SAADET PARTİSİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI MUSTAFA KAYA: “DİPLOMALAR İŞSİZLİK SERTİFİKASINA DÖNÜŞTÜ, ‘OTOYOL ÜNİVERSİTELERİ’ ARTTI”

TBMM Genel Kurulunda 14 Aralık 2025’te 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi görüşmelerinin altıncı turunda YENİ YOL Grubu adına konuşan Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Kaya, yükseköğretimde üniversite sayısının 76’dan yaklaşık 208’e, öğrenci sayısının 2 milyondan 7 milyona çıkmasını “niceliksel büyüme, nitelik kaybı ve genç işsizliğinde derinleşme” başlıklarıyla ele aldı. Kaya, “otoyol üniversiteleri” ve denetimsiz “vakıf” üniversiteleri eleştirisi yaparak, üniversitenin temel işlevini “araştırma, eğitim, entelektüel kültür ve kamu hizmeti” olarak tanımladı; yapay zekâ ve dijital dönüşümün üniversiteleri zorladığını vurguladı.

Aralık 14, 2025 - 22:17
Aralık 15, 2025 - 12:33
SAADET PARTİSİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI MUSTAFA KAYA: “DİPLOMALAR İŞSİZLİK SERTİFİKASINA DÖNÜŞTÜ, ‘OTOYOL ÜNİVERSİTELERİ’ ARTTI”


Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda 14 Aralık 2025 Pazar günü süren bütçe görüşmelerinde YENİ YOL Grubu adına söz alan Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Kaya, konuşmasına, “2026 bütçesinin hayırlar getirmesi temennisiyle sizleri saygıyla selamlıyorum.” sözleriyle başladı.

Kaya, yükseköğretimdeki nicelik artışına dikkat çekerek, “Üniversite sayısı 76’dan yaklaşık 208’e çıkarken, öğrenci sayısı 2 milyondan 7 milyona ulaşmıştır.” dedi. Bu büyümenin ara eleman açığını ve sosyal sorunları tetiklediğini savunan Kaya, “Her gencimiz için üniversite eğitimi zorunluymuş gibi oluşturulan hava… ara eleman sıkıntısını ortaya çıkarmış…” ifadelerini kullandı.

“DİPLOMALAR İŞSİZLİK SERTİFİKASINA DÖNÜŞTÜ”
Öğrenci sayısındaki artışın “başarı” diye sunulduğunu belirten Kaya, bunun ülke geleceği için risk oluşturduğunu söyledi. Kaya, “Genç işsizlik oranı ile normal işsizlik oranı arasındaki uçurum, diplomaların birer işsizlik sertifikasına dönüştüğünün delili hâline gelmiştir.” ifadelerini kullandı.

TAŞRA ÜNİVERSİTELERİ VE “RANT” ELEŞTİRİSİ
Kaya, üniversite sayısına ilişkin verilerde bile netlik sorunu olduğunu savunarak, “Üniversite sayısı bile verilirken kesin olarak emin olamıyoruz çünkü popülist politikalarla taşra üniversiteleri herhangi bir altyapı ve planlama olmaksızın hızla kurulmakta…” dedi. Kaya, bu sürecin amaçları için, “Kırsal kesimin ekonomisine katkı sağlanması… farklı kesimlere rant imkânı oluşturulması hedeflenmektedir.” ifadelerini kullandı.

Bu tablonun işsizlik istatistikleriyle ilişkisine de değinen Kaya, “İşsizlik istatistiklerini saklamanın en kaba, en hoyrat ve en kolay yolu olarak tercih edilmektedir.” sözlerini kaydetti.

“OTOYOL ÜNİVERSİTELERİ” VE ALTYAPI SORUNU
Kaya, büyükşehirlerde artan bazı kurumları işaret ederek, “Büyükşehirlerde sayıları her geçen gün artan ve kısaca ‘otoyol üniversiteleri’ denilen kurumların hangi amaca hizmet ettikleri tam olarak anlaşılamamakla beraber…” dedi. Kaya, bu durumun “Hükûmet ve eğitimi sektöre dönüştüren yatırımcılar arasında bir anlaşmaya işaret ettiğini” öne sürdü.

Taşrada şehirlerden uzak kampüs yatırımlarına yönelik eleştirilerini sürdüren Kaya, “Tarlaların imara açılması… öğrencilerin şehir merkezine ulaşmak için toplu taşıma üzerinden elde edilecek gelire… yerel siyasilerin yakınları için istihdama kadar ince hesaplamalar bile yapılmaktadır.” dedi. Kaya, buna karşın, “Bu eğitim kurumlarında nitelikli öğretim verebilecek kadrolar, teknolojik altyapı… çok da dikkate alınmamaktadır.” ifadelerini kullandı.

“ADINA ‘VAKIF’ DENİLEN DENETİMDEN UZAK ÖZEL ÜNİVERSİTELER”
Metropollerde artan vakıf üniversitelerine ilişkin eleştirilerde bulunan Kaya, “Metropollerde kurulan, özellikle de adına ‘vakıf’ denilen denetimden uzak özel üniversiteler ise eğitimin kalitesini düşürmek üzere sayılarını gittikçe artırmaktadır.” dedi. Kaya, bazı vakıf üniversitelerinin vakıf mantığına aykırı biçimde “kazanç odaklı” çalıştığını da dile getirerek, “Sadece kazanç odaklı faaliyet gösterdiği… eğitim öğretim kalitesini yükseltme beklentilerine yeterince katkı sunamadığı çok açık bir gerçektir.” ifadelerini kullandı.

ÜNİVERSİTENİN İŞLEVİ: “ARAŞTIRMA, EĞİTİM, ENTELEKTÜEL KÜLTÜR, KAMU HİZMETİ”
Yükseköğretimin ülke için stratejik önemine işaret eden Kaya, “Yükseköğretim bir ülkenin nitelikli insan gücüne, bilgi üretimine ve topluma hizmete katkıda bulunması açısından kritik bir unsurdur.” dedi. Kaya, üniversitenin temel işlevini “piramit” metaforuyla anlatarak, “Üniversitenin fonksiyonları… araştırma, eğitim, entelektüel kültür ve kamu hizmeti; hakikat ise piramidin tepesini oluşturur.” sözlerini kaydetti.

ULUSLARARASI SIRALAMALAR VE AR-GE PAYI
Kalite tartışmalarını uluslararası sıralamalarla ilişkilendiren Kaya, “Bilimsel makale sayısı artsa da etki değeri en yüksek dergilerde çıkan yayınların sayısının artırılamaması nedeniyle… ilk 500 ve ilk 1.000’deki üniversite sayımız giderek azalmaktadır.” dedi. Atıf performansına da değinen Kaya, “Yayınlara yapılan atıf almada ise Türkiye dünyada oldukça aşağı sıralarda yer almaktadır.” ifadelerini kullandı.

Kaya, hedeflere ulaşmak için üniversitelerin AR-GE’ye daha fazla pay ayırması gerektiğini belirterek, “Üniversitelerin bütçelerinin kabaca yüzde 15’i ve üzerini AR-GE’ye ayırması gerekmektedir.” dedi.

DİJİTAL DÖNÜŞÜM VE YAPAY ZEKÂ: “SALT BİLGİ AKTARMANIN KIYMETİ YOK”
Üniversitelerin dijital dönüşümle şekillendiğini vurgulayan Kaya, “Gelecekteki üniversiteler fiziksel, on-line ve interaktif eğitimlerin birleştiği karma bir modeli benimseyecektir.” dedi. Akademisyen rolünün değişeceğini savunan Kaya, “Akademisyenler… interaktif eğitimi modere eden mentörlere dönüşecektir.” ifadelerini kullandı.

Yapay zekânın etkisine ilişkin değerlendirmesinde Kaya, öğrencilerin bilgiyi farklı kaynaklardan edinebileceğini belirterek, “Arşivlenmiş bilgileri yeni nesillere aktarmanın bir kıymeti de yoktur.” dedi. Kaya, “Öğrenciler merak ettikleri konuları yapay zekâ araçlarından… kendi üniversitelerindeki hocalarından çok daha nitelikli öğrenebilirler.” ifadelerini kullandı.

KADRO VE LİYAKAT ELEŞTİRİSİ: “VASAT KADROLAR OLUŞTURULUYOR”
Akademik kadro süreçlerine ilişkin eleştirilerde bulunan Kaya, “Karar vericilerin… kim istihdam edilecekse onun eğitimine uygun çok spesifik kriterler belirlenir ve gerçekten nitelikli adayların önü kesilerek vasat kadrolar oluşturulur.” dedi. Yayın baskısı ve nitelik sorununa dikkat çeken Kaya, “Etki değerlerinden ziyade makale sayısına bakılmaktadır… yayın sayısı arttı ancak… en iyi üniversiteler sıralamasında… üniversite sayısı gittikçe azalmaya başladı.” sözlerini kaydetti.

Konuşmasını yükseköğretimin geleceğine ilişkin uyarıyla tamamlayan Kaya, “Çocuklarımızı kampüslere, otoyolda binalara sıkıştıran bir eğitim sistemiyle kendi ülkemizin geleceğini kuramayız.” dedi. Başkanlık Divanı ise YENİ YOL Grubu adına konuşmaların tamamlandığını duyurdu.

Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI