AK PARTİLİ EJDER AÇIKKAPI: “2002’DEKİ ADELET SİSTEMİNDEN BUGÜN 81 İLDE ADLİ TIP VE 391 ADLİYEYE GELDİK, ELAZIĞ’A YENİ ADLİYE VE CEZA İNFAZ KAMPÜSÜ ŞART”
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Adalet Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçesi görüşmelerinde konuşan AK Parti Elazığ Milletvekili Ejder Açıkkapı, 2002’den bu yana yargı alanında yaşanan dönüşümü rakamlarla anlattı. Avrupa Konseyi Adalet Etkinliği Komisyonu verilerine göre Türkiye’nin iş yükü ve nüfusuna rağmen Avrupa ortalamasından daha iyi durumda olduğunu savunan Açıkkapı, hâkim-savcı sayısının 9.349’dan 25.452’ye, adliye sayısının 78’den 391’e, adalet personelinin 51.681’den 179.440’a yükseldiğini vurguladı. Lekelenmeme hakkı, çocuk tesliminde icra yerine psikologların devreye girmesi, 409 eski cezaevinin kapatılıp modern kurumlara geçilmesi ve UYAP, e-tebligat, SEGBİS gibi dijital uygulamaları “adaletin hızlanmasının omurgası” olarak niteleyen Açıkkapı, Elazığ için Palu-Kovancılar adliyesi, vergi ve bölge idare mahkemesi ile yeni ceza infaz kampüsü taleplerini Adalet Bakanına iletti.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, Adalet Bakanlığı ve bağlı kurumların 2026 yılı bütçesini görüşmeye devam ederken söz alan AK Parti Elazığ Milletvekili Ejder Açıkkapı, konuşmasına “2002’de devralınan adalet sisteminin” hatırlatılması gerektiğini söyleyerek başladı. Açıkkapı, “İnsan beşerdir, unutur; unutan aziz milletimize dünden bugüne nasıl geldiğimizi hatırlatmak durumundayız.” dedi.
Açıkkapı, vatandaşın adaletten ilk beklentisinin hız olduğunu vurgulayarak, idari yargıdaki ortalama görülme süresinin Türkiye’de 168 gün olduğunu, bu sürenin Fransa’da 314, Almanya’da 408, İtalya’da 574 gün seviyesinde bulunduğunu belirtti. Avrupa Konseyi Adaletin Etkinliği Komisyonu (CEPEJ) verilerine atıf yaparak, “Türkiye, iş yükü ve nüfusuna rağmen Avrupa ortalamasından daha iyi durumdadır. Bu başarı yirmi üç yıl boyunca atılan yapısal adımların sonucudur, tesadüf değildir.” ifadelerini kullandı.
“Hâkim ve savcı sayısı üç katına yaklaştı, kadın yargıç oranı dikkat çekici düzeyde arttı”
Adaletin hızlanmasının temelinde insan kaynağı güçlenmesinin yattığını belirten Açıkkapı, 2002’de 9.349 olan hâkim ve savcı sayısının 25.452’ye çıkarak yüzde 172’lik artışa ulaştığını söyledi. Kadın hâkim ve savcı sayısındaki artışı özellikle vurgulayan Açıkkapı, “2002 yılında 1.807 kadın hâkim, savcımız varken bugün 9.813’e ulaşmış ve yaklaşık yüzde 431’lik bir artış sağlamışız. Bu gerçekten çok dikkat çekici.” dedi.
Hâkim sayısının 6.113’ten 17.398’e çıkarak yüzde 185, savcı sayısının ise 3.236’dan 8.054’e yükselerek yüzde 149 oranında arttığını aktaran Açıkkapı, “Bugün Türkiye’nin yargı insan kaynağı, 2002’ye göre 2 değil, 3 kat daha fazla güçlenmiştir.” değerlendirmesinde bulundu.
Personel, mahkeme ve ihtisas mahkemesi kapasitesi
Adalet personel sayısındaki artışa da değinen Açıkkapı, “Adalet personelsiz olur mu? Elbette olmaz. Personel sayımız 51.681’den bugün 179.440’a yükselmiş durumda ve bu da yüzde 247’lik bir artışı ifade etmektedir.” dedi. Adli yargı mahkeme sayısının 3.581’den 8.681’e çıkarak yüzde 142, idari yargı mahkeme sayısının ise 146’dan 239’a yükselerek yüzde 64 oranında artış gösterdiğini hatırlattı.
Yargı yükünü azaltmanın en etkin yolunun ihtisaslaşma olduğunu vurgulayan Açıkkapı, “Toplam ihtisas mahkemelerimiz 986’dan 2.813’e ulaşmıştır. İş, aile, tüketici, ticaret, fikrî ve sınai haklar, hepsinde kapasitemiz birkaç kat artış göstermiştir.” ifadelerini kullandı. Bölge adliye ve bölge idare mahkemelerinin ülkenin her bölgesine yayıldığını ve yargılamaların makul sürede sonuçlanmasında ana mekanizma hâline geldiğini kaydetti.
Adli Tıp’tan lekelenmeme hakkına: “2002’de yoktu, bugün milyonlar yararlandı”
“Adli Tıp olmadan adalet olur mu?” sorusunu soran Açıkkapı, 2002’de yalnızca 25 ilde adli tıp hizmeti verilirken bugün 81 ilin tamamında Adli Tıp Kurumu’nun tam kapasite çalıştığını söyledi. Şube müdürlüklerinin 18’den 147’ye, personel sayısının 920’den 3.288’e, ihtisas kurulu sayısının ise 5’ten 11’e çıktığını belirterek bu artışın adli süreçlerin hem hızını hem doğruluğunu güçlendirdiğini ifade etti.
Lekelenmeme hakkına da dikkat çeken Açıkkapı, “2002’de vatandaşın lekelenmeme hakkı var mıydı? Hayır, yoktu. Bugün soruşturma yapılmasına yer olmadığına dair (SYOK) kararlarıyla 1 milyon 413 bin vatandaş haksız suçlamadan korunmuştur.” dedi.
Çocuk teslimi, cezaevleri ve infaz sistemi
Çocuk teslimi uygulamalarındaki değişime işaret eden Açıkkapı, geçmişte çocuk tesliminin icra memurları eliyle yürütüldüğünü hatırlatarak, “Bugün çocuklar psikologların eşliğinde, tamamen ücretsiz, çocuk dostu merkezlerde teslim edilmektedir. Bu gerçekten çok önemli, çok ciddi, çok takdir edilesi bir gelişmedir.” ifadesini kullandı.
Ceza infaz kurumlarındaki dönüşüme de değinen Açıkkapı, “Yetersiz, insan onuruna uygun olmayan cezaevleriyle ilgili ne yaptık? Tam 409 cezaevini kapatmışız, yerine rehabilitasyon odaklı modern kurumlar kurulmuştur.” dedi. Her yıl 70 binden fazla hükümlünün İşyurdu üretimine katıldığını, on binlercesinin meslek öğrendiğini, cezaevlerindeki kütüphane, kurs ve eğitim merkezlerinin yoğun çalıştığını belirterek, “Bu, cezalandırmadan çok topluma yeniden kazandıran bir infaz sistemi olarak dikkat çekicidir.” sözlerini kullandı. Açıkkapı, bu alandaki çalışmalardan dolayı Adalet Bakanı ve bürokratları tebrik etti.
Adliyeler, dijital adalet ve UYAP
“Adalet 78 adliyeyle mi yürüyordu?” diye soran Açıkkapı, 2002’de sadece 78 adliye bulunduğunu, bugün ise 391 adliyeye ulaşıldığını vurguladı. Toplam kapalı alanın 549 bin metrekareden 6 milyon metrekareye çıkarak yaklaşık yüzde 959’luk artış gösterdiğini anlattı. “Türkiye adalet altyapısında âdeta baştan sona bir yatırım ve dönüşüm sağlamıştır.” dedi.
Dijitalleşme ayağında e-tebligat, e-duruşma, SEGBİS ve UYAP uygulamalarına değinen Açıkkapı, “2000’lerde ‘e-tebligat, e-duruşma, SEGBİS, mobil avukatlık sistemi’ diye bir şey var mıydı? Hayır. Bugün 330 milyon e-tebligat, 7 milyonun üzerinde SEGBİS görüşmesi, 4 milyonun üzerinde e-duruşma, 60 kurum ve 200 farklı entegrasyonlu UYAP var. OECD’ye göre Türkiye dijitalleşmede dünyanın en proaktif 5 ülkesinden biridir; bu da takdir edilmelidir.” açıklamasını yaptı.
Adalet Bakanlığının genel bütçeden aldığı paya da değinen Açıkkapı, 2002’de yüzde 0,83 olan payın bugün yüzde 1,90’a, 808 milyon liralık bütçenin ise 389 milyar liraya yükseldiğini hatırlatarak, “Bu artış sadece sözle değil, yatırımlarla da güçlendiğimizi göstermektedir.” değerlendirmesinde bulundu.
Elazığ için Palu-Kovancılar adliyesi, vergi ve bölge idare mahkemesi ve ceza infaz kampüsü talebi
Konuşmasının son bölümünü seçim bölgesi Elazığ’ın adalet yatırımı ihtiyaçlarına ayıran AK Parti Milletvekili Ejder Açıkkapı, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a hitaben şu talepleri dile getirdi:
-
“Palu-Kovancılar Adliyesinin yatırım programına alınarak ihale edilmesini bekliyoruz. Bu konuda yoğun desteğinize ihtiyacımız var.”
-
Elazığ’da bir vergi mahkemesi ve bölge idare mahkemesi, mümkünse bir bölge adliye mahkemesi kurulması,
-
Mevcut ceza infaz kurumları için geniş ve modern bir kampüs ihtiyacının karşılanması.
Bu başlıklarda daha önce de görüşmeler yaptıklarını söyleyen Açıkkapı, “Bu konuda da mesafe alındığını biliyoruz, bizlere bu konuda destekleriniz olursa seviniriz.” dedi.
Açıkkapı, “2026 bütçemizin ülkemiz için, adalet teşkilatımız için, Elazığ’ımız için hayırlı olmasını diliyorum.” sözleriyle konuşmasını tamamladı. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Mehmet Muş, Ejder Açıkkapı’ya teşekkür etti.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI