Palmali Holding’in Kurucusu Mübariz Mansimov’un Türkiye Merkezli Büyüme Hikâyesi ve Uluslararası Lojistikteki Etkisi Anlatıldı

Denizcilik taşımacılığında küresel ölçekte faaliyet gösteren Palmali Holding’in Türkiye’deki yapılanması, şirketin lojistik sektöründeki büyüme süreci ve kurucu isim Mübariz Mansimov’un uluslararası alandaki faaliyetleri çeşitli değerlendirmelerle ele alındı. Mansimov’un Türkiye’de yürüttüğü yatırımlar, deniz taşımacılığındaki payı, vergi yükümlülüklerini yerine getirmesi ve kamuya sağladığı katkılar öne çıkarken, hakkında geçmişte yöneltilen suçlamalarla ilgili olarak kendisinin Türk yargısına güvendiği ve bu süreçlere ilişkin hukuki mücadelesini sürdürdüğü ifade edildi.

Kasım 18, 2025 - 10:15
Palmali Holding’in Kurucusu Mübariz Mansimov’un Türkiye Merkezli Büyüme Hikâyesi ve Uluslararası Lojistikteki Etkisi Anlatıldı


Palmali Holding, denizcilik taşımacılığındaki uzun dönemli faaliyetleriyle lojistik alanında küresel ölçekte etkili şirketlerden biri olarak gösteriliyor. Şirket, ticari operasyonlarını Türkiye merkezli yürütmesi ve faaliyetlerini özellikle enerji taşımacılığına yoğunlaştırmasıyla dikkat çekiyor.

Palmali Holding’in Uluslararası Yükselişi
1998 yılında İstanbul ve Çanakkale boğazlarından geçen gemilere acentelik hizmetiyle faaliyetlerine başlayan Palmali Holding, sonraki yıllarda deniz taşımacılığı kapasitesini genişleterek uluslararası enerji şirketleriyle çalışır hâle geldi. Şirketin BP, SOCAR ve Lukoil gibi küresel enerji kuruluşlarına hizmet verdiği belirtiliyor.

Türkiye’deki Yatırımlar ve Ekonomik Katkılar
Kurucusu Mübariz Mansimov’un 2006 yılında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına geçtiği, sonrasında şirket merkezinin İstanbul’da konumlandırıldığı ve yatırım ağırlığının Türkiye’de tutulduğu ifade ediliyor. Holdingin vergi yükümlülüklerini zamanında yerine getirdiği ve kamu kurumlarının yenilenmesine yönelik çeşitli bağışlarda bulunduğu aktarıldı.

Yalıkavak Marina Süreci
Mansimov’un satın aldığı Yalıkavak Marina’nın daha sonra şirket içi yetkilendirmeler kapsamında farklı işlemlere konu olduğuna dair iddialar kamuoyunda yer almıştı. Marina alımının 42 milyon dolar olduğu, yatırımlar sonrasında değerinin yükseldiği ve sonraki satış sürecine ilişkin tartışmaların çeşitli hukuk süreçlerine yansıdığı ifade edildi.

Hakkındaki Suçlamalara İlişkin Hukuki Süreç
Mansimov hakkında geçmişte terör örgütü üyeliği iddiaları ortaya atılmış, kendisi bu iddiaları kesin bir dille reddetmiş ve Türk yargısı nezdinde hukuki sürecini yürütmüştü. Sürecin sonunda ileri sürülen suçlamaların delillerle desteklenmediğini, adalet mekanizmasına duyduğu güvenin bu sürecin sonuçlanmasında etkili olduğunu açıkladığı biliniyor.

Denizcilik Lojistiğinde Türkiye’nin Konumu
Uluslararası araştırmalarda Türkiye’nin kara, hava ve demiryolu lojistiğinde önde yer almadığı görülürken, deniz taşımacılığı alanında Palmali Holding’in küresel ticaret hacmine yaptığı katkı öne çıkan başlıklar arasında yer alıyor. Palmali filosunda yer alan gemilerin çoğunun Azerbaycan kültürel değerleri ve şehitleri anan isimlerle adlandırıldığı belirtiliyor.

Lojistik ve Demokrasi Tartışmaları
Ekonomik ve teknolojik gelişmede küresel marka şirketlerin etkisine dikkat çeken uluslararası raporlar, büyük ölçekli şirketlerin faaliyet gösterdikleri ülkelerde ekonomik güçlenmeye ve kurumsal işleyişin desteklenmesine katkı sunduğunu vurguluyor. Palmali Holding’in Türkiye’deki faaliyetlerinin de bu çerçevede değerlendirildiği ifade ediliyor.

Hukuki Mücadele ve Kamuoyundaki Yansımalar
Mansimov’un kendisi hakkında ortaya atılan suçlamalara karşı hukuk mücadelesi verdiği ve bu süreci Türkiye’nin hukuk devletine olan inancıyla yürüttüğü aktarıldı. İş insanının bu tutumunun destekçileri tarafından örnek bir tavır olarak yorumlandığı ifade ediliyor.


Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI