AK Parti İzmir Milletvekili Yaşar Kırkpınar: “Sağlıkta yapılan devrimler sayesinde kuyruklardan sağlık turizmini konuşan bir Türkiye’ye geldik”
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Sağlık Bakanlığının 2026 yılı bütçesi üzerinde söz alan AK Parti İzmir Milletvekili Yaşar Kırkpınar, Bakan Kemal Memişoğlu’nun sunumunu “doyurucu” bulduğunu belirterek son yirmi üç yılda sağlık alanında hastane kuyruklarından şehir hastanelerine, 1,5 milyon sağlık çalışanı kapasitesine, deprem bölgesinde yeniden inşa edilen sağlık tesislerine ve İzmir’de hayata geçirilen yatırımlara dikkat çekti. Aile hekimliğinin güçlendirilmesi, bağımlılıkla mücadele için İstanbul’da kurulan kampüs modelinin İzmir ve Antalya gibi büyük şehirlere yaygınlaştırılması, yaşlanan nüfus için geriatri hizmetlerine hazırlık yapılması, okul hemşiresi ihtiyacının aile hekimliği sistemiyle koordinasyon içinde çözülmesi ve İzmir’in sağlık turizmi üssü hâline getirilmesi yönünde önerilerde bulundu.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Sağlık Bakanlığının 2026 yılı bütçesi görüşülürken söz alan AK Parti İzmir Milletvekili Yaşar Kırkpınar, konuşmasına Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’na hitaben teşekkür ederek başladı. Kırkpınar, “Sayın Bakanım, bütçenizin hayırlı ve bereketli olmasını temenni ediyorum. Sunumunuzu dikkatle takip ettik, gerçekten çok güzel, çok doyurucu bir sunumdu.” dedi.
Sağlık Bakanlığının 86 milyon vatandaşı yakından ilgilendiren, sorumluluğu ağır bir bakanlık olduğunu vurgulayan Kırkpınar, “Her şeyin başı sağlık diyoruz. Sağlık Bakanlığı bu anlamda en önemli bakanlıkların başında geliyor.” ifadelerini kullandı. Bakan Memişoğlu’nun 1,5 milyon kişilik “sağlık ordusuyla” hizmet verildiğini hatırlatmasına değinen Kırkpınar, bu büyüklüğün sağlık sisteminin ulaştığı kapasiteyi gösterdiğini söyledi.
“61 ili ziyaret ederek sahayı masaya yatıran bir Bakanlık”
Bakan Memişoğlu’nun sunumunda paylaştığı bilgilere atıf yapan Kırkpınar, “Özellikle 61 vilayeti bizzat ziyaret ettiğinizi ifade ettiniz, ben de bunu yakından takip ediyorum.” dedi. Bu ziyaretler sırasında il sağlık müdürleri, sağlık çalışanları ve genel müdürlerle bir araya gelinerek hastanelerin tek tek masaya yatırıldığını belirten Kırkpınar, “Bu çalışma tarzının sahada ciddi çıktılar ürettiğini görüyoruz, bu önemli ve yerleşmesi gereken bir gelenek.” değerlendirmesini yaptı.
Aile hekimliğinin güçlendirilmesi ve koruyucu hekimlik vurgusu
Komisyonda hem iktidar hem muhalefet sıralarından aile hekimliği sisteminin güçlendirilmesine ilişkin çok sayıda öneri geldiğini hatırlatan Kırkpınar, “Geçen sene burada aile hekimliğiyle ilgili dile getirilen taleplerin bu yıl Sağlık Bakanlığı sunumunda karşılık bulduğunu gördük.” dedi. Bakanlığın aile hekimliğini yeniden yapılandırmaya dönük adımlarını önemli bulduklarını söyleyen Kırkpınar, “Aile hekimliğinin güçlendirilmesi, birinci basamağın sahada daha etkin hâle gelmesi hem koruyucu sağlık hem de hastane yükü açısından büyük önem taşıyor.” ifadelerini kullandı.
Kırkpınar, sunumda koruyucu hekimlik ve tedavi edici hizmetlerin birlikte ele alınmasına dikkat çekerek, “Koruyucu sağlık hizmetlerine yaptığınız vurgu, önümüzdeki dönemde hastalıkla değil sağlıklı yaşamla anılan bir sistem inşa etme iradenizi gösteriyor.” değerlendirmesinde bulundu.
“800’e yakın yeni hastane, deprem bölgesinde hızla ayağa kalkan sağlık altyapısı”
AK Parti İzmir Milletvekili, 2002’den bu yana 800’e yakın yeni hastane açıldığını, sunumda verilen bilgilere göre son bir yılda 36 hastanenin hizmete girdiğini ve 29 hastanenin de kısa sürede açılacağını hatırlattı. “Bu, Bakanlığınızın ne kadar devasa bir bakanlık hâline geldiğinin açık göstergesidir.” diyen Kırkpınar, bu hastanelerle sisteme kazandırılacak 16 bin yeni yatak için de teşekkür etti.
6 Şubat depremlerine de değinen Kırkpınar, “Depremde 11 vilayetimiz ağır hasar aldı, adeta her şey yerle bir oldu; sağlık ocaklarından büyük hastanelere kadar tüm sağlık tesisleri zarar gördü.” dedi. Sağlık Bakanlığının daha önce öngörmediği bu olağanüstü yükü, kısa sürede yeni hastane ve acil durum tesisleriyle karşıladığını ifade eden Kırkpınar, “Deprem bölgesinde hastanelerin hızlıca ayağa kaldırılması, bütçeye ilave bir yük getirmiş olsa da vatandaşın yanında olmanın gereğiydi.” dedi.
Bağımlılıkla mücadele kampüsü: “İzmir ve Antalya gibi şehirlere de model olmalı”
Konuşmasında bağımlılıkla mücadeleye de değinen Kırkpınar, Sağlık Bakanı Memişoğlu’nun sunumunda İstanbul’da kurulmakta olan bağımlılık kampüsünü özellikle vurguladığını hatırlattı. “Çağımızın en önemli sorunlarından biri bağımlılık, bu alanda İstanbul’da hayata geçirilen kompleks ve kampüs modelinin son derece önemli olduğunu düşünüyorum.” diyen Kırkpınar, bu yapının İzmir ve Antalya gibi büyükşehirlere de model olarak yaygınlaştırılması çağrısında bulundu.
Yaşlanan nüfus ve geriatri hizmetlerine hazırlık çağrısı
Dünyada ve Türkiye’de nüfusun yaşlandığını hatırlatan Kırkpınar, “Nüfusumuz Avrupa’ya göre belki bir tık daha genç ama yaşlanma eğilimi çok net.” dedi. Bu durumun geriatri hizmetleri ve yaşlı bakımına dönük sağlık giderlerini artıracağına işaret eden Kırkpınar, “Mutlaka şimdiden bu alanda bir perspektif oluşturulması ve planlama yapılması gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Tıbbi cihaz, yerli ilaç ve aşı üretimi: “Henüz yolumuz var ama istikamet doğru”
Pandemi sürecinde tıbbi cihaz üretiminde yaşanan eksikliklerin hızlı çözüldüğünü hatırlatan Kırkpınar, Sağlık Bakanlığının sunumunda yer alan yerli cihaz üretimi ve AR-GE projelerine değindi. “Bu alanda umut verici şeyler ifade ettiniz.” diyen Kırkpınar, ilaç üretiminde de geçmişe göre ileri bir noktada olunduğunu ancak “alınması gereken mesafenin hâlâ bulunduğunu” söyledi.
Kırkpınar, aşı üretiminin stratejik önemine dikkat çekerek, “Bazı milletvekillerimiz aşılama oranları ve aşı reddi konusuna değindi. Aşı, hâlâ en temel koruyucu sağlık araçlarımızdan biri.” dedi. “Aşı karşıtlığı”nın bir moda hâline geldiğini söyleyen Kırkpınar, aile hekimlerinin aşı bilincini geliştirme noktasında kritik rol üstlendiğini belirterek, “Bu alanda aile hekimleriyle birlikte özel bir çalışma yürütülüp yürütülmediğini merak ediyoruz.” dedi.
Organ nakli merkezleri ve İzmir’in sağlık turizmi potansiyeli
Organ nakli alanında Malatya İnönü Üniversitesi, İzmir Ege Üniversitesi ve Antalya Akdeniz Üniversitesinin yürüttüğü başarılı çalışmalara dikkat çeken Kırkpınar, “Bu merkezler hem ülkemizin itibarı hem de hastalarımızın hayata tutunması açısından gurur verici.” dedi.
Sağlık turizmini Türkiye için “vazgeçilmez bir alan” olarak tanımlayan Kırkpınar, “Jeopolitik konum, sağlık altyapısı, fiziki kapasite ve coğrafya açısından büyük avantajlarımız var.” dedi. Seçim bölgesi İzmir’in bu alanda öne çıkma potansiyelinin çok yüksek olduğunu vurgulayan Kırkpınar, “İzmir’de hem altyapı hem hekim kadrosu hem de iklim ve ulaşım açısından sağlık turizmi için tüm koşullar mevcut. Avrupa’dan ve dünyadan çok sayıda hasta tedavi için geliyor. Bu alanda yatırımları hızlandırıp İzmir’i sağlık turizminin üslerinden biri hâline getirmemiz gerektiğine inanıyorum.” ifadelerini kullandı.
Okul hemşiresi ihtiyacı için aile hekimliği ile iş birliği önerisi
Kırkpınar, bir gün önce Millî Eğitim Bakanlığı bütçe görüşmelerinde gündeme gelen okullarda okul hemşiresi talebine de değindi. “Okullarımız genelde mahallelerde ve burada aile hekimlikleri ile bu merkezlerde çalışan hemşireler bulunuyor.” diyen Kırkpınar, Sağlık Bakanlığı ile Millî Eğitim Bakanlığının bir protokolle bu alanı düzenleyebileceğini önerdi. “Aile sağlığı merkezlerinde görev yapan hemşirelerin dönüşümlü olarak okullarda görev alması, hem sağlık bilincinin geliştirilmesi hem de bütçeye ilave yük oluşturmadan çözüm bulunması açısından önemli bir fırsat olabilir.” değerlendirmesini yaptı.
“Hastane kapısında kuyruklardan sağlık turizmini konuşan Türkiye’ye”
Kırkpınar, konuşmasının son bölümünde, 2000’li yılların başındaki tabloyu hatırlatarak, “Eskiden hastaneye erişim, ilaca erişim çok sıkıntılıydı; hasta kuyrukları, kuyruklarda vefat eden hastalar, borcundan dolayı rehin kalan hastalar, birbirinden kopuk SSK, BAĞ-KUR, Emekli Sandığı ve üniversite hastaneleri vardı.” dedi. AK Parti iktidarlarında bu tabloyun değiştiğini savunan Kırkpınar, “Bugün sağlık turizmini, tıbbî cihazları, yerli ve millî ilaçları konuşuyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Sağlık alanında çok büyük devrimler yapıldı. Bu nedenle hemşiresinden Bakanına, Sayın Cumhurbaşkanımıza kadar ülkenin sağlığı için emek veren herkese teşekkür ediyorum.” diyen Kırkpınar, “Ülkemizde ve Sağlık Bakanımızla gurur duyduğumuzu ifade etmek istiyorum.” sözleriyle konuşmasını tamamladı.
Kırkpınar, Sağlık Bakanlığının 2026 yılı bütçesinin hayırlı ve bereketli olması temennisinde bulundu.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI