Budizm’de Tanrı’ya Yer Yok: Buda, İlahi Bir Varlık Değil, Yol Gösterici Bir Öğretmendir
Budizm, çoğu dinin aksine mutlak bir tanrı anlayışını reddeder. Öğretiye göre Buda bir tanrı değil, aydınlanmış bir rehberdir. Bu yönüyle Budizm, bireyin kendi iç yolculuğuna ve deneyimine dayalı bir inanç sistemidir.

Budizm’de Tanrı İnancı Bulunmaz
Budizm, Hinduizm gibi teistik dinlerin etkisiyle şekillenmiş olsa da merkezinde ilahi bir varlığa ibadet bulunmaz. Buda’nın öğretilerine göre insan, yaşamın acılarından kurtuluşu dışsal bir tanrıya bağlı olmadan kendi çabasıyla gerçekleştirebilir. Bu anlayış, Budizm’i birey merkezli bir öğreti haline getirir.
Buda Bir Tanrı Değil, Öğretmendir
Budist metinlere göre Siddhartha Gautama, yani Buda, tanrı olmadığını bizzat belirtmiş ve takipçilerine kendisine bir ilah gibi tapınmamaları gerektiğini vurgulamıştır. Buda, sadece ‘uyanan’ bir kişidir ve insanlara acıdan kurtuluşun yolunu göstermeyi amaçlamıştır.
Ruhbanlık ve Ritüellerdeki Farklılık
Her ne kadar bazı Budist topluluklar zamanla Buda’ya dualar edip ritüeller geliştirmiş olsa da bu uygulamalar, teistik ibadetlerden çok saygı ve anma niteliğindedir. Budizm’in farklı kolları arasında tanrı kavramına yaklaşım farklılık gösterse de ana öğreti, evrensel bir tanrı fikrine yer vermez.
Karma ve Aydınlanma Yolunda Bireysel Sorumluluk
Budizm’de kurtuluş, bireyin karmasına ve sekiz katlı asil yolda ilerlemesine bağlıdır. Bu süreçte dışsal bir gücün lütfundan ziyade, bireyin kendi bilinçli çabaları ön plandadır. Bu yönüyle Budizm, insanın içsel dönüşümüne odaklanan seküler bir felsefi yapıya sahiptir.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI