bin okulda rehber öğretmen ve psikolojik danışman yok. Bu durumda rehberlik hizmeti lüks müdür?” diye sordu.
Okul güvenliği için “eski uzman çavuşların açıktan atanması” önerisini dile getiren Sunat, “3269 sayılı Kanun bu duruma cevaz veriyor… hem hukuken mümkündür hem de kamu güvenliği açısından en doğru tercih olacaktır.” dedi.
HEYBELİADA RUHBAN OKULU VE “DEVLET DENETİMİ DIŞINDA EĞİTİM KURUMU AÇILAMAZ”
Basına yansıyan iddialar üzerinden Heybeliada Ruhban Okulu tartışmasına da değinen Sunat, “Türkiye bir hukuk devleti ise devlet denetimi dışında bir eğitim kurumu açılamaz.” dedi. Anayasa maddelerine işaret eden Sunat, “Anayasa’yı deler, izin verirseniz bu durum emsal teşkil eder… paralel okullar açılır.” ifadelerini kullandı; Lozan ve mütekabiliyet vurgusu yaptı.
YÖK’E “ÖĞRENCİ AFFI” ÇAĞRISI VE ÜNİVERSİTELER
Sunat, taşımalı eğitim ve pansiyonla ilgili sorularına yanıt alamadığını söyleyerek YÖK’e de çağrı yaptı. YÖK Başkanının “azami süre” ve staj-intörnlük aşamasındaki öğrenciler için “af çalışması” ifadesini hatırlatan Sunat, “Üniversitelerimiz ve okuldan uzaklaşmış tüm öğrenciler geniş kapsamlı bir af bekliyor.” dedi.
Üniversite giriş sonuçlarını “fiyasko” olarak niteleyen Sunat, “Her ile üniversite açma politikanız çöktü. Artık gençler bu ülkenin eğitim sistemine inanmıyor.” dedi. “Tek öğrencinin bile tercih etmediği bölümleri kapatacak mısınız?” ve “180 soruda 0,5 neti olanları üniversiteye almaya devam edecek misiniz?” sorularını yöneltti; teknoparkların durumuna ilişkin açıklama istedi.
Konuşmasının sonunda Sunat, “Bu milletin çocukları sizin deney tahtanız değil.” diyerek, “Çocuklarımız okula aç gidiyor, okuldan korkuyla dönüyor… erken yaşta çalışmak zorunda kalıyor… kız çocukları 17 yaşında evlendiriliyor. Bu yüzden başarılı değilsiniz.” ifadelerini kullandı.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI