TBMM ADALET KOMİSYONU BAŞKANI CÜNEYT YÜKSEL: “TÜRKİYE YÜZYILI’NDA YARGI REFORMUYLA ADALETİN YÜZYILINI İNŞA ETMEKTE KARARLIYIZ”

TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Cüneyt Yüksel, Adalet Bakanlığının 2026 yılı bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kapsamlı bir değerlendirme yaptı. Yüksel, bütçenin yalnızca mali bir tablo olarak değil, “Türkiye’nin hukuk devleti idealini, adalet düzeninin yönünü ve milletin adalete güvenini doğrudan şekillendiren stratejik bir çerçeve” olarak görülmesi gerektiğini ifade etti.

Prof. Dr. Cüneyt Yüksel, görüşülen bütçenin yargı teşkilatının personel, teknoloji, bina ve operasyonel ihtiyaçlarını karşılayacağını, yeni mahkemelerin açılmasına ve uzmanlaşmanın artmasına imkân sağlayacağını belirtti. Yüksel, “Ceza infaz kurumlarında rehabilitasyon odaklı dönüşüm bu bütçeyle daha da hız kazanacaktır. Yapay zekâ ve dijital adalet projeleri de bu kaynakla somut adımlara dönüşecektir.” dedi.

“Reformlar Sadece Kağıt Üzerinde Değil, Kurumsal Dönüşümle Destekleniyor”
Cüneyt Yüksel, son yıllarda şeffaflık, hesap verebilirlik, insan hakları ve yargı bağımsızlığı temelinde kapsamlı bir reform sürecinin yürütüldüğünü vurguladı. Bu adımların yalnızca mevzuat değişikliğinden ibaret olmadığını belirten Yüksel, “Bu reformlar, uygulamayı, kurumsal kapasiteyi ve insan kaynağını güçlendiren bütüncül bir dönüşüm programının ürünüdür.” ifadesini kullandı.

Yüksel, 2009, 2015 ve 2019 yıllarında açıklanan Yargı Reformu Strateji Belgelerinin, Türkiye’nin hukuk devleti perspektifini sistematik bir plana bağlayan temel referans belgeler olduğunu hatırlattı. Bu çizginin devamı olarak hazırlanan Türkiye Yüzyılı Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin ise 23 Ocak 2025’te kamuoyuyla paylaşıldığını anımsattı.

Prof. Dr. Yüksel, belgeye ilişkin, “Hukukun üstünlüğünü esas alan, makul sürede işleyen, öngörülebilir ve güven veren bir adalet sistemi vizyonu ortaya konmuştur.” değerlendirmesini yaptı.

Türkiye Yüzyılı Yargı Reformu Stratejisi ve Yargı Paketleri
Adalet Komisyonu Başkanı, strateji belgesi çerçevesinde yargı bağımsızlığının güçlendirilmesi, yargılamaların hızlandırılması, usul ekonomisinin sağlanması, toplumsal güvenin artırılması, onarıcı adalet mekanizmalarının yaygınlaştırılması ve ceza adaleti sisteminin etkinliğinin artırılmasının hedeflendiğini vurguladı.

Prof. Dr. Cüneyt Yüksel, “Adliyelerden ceza infaz kurumlarına, akademiden teknolojik altyapıya kadar yoğun bir çalışma yürütülmektedir. Bu çalışmaların sürdürülebilirliği, bugün görüştüğümüz bütçenin kabulüyle yakından ilişkilidir.” dedi.

Yüksel, Türkiye Yüzyılı Yargı Reformu Strateji Belgesi esas alınarak hazırlanan ve yakın dönemde kabul edilen onuncu yargı paketiyle önemli düzenlemelerin hayata geçirildiğini, hazırlıkları tamamlanma aşamasında olan on birinci yargı paketinin ise suç örgütleriyle mücadele, kamu güvenliği ve trafik düzenine yönelik yeni tedbirler içerdiğini açıkladı.

Prof. Dr. Yüksel, “Bu paketle suç örgütlerine ve özellikle çocukları suça sürükleyenlere, suça çocukları araç olarak kullananlara yönelik yaptırımlar artırılacaktır. Düğün ve benzeri etkinliklerde ateş açılmasına ilişkin cezalar yükseltilecek, trafikte yol kesme eylemi müstakil suç olarak düzenlenerek ağır yaptırımlar öngörülecektir. Dolandırıcılık ve bilişim suçlarıyla ilgili de yeni düzenlemeler yapılacaktır.” dedi.

Yüksel, Komisyon ve Genel Kurul süreçlerinde teknik destek sağlayan Adalet Bakanlığına teşekkür ettiğini belirterek, “Yasama çalışmalarımıza sundukları katkıdan dolayı Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a ve tüm bürokratlara teşekkür ederim.” ifadelerini kullandı.

“Türkiye Yüzyılı Aynı Zamanda Adaletin Yüzyılı Olacaktır”
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Cüneyt Yüksel, Türkiye Yüzyılı vizyonunu, “Adaletin yüz yılı” olarak tanımladı. Mevcut Anayasa’yı “günümüz toplumsal ve hukuki ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz” olarak nitelendiren Yüksel, sivil ve çağdaş bir anayasa çağrısı yaptı.

Prof. Dr. Yüksel, “Hakları, özgürlükleri ve bu toprakların kardeşlik hukukunu güçlendirecek yeni bir anayasa en geniş toplumsal mutabakatla, ortak akılla hazırlanmalıdır.” dedi. Cumhur İttifakının bu konuda samimi ve kararlı olduğunu vurgulayan Yüksel, “İnsan onurunu merkeze alan, özgürlükleri genişleten ve kurumsal istikrarı pekiştiren bir anayasa hedefindeyiz.” ifadesini kullandı.

Yargı Bağımsızlığına Yönelik Eleştiriler ve Yargı Mensuplarına Sahip Çıkma Mesajı
Konuşmasında yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığının hukuk devletinin temeli olduğunu belirten Cüneyt Yüksel, son dönemde yargı mensuplarına yönelik eleştirileri gündeme aldı.

Yüksel, “Yürüyen soruşturmalar ve davalar üzerinden yargı mensuplarını haksız ithamlarla hedef alan bir dil, mesleğine bağlı, zor şartlarda görev yapan hâkim ve savcıları yıpratmaktadır.” dedi. Yargıya güveni artırmanın yolunun yapıcı öneriler ve adalet hizmetlerinin niteliğini yükseltmekten geçtiğini vurgulayan Yüksel, “Adaletin kalitesini korumak hepimizin ortak sorumluluğudur. Yargı milletindir, Türkiye bir hukuk devletidir ve hukuk neyi gerektiriyorsa onun yapılması en doğal olandır.” ifadesini kullandı.

Yüksel, toplumda adalete ve mahkemelere duyulan güvenin sarsılmasının ülkeye yapılabilecek en büyük kötülük olduğunu vurguladı ve “Hukuk devleti hepimizin ortak hedefi ve kırmızı çizgisi olmalıdır.” dedi.

Gazze ve Filistin Vurgusu: “Türkiye Adaleti Talep Eden Değil, Hukuk Zemininde İcra Eden Bir Devlettir”
Prof. Dr. Cüneyt Yüksel, konuşmasının dış politika ve uluslararası hukuk boyutuna ilişkin bölümünde Gazze’de yaşanan insanlık dramına dikkat çekti. Yüksel, “Filistin ve Gazze’de yaşananlar herkesin gözü önünde gerçekleşen ağır ihlallerdir.” diyerek bombardımanlar, zorla yerinden etmeler, sivil altyapının yok edilmesi ve gıdaya, temiz suya erişimin engellenmesini “soykırım, savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar kategorisinde vahim ihlaller” olarak nitelendirdi.

Yüksel, “10 Ekim 2025’te tesis edilen ateşkes geçici bir sükûnet sağlamış olsa da hesap verebilirlik ve cezasızlıkla mücadele açısından tarihî bir eşiktir.” dedi. Türkiye’nin çatışmanın ilk gününden itibaren insani yardım, diplomasi ve hukuk mekanizmalarında öncü rol üstlendiğini belirterek, “Ülkemiz, adaleti yalnızca talep eden değil, onu hukuk zemininde icra eden, takip eden ve tahkim eden bir devlet olduğunu bir kez daha göstermiştir.” ifadesini kullandı.

“Terörsüz Türkiye ve Millî Dayanışma Vurgusu”
Cüneyt Yüksel, Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonunun yürüttüğü çalışmalara da değindi. Türkiye’nin terörden arındırılmış bir geleceğe ihtiyaç duyduğunu belirten Yüksel, “Terörsüz Türkiye, ayağındaki prangaları kıran muktedir Türkiye’dir. Terörsüz Türkiye, muazzam bir kardeşlik ve kucaklaşma sahnesi olacaktır.” dedi.

Komisyon çalışmalarının “yeni bir dönemin kapılarını araladığını” kaydeden Yüksel, “Terörsüz Türkiye ve terörsüz bölge süreciyle acı ve gözyaşlarıyla dolu dönem sona erecek, toplumsal bütünlük pekişecek, refah ve kalkınma hedeflerine daha hızlı ulaşılacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.

Prof. Dr. Cüneyt Yüksel, “Nazlı hilalin gölgesinde, 86 milyonun kardeşçe ve güven içinde yaşayacağı bir iklim için adalet hizmetlerinde kaliteyi yükseltmek ve yargıya olan güveni artırmak hepimizin görevidir.” sözleriyle konuşmasını tamamladı.

Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI