Esad ve Sednaya Hapishanesi: "İnsanlığın Kaybolduğu Yer"

Suriye’nin Şam kenti yakınlarında bulunan ve vahşet sembolü olarak bilinen Sednaya Hapishanesi, Beşar Esad rejiminin en karanlık yüzlerinden biri olmaya devam ediyor. Muhalifler, Esad’ın Rusya’ya kaçmasının ardından hapishanenin gizli yerlerine dair detayların paylaşılmasını bekliyor. Esad, daha önce bu hapishane hakkında yaptığı bir röportajda suçlamaları reddetmiş ve görüntülerin propaganda olduğunu ileri sürmüştü. Ancak, hapishaneden çıkan çocuklar ve kadınların anlattıkları, sistematik işkence ve tecavüz iddialarını güçlendiriyor. Uzmanlar, Esad’ın dünya vicdanında suçlu olarak kayıtlara geçtiğini vurguluyor.

Aralık 11, 2024 - 14:42
Aralık 11, 2024 - 15:01
Esad ve Sednaya Hapishanesi: "İnsanlığın Kaybolduğu Yer"

Şam’ın 30 kilometre kuzeyinde, 1.4 kilometrekarelik bir alan üzerine kurulu Sednaya Hapishanesi, Beşar Esad rejiminin vahşet uygulamalarıyla anılıyor. Haftada iki kez idamların gerçekleştirildiği bu hapishane, yıllarca işkence ve insanlık dışı uygulamalara sahne oldu. Muhalifler, Esad’ın Rusya’da bulunmasına rağmen bu hapishanedeki gizli hücreler hakkında bilgi paylaşması için uluslararası baskı yapılmasını talep ediyor.

Beşar Esad, geçmişte bu hapishane hakkında yaptığı bir röportajda, suçlamaları propaganda olarak nitelendirmiş ve delil yetersizliğini öne sürmüştü. Esad, “Somut kanıtlar olmadan, bu tür iddialar sadece yalan ve propaganda.” ifadelerini kullanmıştı.

Uzman Görüşleri ve İnsan Hakları İhlalleri

İstanbul Gelişim Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fatih Fuat Tuncer, Esad’ın bu açıklamalarını “suçlu savunması” olarak değerlendirdi. Tuncer, Sednaya’dan çıkan görüntülerin, rejimin vahşetini ve sistematik insan hakları ihlallerini kanıtladığını belirtti. Hapishaneden çıkan kadınlar ve çocukların ifadelerine göre, burada yalnızca işkence değil, sistematik tecavüz de yaygın bir şekilde uygulanmış. Hapishaneden çıkan bazı çocukların, tecavüz sonucu dünyaya geldikleri iddia ediliyor.

Kadınların, “Baba olduklarını bilmiyoruz.” ifadeleri, hapishanede yaşanan korkunç olayların boyutunu gözler önüne seriyor. Tüm dünyada kadın dernekleri ve insan hakları örgütlerinin bu olaylara karşı harekete geçmesi gerektiği belirtiliyor.

Esad rejimi dönemindeki Sednaya Hapishanesi’nde yaşananlar, yalnızca Suriye için değil, tüm insanlık için derin bir yara olarak tarihe geçti. Muhalifler ve uluslararası toplum, bu karanlık dönemin tüm detaylarının gün yüzüne çıkarılması için baskılarını sürdürüyor.

CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI