Dünya Sağlık Örgütü Verileri Endişe Verici: Her 40 Saniyede Bir Kişi İntihar Ediyor

Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre, dünya genelinde her yıl yaklaşık 800 bin kişi intihar nedeniyle hayatını kaybediyor. Türkiye’de ise her gün ortalama sekiz kişi intihar ediyor. Uzmanlar, intiharın önlenmesi için bireysel, toplumsal ve psikolojik destek mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.

Şubat 21, 2025 - 17:06
Dünya Sağlık Örgütü Verileri Endişe Verici: Her 40 Saniyede Bir Kişi İntihar Ediyor

Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre, dünya genelinde her 40 saniyede bir kişi intihar ederek hayatına son veriyor. Yıllık intihar vakalarının sayısı ise 800 bini buluyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2018 yılı verilerine göre, ülkede intihar sonucu yaşamını yitiren kişi sayısı 3 bin 161 olarak kaydedildi.

İntiharın Nedenleri ve Risk Faktörleri

Uzmanlara göre intihar çok yönlü bir eylem olup tek bir nedene indirgenemez. Ancak yapılan araştırmalar, intihar vakalarının büyük çoğunluğunda ruhsal hastalıklarla doğrudan bir ilişki olduğunu gösteriyor. Majör depresyon, şizofreni, panik bozukluk ve kişilik bozuklukları olan bireylerde intihar riskinin ciddi oranda arttığı belirtiliyor. TÜİK verilerine göre, Türkiye’de en sık karşılaşılan intihar nedenleri arasında hastalık, geçim sıkıntısı, akademik veya ticari başarısızlık ve özel ilişkilerde yaşanan sorunlar bulunuyor.

İntihar Önleme Stratejileri

İntiharı önlemeye yönelik çalışmalar, birincil, ikincil ve üçüncül düzeyde önlemler olarak sınıflandırılıyor.

  • Birincil önlemler, intihar riskini artıran faktörlerin ortadan kaldırılmasına yönelik toplumsal politikaları içeriyor. İşsizlik, eğitime erişim eksikliği ve intiharda kullanılan yöntemlerin kısıtlanması gibi faktörler, bu kapsamda değerlendiriliyor. İngiltere’de belirli intihar yöntemlerine kısıtlamalar getirilmesi, intihar oranlarında anlamlı bir düşüş sağladı. Ayrıca, Dünya Sağlık Örgütü intihar haberlerinin medyada romantize edilmemesi gerektiği konusunda uyarılarda bulunuyor.

  • İkincil önlemler, risk gruplarının belirlenmesi ve bu gruplara yönelik koruyucu tedbirlerin alınmasını kapsıyor. Psikiyatrik hastalıkları olan bireyler, özellikle gençler ve ergenler, intihar riski açısından en savunmasız gruplar arasında yer alıyor. Yapılan araştırmalar, intihar eden bireylerin %80’inin öncesinde ipuçları verdiğini ortaya koyuyor. Bu ipuçları arasında umutsuzluk hissi, yalnızlık, ölüm temalı konuşmalar, eşyalarını düzenleme ve vedalaşma gibi davranışlar bulunuyor.

  • Üçüncül önlemler, daha önce intihar girişiminde bulunmuş kişilere yönelik destek süreçlerini kapsıyor. Araştırmalara göre, intihar girişiminde bulunan bireylerin %10-15’i ilerleyen dönemlerde tekrar intihar girişiminde bulunuyor ve bunların bir kısmı ölümle sonuçlanıyor. Bu nedenle, intihar girişimi sonrası bireylerin psikiyatrik takibi büyük önem taşıyor.

Bireysel ve Toplumsal Sorumluluklar

Uzmanlar, intiharı önleme konusunda bireysel farkındalığın artırılması gerektiğini vurguluyor. Depresyon, kaygı bozuklukları ve diğer ruhsal hastalıklara sahip bireylerin destek alması ve sosyal çevrelerinin bu kişilere karşı duyarlı olması büyük önem taşıyor. Ayrıca, intihara eğilim gösteren bireylerin yalnız bırakılmaması, risk değerlendirmelerinin yapılması ve gerektiğinde acil psikolojik destek sağlanması öneriliyor.

Sosyal medya platformları da intihar önleme stratejileri kapsamında önemli bir rol oynuyor. Twitter ve diğer sosyal medya siteleri, intihar niyetini ifade eden paylaşımları bildirme ve bu kişilere destek sağlama politikaları uyguluyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün "sorumlu habercilik" kılavuzuna göre, intihar haberlerinin sunumu toplum üzerindeki etkileri göz önünde bulundurularak yapılmalı ve intihar yöntemlerinin ayrıntılı olarak paylaşılmaması gerektiği vurgulanıyor.

İntiharı önlemek için bireylerin ve toplumun bilinçlenmesi gerektiği belirtilirken, uzmanlar psikolojik desteğin yaygınlaştırılması ve kriz anlarında hızlı müdahale mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini ifade ediyor.


CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI