Hayvancılık Sektörü İklim Krizinin En Büyük Kaynaklarından Biri Çıktı!
Bilim insanları, küresel sera gazı emisyonlarının üçte birinin gıda sistemlerinden kaynaklandığını belirtiyor. Özellikle hayvancılık sektörünün, ormansızlaşma ve tatlı su tüketimi üzerindeki büyük etkisi vurgulanıyor. Uzmanlar, sürdürülebilir bir gelecek için bitki temelli beslenmeye geçişin zorunlu hale geldiğini ifade ediyor.

2024 yılı, kayıtlara geçen en sıcak yıl oldu ve dünya genelinde bilim insanları, iklim değişikliğiyle mücadelede gıda sistemlerinin rolünü tartışmaya açtı. Oxford Open Climate Change dergisinde yayımlanan yeni bir araştırmaya göre, küresel sera gazı emisyonlarının üçte biri doğrudan hayvancılık ve gıda üretimiyle ilişkilendiriliyor. Ancak, mevcut iklim politikalarının çoğu bu sektörün etkisini göz ardı ediyor.
Hayvancılık sektörü en büyük emisyon kaynaklarından biri
Murdoch Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi’nden Prof. Dr. Andrew Knight, hayvancılık sektörünün sadece yüksek sera gazı salınımına neden olmadığını, aynı zamanda ormansızlaşmanın ve tatlı su tüketiminin başlıca nedenlerinden biri olduğunu belirtiyor. Knight, ‘Hayvancılıktan kaynaklanan emisyonlar o kadar büyük ki, bu sektörü göz ardı ederek iklim değişikliğiyle mücadele etmemiz mümkün değil’ ifadelerini kullanıyor.
Araştırmada, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) 2050 yılına kadar hayvansal gıdalara olan talebin iki katına çıkacağını öngördüğü belirtiliyor. Bu talebin karşılanması için mevcut ormanların ve doğal alanların %80’inin hayvan yetiştiriciliği için kullanılması gerekeceği ifade ediliyor.
Gıda sistemlerinin sürdürülebilirliği sorgulanıyor
Çalışmada, sanayileşmiş hayvancılığın hem çevresel hem de sağlık açısından ciddi sorunlar yarattığı vurgulanıyor. Et ve hayvansal ürün tüketiminin birçok kronik hastalığın yanı sıra antibiyotiklere dirençli enfeksiyonların artmasına neden olduğu ve her yıl dünya çapında yaklaşık 700.000 kişinin bu tür enfeksiyonlar nedeniyle hayatını kaybettiği belirtiliyor.
Washington D.C.’deki All Life Institute’tan Dr. Svetlana Feigin, sürdürülebilir beslenme alışkanlıklarının hem çevreye hem de insan sağlığına olumlu katkılar sağlayacağını ifade ediyor. Feigin, ‘Veriler açıkça gösteriyor ki, mevcut gıda üretim ve tüketim alışkanlıklarımızı değiştirmedikçe iklim değişikliğiyle mücadele etmemiz mümkün değil’ diyor.
Bilim insanları, bireylerin daha bilinçli tercihler yaparak bitki temelli beslenmeye yönelmesinin küresel ısınmayla mücadelede etkili bir çözüm olabileceğini vurguluyor.
CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI