Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel: “Parti Programımız, Çökmüş Devlet Mekanizmasına Bir İtirazdır”
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, “Güçlü Yurttaş, Güvenli Gelecek, Kazanan Türkiye” başlığıyla hazırlanan CHP Parti Programı Taslağı ve Yaklaşım Belgeleri Tanıtım Toplantısı’nda konuştu. Özel, bir yılı aşkın süredir hazırlanan programın, çökmüş devlet mekanizmasına ve adalet, demokrasi, ekonomi ile sosyal devlet alanlarında yaşanan tahribata karşı kapsamlı bir itiraz ve yeni bir yöneliş olduğunu vurguladı. Yüzde 3 seçim barajı, Temel Vatandaşlık Geliri, kamucu ekonomi, eşit yurttaşlık, kurumsal direnç ve kurumsal dış politika gibi başlıklarla programın milletin ortak talep ve beklentilerinden süzüldüğünü belirterek, “Bundan sonraki yürüyüş, iktidara yürüyüştür; zaman, iktidar zamanıdır.” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, CHP’nin “Güçlü Yurttaş, Güvenli Gelecek, Kazanan Türkiye” başlıklı Parti Programı Taslağı ve Yaklaşım Belgeleri Tanıtım Toplantısında yeni parti programının son haline ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Özel, “Bir yıldır büyük emekler verdiğimiz, adeta ilmek ilmek dokuduğumuz ve nihayet son aşamasına geldiğimiz parti programımızın tanıtımında sizlerle birlikte olmaktan büyük bir gurur duyuyorum.” ifadelerini kullandı.
“CUMHURİYET HALK PARTİSİ, PROGRAM PARTİSİDİR”
Özel, CHP’nin tarihsel kimliğinin altını çizerek, “Cumhuriyet Halk Partisi, yeniliğin ve değişimin partisidir. Cumhuriyet Halk Partisi, bir program partisidir.” dedi. CHP programlarının bugüne kadar kalkınma, adalet, demokratikleşme ve sosyal devlete ilişkin vizyonları hükümet programlarına dönüştürdüğünü belirten Özel, yeni program çalışmalarına “Türkiye’yi gelecek 10 yıllara hazırlayacak, Cumhuriyet devrimleri ve altı okumuzun üzerine inşa edilmiş bir vizyon metni oluşturma” hedefiyle başlandığını hatırlattı.
Programın hazırlanma sürecine ilişkin bilgi veren Özel, 81 il ve 900’ün üzerinde ilçede örgüt, meslek örgütleri, sendikalar, kanaat önderleri ve yerel dinamiklerle toplantılar yapıldığını, bu görüşlerin akademik katkılarla birlikte harmanlandığını söyledi. Özel, 4-9 Eylül arasındaki kuruluş haftasında 600 örgüt temsilcisi, 250 genç ve 600 akademisyenle yürütülen çalışmada program taslağının son şeklini aldığını kaydetti.
“GAZİ’NİN DEDİĞİ GİBİ MİLLETİMİZLE BİRLİKTE HAZIRLADIK”
Özel, program taslağının tanıtımın ardından tüm delegelere dijital ve talep edenlere basılı olarak ulaştırılacağını, önümüzdeki hafta yapılacak 39’uncu Olağan Kurultay’a emanet edileceğini söyledi. Kurucu lider Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 1922’de program için yaptığı “Büyük vatansever kitlenin reform isteklerini taşımayan bir program başarılı ve verimli olamaz.” değerlendirmesini hatırlatan Özel, “Biz de programımızı işte bu anlayışa uygun olarak, bizatihi milletimizle birlikte hazırladık.” dedi.
“102 YIL SONRA YENİ BİR KUŞATMANIN ALTINDAYIZ”
Türkiye’nin kurumsal yapısında yaşanan çözülmeye dikkat çeken Özel, “Bugün Türkiye’nin kurumları ve kuralları örselenmiştir. Demokratik, sosyal, hukuk devleti kimliğimiz maalesef zedelenmiştir.” ifadelerini kullandı. Özel, eşitsizlik, adaletsizlik ve yoksulluğun ülkenin dört bir yanını sardığını, küçük bir zümrenin çıkarları ile milletin çıkarlarının çatışma halinde olduğunu dile getirerek, “Ülkemiz 102 yıl sonra bu kez küçük bir zümrenin demokrasiyi ve adaleti hedef alan kuşatması altındadır.” dedi.
Cumhuriyet’in “kendini hatırlamasına” ihtiyaç olduğunu vurgulayan Özel, “Bu program metnimizde bunun işaret fişeği yakılmıştır.” ifadesini kullandı. Konuşmasında, “Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu inançla, bu güzel ülkeyi çöküşün eşiğinden döndürmek için mücadele vermekten tereddüt etmedik, etmiyoruz, etmeyeceğiz.” diyen Özel, programın milletin “haysiyetli yaşam, eşitlik ve sosyal adalet arayışından süzülüp gelen” bir metin olduğunu söyledi.
“BU PROGRAM, KAZANAN TÜRKİYE’NİN MANİFESTOSUDUR”
Yeni parti programını “manifesto” olarak nitelendiren Özel, “Bu programın sahibi millettir. Türkiye Cumhuriyeti’ne yurttaşlık bağı ile bağlı olan tüm halkımızdır. Bu program milletimizin ‘güçlü yurttaş, güvenli gelecek, kazanan Türkiye’ manifestosudur.” dedi.
Özel, Türkiye’de kadınları, çocukları, yenidoğanları şiddetten koruyamayan, şehirleri afetlere, işçileri iş cinayetlerine, milyonları enflasyona ve yoksulluğa karşı koruyamayan bir yönetim anlayışı bulunduğunu söyledi. Sokakların uyuşturucudan ve suç örgütlerinden temizlenemediğini, “siyaset ayarlı davalar ve kayyım uygulamalarıyla demokratik rekabet ve millet iradesinin yok sayıldığını” anlattı. Özel, “İşte bu program, bu çökmüş devlet mekanizmasına karşı bir itirazdır.” sözleriyle programın temel iddiasını özetledi.
DEMOKRASİ, YÜZDE 3 BARAJ VE SİYASİ AHLAK
Özel, programın ana sütunlarından birinin demokrasi olduğunu belirterek, “Bu program yeniden milli egemenliğe dayalı, hukuk devleti inşa etme kararlılığımızın nişanesidir.” dedi. Devletin yurttaşların kontrolünde ve denetiminde olacağını, her yurttaşın özgürlüğü ve kazanımlarının güvence altına alınacağını ifade etti.
Yeni programda yüzde 3 seçim barajı ile Meclis’te temsil adaletinin sağlanacağını vurgulayan Özel, “Yüzde 3 seçim barajıyla halkın Meclis’teki temsilinde hakkaniyet sağlanacaktır.” dedi. Siyasi partilere Hazine yardımının yüzde 1 oy eşiğine indirileceğini, Siyasi Ahlak Kanunu’nun mutlaka çıkarılacağını, Kamu İhale Kanunu’nun suistimale izin vermeyecek şekilde yeniden yazılacağını, yolsuzlukla mücadelenin “hayatın merkezine yerleştirileceğini” ve siyasetin finansmanının şeffaflaştırılacağını kaydetti.
ALEVİLER İÇİN EŞİT YURTTAŞLIK VE MADIMAK MESAJI
Özel, demokrasi ve eşit yurttaşlık başlığı altında kimlik ve inançlara saygı vurgusu yaparak, “Eşit yurttaşlık hakkını mutlaka güvence altına alacak, Aleviliğin bir inanç olduğu gerçeğini mutlaka hayata geçirecek, cemevlerine ibadethane statüsünü kazandıracağız.” dedi. Geçmişte Alevilere yönelik yaşananların “tarihin kara lekeleri” olduğunu ifade eden Özel, Madımak’ın bir utanç müzesi haline getirileceğini ve Alevilerin eşit yurttaşlık ilkesinin kanunlara ve anayasaya nakşedileceğini söyledi.
“PLANLI VE KAMUCU EKONOMİYİ İNŞA EDECEĞİZ”
Ekonomik kriz ve gelir adaletsizliğine geniş yer ayıran Özel, özellikle 2018 sonrası adaletin çöküşü ve demokrasinin rafa kaldırılmasının ülkeyi derin bir ekonomik buhrana sürüklediğini söyledi. İktidarın “kimin malına çökeceğinin, kimin bir gecede zengin edileceğinin belli olmadığı” bir ortam yarattığını savunan Özel, “Sadece bir avuç insanın zenginleştiği, geri kalan herkesin sefalete yelken açtığı bu kara düzeni milletimizle birlikte ters yüz etme sorumluluğundayız.” ifadelerini kullandı.
Özel, CHP iktidarında planlı, öngörülebilir, üretime dayalı kamucu ekonomi inşa edeceklerini belirterek, “İktidarımızda daha iyi kazanmanın yolu ancak daha yenilikçi fikirler, daha verimli üretim ve daha iyi hizmet vermekten geçecek. Herkes çabasının karşılığını adil biçimde alacak.” dedi.
VERGİ ADALETİ VE TEMEL VATANDAŞLIK GELİRİ
Vergi politikasına ilişkin olarak Özel, “Vergi adaletini mutlaka sağlayacağız. Çok kazanandan çok, az kazanandan az alacak, hiç kazanmayandan da hiç vergi almayacağız.” dedi. Eşit işe eşit ücretin uygulanacağını, asgari ücret, emekli ve memur maaşlarında gerçek enflasyon farkına ek olarak büyüme ve refah payı içeren iyileştirmeler yapacaklarını, asgari ücretin Avrupa’da olduğu gibi “işe başlangıçta kısa süre alınan ve zamanla uzaklaşılan bir ücret” haline getirileceğini söyledi.
Tarımda ithalata bağımlılığın bitirileceğini, çiftçi ve besicilere kanunda öngörülen desteklerin verileceğini, “köylünün yeniden milletin efendisi yapılacağını” vurgulayan Özel, ekonomideki dönüşümü yeşil, mor, dijital ve nitelikli istihdam dönüşümü başlıklarıyla tanımladı.
Özel, sosyal devlet anlayışlarının merkezinde Temel Vatandaşlık Geliri olduğunu belirterek, “Biz yoksulluğu yönetmeye değil, yoksulluğu yok etmeye geliyoruz. Temel Vatandaşlık Geliriyle kimse yoksulluğa terk edilmeyecek.” dedi. Sosyal yardımların “hak ettiği için, bu ülkenin vatandaşı olduğu için” adil ve daha fazla verileceğini, yardım almanın hiçbir parti üyeliğine veya kişisel tanışıklığa bağlı olmayacağını vurguladı.
EĞİTİM, SAĞLIK VE BARINMA HAKKI
Özel, programda kamucu eğitim, sağlık ve barınma politikalarına özel yer ayrıldığını belirterek, “Her çocuk ücretsiz okul yemeğine, nitelikli eğitime ulaşacak.” dedi. Kamu kreşleriyle bakım yükünün kadının üzerinden alınacağını, kadınların istihdamda daha çok yer bulması için yeni olanaklar sağlanacağını söyledi.
Sağlığın “parayla değil, yurttaşlık hakkıyla alınan bir hizmet” olması gerektiğini vurgulayan Özel, “Her yurttaş, nitelikli, kamucu, parasız, eşit sağlık hizmetine erişecek.” ifadesini kullandı. Barınmanın bir yatırım aracı değil insan hakkı olduğunu dile getiren Özel, “Rant yerine kamusal faydayı esas alan konut politikalarıyla başını sokacak bir eve sahip olmayı hayal olmaktan çıkaracağız.” dedi.
Yaşlılığı “hayattan çekilme değil; aktif, üretken ve onurlu bir yaşam evresi” olarak gördüklerini söyleyen Özel, yaşlıların bu onurlu hayatını güvence altına alacaklarını, sosyal devletin tüm kurum ve mekanizmalarıyla yeniden inşa edileceğini kaydetti.
“DIŞ POLİTİKA OĞUL, DAMAT, ENİŞTE ÜZERİNDEN EVRİLMEYECEK”
Dış politikaya ilişkin eleştirilerinde Özel, mevcut yönetimin dış politikayı da şahsi çıkar ekseninde yürüttüğünü savundu. “Milletin aleyhindeki pazarlıkların etkileri onlarca yıl sürecek gizli anlaşmaların üstüne verilen pozlarla bir propagandaya dönüştürülüyor.” diyen Özel, “Milletten meşruiyet alamayanların okyanus ötesinde meşruiyet araması, bu milletin ve hepimizin onurunu zedeliyor.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin menfaatlerinden tavizler verildiğini, nadir toprak elementleri gibi stratejik kaynakların pazarlık konusu yapılabildiğini söyleyen Özel, CHP iktidarında dış politikanın “yeniden milletin çıkarları doğrultusunda kurumsal bir çerçevede yürütüleceğini” belirtti. Özel, “Dış politika, kurumsal bir çerçevede yürütülecek. Oğullar, damatlar, enişteler üzerinden ciddiyetsiz bir yöne evrilmeyecek.” dedi.
Türkiye Cumhuriyeti pasaportunun yeniden saygınlık kazanacağını, vatandaşların dünyanın her yerinde devletini yanında hissedeceğini belirten Özel, Türkiye’nin bölgesel istikrarın güvencesi olacağını ifade etti. Demokrasi, adalet ve ekonomide atılacak adımların Türkiye’ye Avrupa Birliği’ne tam üyelik kapısını açacağını, gençler başta olmak üzere vatandaşların “yasaksız Türkiye ve vizesiz Avrupa” idealine kavuşacağını söyledi.
AFETLERE VE KRİZLERE KARŞI “KURUMSAL DİRENÇLİLİK”
Özel, programın önemli başlıklarından birinin de dirençlilik olduğunu belirterek, “Biz bugünün iktidarını değil, geleceğin sorumluluğunu üstleniyoruz.” dedi. Afetlerde, krizlerde ve belirsizliklerde toplumun ayakta kalabileceği kurumsal direnç sistemleri kuracaklarını, afet yönetiminden iklim krizine kadar her alanda hazırlıklı olacaklarını söyledi.
Deprem, sel ve orman yangınlarında milletin kendini “devlet yokmuş gibi kendi başının çaresine bakmak zorunda” hissettiğini ifade eden Özel, “Güçlü yurttaşla güvenli geleceği kuracağız. Kazanan Türkiye olacak.” dedi.
İÇ BARIŞ, KÜRT SORUNU VE TOPLUMSAL EŞİTLİK VURGUSU
Özel, iç barış ve toplumsal eşitlik başlığında, Türkiye’nin şifasını da yeniden inşasını da programın içinde gördüklerini belirtti. Yunus Emre’den alıntı yaparak “Kötülüğe karşı mücadelemizi cesaretle ve kararlılıkla sürdüreceğiz.” diyen Özel, gerekirse sistemin “çürümenin başladığı dip noktalara kadar” değiştirileceğini söyledi.
Kürt meselesine ilişkin olarak, “Bu ülkede son bir Kürt ‘Benim sorunum var, eşitlik sorunum var’ diyene kadar Kürt sorunu vardır.” diyen Özel, kayyım uygulamasının sona ermesini, siyasi tutukluların serbest bırakılmasını ve demokratik siyasetin önünün açılmasını savundu. Aleviler için de benzer bir eşitlik perspektifi ortaya koyan Özel, tüm bu meselelerin Meclis’te demokratik zeminde, adalet ve birlik anlayışıyla ele alınması gerektiğini belirtti.
Özel, “Birileri milletin barış umutlarını heba ederse, hiç merak etmesinler biz buradayız. Türkiye’ye adaleti de demokrasiyi de barışı da getirmeye kararlıyız.” sözleriyle toplumsal barış vurgusunu yineledi.
VATANDAŞLIK TEMEL GELİRİ TARTIŞMASI VE “PİLOT UYGULAMA” ELEŞTİRİSİ
Özel, programdaki Temel Vatandaşlık Geliri başlığının iktidar tarafından da gündeme getirilmesine değinerek, iktidara yakın gazetelerde gelecek yıl için pilot uygulama ve seçim yılında ödeme planı haberlerinin yer aldığını hatırlattı. Bu durumu “taktik ve ön alma” olarak nitelendirerek, “Vatandaşlık Temel Geliri pilot yapılmaz.” dedi.
Dünyadaki uygulamalar ortadayken bir mahallenin bir yıl boyunca bu gelirle yaşayıp diğer yurttaşların aynı koşullarda bırakılmasının samimi olmadığını söyleyen Özel, geçmişte emekliye iki maaş ikramiye ve taşerona kadro düzenlemelerinin de benzer biçimde muhalefet baskısıyla hayata geçtiğini hatırlattı.
Özel, “Biz, Türkiye Cumhuriyeti kimliği taşıyan herkesin onurlu şekilde yaşamasını, barınmasını, karnını doyurmasını ve hiçbir çocuğun yoksulluğu miras almamasını savunuyoruz.” diyerek, Vatandaşlık Temel Geliri’nin “sosyal devlete inananların ve bütün vatandaşları düşünenlerin işi” olduğunu ifade etti. Bu projeyi “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmanın onurunun nasıl yaşanacağını gösterecek” bir adım olarak tanımladı.
“BUNDAN SONRAKİ YÜRÜYÜŞ, İKTİDARA YÜRÜYÜŞTÜR”
Özel, kurultay sürecine ilişkin olarak, önümüzdeki bir hafta boyunca kurultaya hazırlanacaklarını, taslak metnin delegelerin takdiriyle kesinleşmesinin ardından bir hükümet programı, somut seçim vaatleri ve saha çalışmalarının başlayacağını açıkladı.
CHP örgütünün “kapı kapı, sokak sokak, ev ev, kahvehane kahvehane, iş yeri iş yeri, tarlalarda, ev toplantılarında” programı anlatacağını söyleyen Özel, 186 bin sandık görevlisinin “Benim Sandığım” uygulamasıyla, sandık seçmenlerini düzenli aralıklarla ziyaret ederek program ve vaatleri aktaracağını dile getirdi.
Özel, artık yurttaşın sorunlarını anlatma değil çözümü anlatma dönemine girildiğini belirterek, “Bundan sonra Cumhuriyet Halk Partisi’nin yönetebilme kapasitesinin izahı zamanıdır. Bundan sonraki yürüyüş, iktidara yürüyüştür. Zaman, iktidar zamanıdır.” dedi ve katılımcıları gelecek hafta yapılacak kurultaya “Şimdi iktidar zamanı” diyerek davet etti.
“ÇAĞIN KUŞATMASINI KIRMANIN PAROLASI CESARETTİR”
Konuşmasının sonunda Özel, “Bu devlet, milletin devletidir. Egemenlik sadece millete aittir.” vurgusunu yineleyerek, herkese kendini ait hissedeceği, güven duyacağı ve sırtını yaslayacağı bir devlet vadettiklerini söyledi. “Birilerinin eşit, birilerinin daha az eşit olduğu, birilerinin güvende tutulup milyonların güvencesiz bırakıldığı, birilerinin servet sahibi olup milyonların geçim derdi çektiği bu kara düzeni değiştirmeye ant içtik.” diyen Özel, “Çağın kuşatmasını kırmanın parolası cesarettir.” ifadesiyle sözlerini tamamladı.
Özel, tüm yurttaşları bu süreçte omuz vermeye ve katkı sunmaya davet ederek, “Bir büyük hikâye yazmanın heyecanını ve umudunu taşıyoruz.” dedi.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI