AK Parti İzmir Milletvekili Yaşar Kırkpınar: “Savunma Bütçesini Savaş Bütçesi Gibi Göstermek, Türkiye’yi Ateş Çemberinde Yalnız Bırakma Çabasıdır”
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Millî Savunma Bakanlığının 2026 yılı bütçesi görüşmelerinde konuşan AK Parti İzmir Milletvekili Yaşar Kırkpınar, Türkiye’nin jeopolitik ve jeostratejik açıdan ateş çemberinin tam ortasında bulunduğunu, bu tabloda savunma ve güvenlik harcamalarının “savaş bütçesi” veya “kişilere endeksli projeler” şeklinde küçümsenmesini sert sözlerle eleştirdi. Kırkpınar, savunma sanayinde yerli ve millî üretim sayesinde maliyetlerin yüzde 40 oranında düştüğünü, Çelik Kubbe için 6,5 milyar dolarlık sözleşme imzalandığını hatırlatarak, “Bu başarı sadece bir hükümet politikası değil, Türk mühendisliğinin ve milletin ortak eseridir.” dedi; “Terörsüz Türkiye” sürecinin tamamlanmasıyla Diyarbakır’dan İzmir’e, Van’dan Antalya’ya kadar 86 milyonun kazanacağını vurguladı.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Millî Savunma Bakanlığının 2026 yılı bütçesinin görüşüldüğü oturumda söz alan AK Parti İzmir Milletvekili Yaşar Kırkpınar, Türkiye’nin güvenlik kuşağı, savunma sanayi yatırımları ve “terörsüz Türkiye” hedefi üzerine değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasına Komisyon Başkanı, Millî Savunma Bakanı, bakan yardımcıları, bürokratlar ve komutanları selamlayarak başlayan Kırkpınar, Millî Savunma Bakanlığının bütçesinin hayırlı ve bereketli olmasını diledi.
Türkiye’nin hem jeopolitik hem jeostratejik açıdan son derece kritik bir noktada bulunduğunu vurgulayan Kırkpınar, dünyadaki kriz alanlarının, vekâlet ve ticaret savaşlarının, yasa dışı göç ve insani krizlerin Türkiye’nin yakın çevresinde yoğunlaştığını belirtti. “Türkiye, etrafındaki ateş çemberi içinde barış, huzur ve istikrar için çok ciddi bir gayret gösteriyor.” diyen Kırkpınar, enerji hatlarının ve nüfus hareketliliğinin merkezinde bulunan ülkelerin her zamankinden daha fazla savunma ve caydırıcılık kapasitesine ihtiyaç duyduğunu söyledi.
Türkiye’nin bu ortamda gelişmeleri yakından takip ettiğini, proaktif davranarak savunma ve güvenlik alanında gerekli tüm tedbirleri almaya çalıştığını ifade eden Kırkpınar, Millî Savunma Bakanlığının da bölgesel ve küresel güvenlik için “cumhuriyet tarihinin en yoğun ve en etkin faaliyetlerini” icra ettiğini kaydetti.
Türkiye’nin toplumsal bütünlüğünü korumak ve ortak değerler etrafında kenetlenmek zorunda olduğunu vurgulayan Kırkpınar, “Bu coğrafyada güçlü ve uyanık olmaktan başka bir şansımız yok. Siyasi görüşlerimiz farklı olabilir ama 86 milyon olarak bir ve beraber olmak zorundayız.” ifadelerini kullandı.
Savunma Sanayinde Yerlileşme: “Yüzde 80 Millileşme ile Maliyeti de Yüzde 40 Düşürdük”
Kırkpınar, dünya genelinde tüm ülkelerin savunma sanayilerine pay ayırdığı bir dönemde Türkiye’nin de aynı kararlılıkla yatırımlarını sürdürmesi gerektiğini belirtti. Özellikle savunma sanayisinde yüzde 80’lere ulaşan yerlilik ve millîlik oranının, yalnızca teknolojik bağımsızlık değil aynı zamanda maliyet avantajı sağladığını vurguladı.
“Savunma sanayisini yüzde 80 millileştirerek savunma harcamalarımızı da yüzde 40 oranında düşürdük.” diyen Kırkpınar, geçmişte dışa bağımlı olunan pek çok kalemde bugün yerli üretime geçildiğini, bunun da hem bütçe disiplinine hem de dış politikadaki hareket alanına olumlu yansıdığını söyledi.
Son dönemde Çelik Kubbe hava savunma sistemi için 6,5 milyar dolarlık sözleşme imzalandığını hatırlatan AK Parti’li vekil, bu projeyi “Türk mühendisliğinin, yerli üretim ekosisteminin ve stratejik vizyonun küresel alandaki yansıması” olarak nitelendirdi. Kırkpınar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın güçlü destekleriyle savunma sanayinde bir yükseliş yakalandığını belirterek, “Bu başarının sadece rakamlardan ibaret olmadığını, aynı zamanda bir vizyon göstergesi olduğunu” ifade etti.
Savunma Bütçesine “Savaş Bütçesi” Diyenlere Tepki
Bazı muhalefet milletvekillerinin Millî Savunma Bakanlığı bütçesini ve savunma projelerini “savaş bütçesi”, “damat projesi” gibi ifadelerle küçümsediğini söyleyen Kırkpınar, bu yaklaşımı eleştirdi. “Böyle hassasiyetle üzerinde durduğumuz projelere ‘savaş bütçesi’ deyip damat üzerinden hafife almaya çalışan çirkin ve mesnetsiz ifadeleri reddediyoruz.” dedi.
Cumhurbaşkanının Rusya–Ukrayna Savaşı ve Filistin’deki kriz başta olmak üzere bölgesel çatışmalardaki tutumunun ortada olduğunu vurgulayan Kırkpınar, “Sayın Cumhurbaşkanımızın savaşlara karşı duruşunu, diplomasiyi önceleyen çizgisini herkes görüyor.” ifadeleriyle savunma yatırımlarının savaş yanlısı değil, caydırıcı ve koruyucu nitelikte olduğunu savundu.
Kırkpınar, savunma bütçesini siyasi tartışmalara malzeme etmenin doğru olmadığını, güvenlik ve beka meselelerinin günlük polemiklerden uzak tutulması gerektiğini belirterek, “Savunma ve güvenliğe ayrılan kaynak, bu coğrafyada ayakta kalabilmemiz için vazgeçilmezdir.” dedi.
“Beka Mücadelesi Kararlılıkla Sürecek”
Güvenlik olmadığı yerde özgürlüklerden, demokrasiden ve insan haklarından bahsetmenin mümkün olmadığını belirten Kırkpınar, Türkiye’nin şartlar ne olursa olsun beka mücadelesini kararlılıkla sürdüreceğini ifade etti. “Kim ne söylerse söylesin Türkiye millî bütünlüğünü ve güvenliğini sağlayacak, tehditlere boyun eğmeyecektir.” dedi.
Türkiye’nin yıllarca hak ve hukukunun kolayca göz ardı edilmesinin arkasında yeterli siyasi, ekonomik ve teknolojik güce sahip olmamasının yattığını söyleyen Kırkpınar, bugün gelinen noktada sahada ve masada güçlü bir Türkiye tablosunun ortaya çıktığını vurguladı. Türkiye’nin yeni küresel ve bölgesel arayışlarda “siyasi ve ekonomik yapısıyla yükselen bir yıldız” konumunda olduğuna dikkat çekti.
Siyasi ve askerî olarak sahada etkinlik gösterilen alanlar genişledikçe tehditlerin yanında fırsatların da büyüdüğünü belirten Kırkpınar, Türkiye’nin girdiği mücadelelerden başarıyla çıktıkça sadece bölgesine değil dünyaya da “umut aşılayan bir ülke” olduğunu söyledi. “Bu tablo elbette birilerini rahatsız ediyor; geçmişte iki çift lafla sindirdikleri Türkiye’nin artık olmadığını gördükçe öfkeleniyorlar.” yorumunda bulundu.
“Terörsüz Türkiye” Hedefi: “İstanbul Kadar Diyarbakır, İzmir Kadar Bitlis Kazanacak”
AK Parti İzmir Milletvekili, konuşmasının son bölümünde “Terörsüz Türkiye” vizyonuna odaklandı. Terör tehdidinin kalıcı olarak ortadan kaldırılmasıyla başta Doğu ve Güneydoğu Anadolu olmak üzere tüm ülkenin yeni bir ivme kazanacağını vurgulayan Kırkpınar, “Terörsüz bir iklimde bölge şehirlerimiz turizmde şaha kalkacaktır.” dedi.
Bu sürecin başarıyla sonuçlanması hâlinde “İstanbul kadar Diyarbakır’ın, Antalya kadar Van’ın, İzmir kadar Bitlis’in kazanacağını” söyleyen Kırkpınar, “Terörsüz Türkiye menziline varıldığında kazanan 86 milyonun her ferdi olacak.” ifadesiyle bu hedefin sadece bir bölgeye değil bütün ülkeye yönelik olduğunu belirtti.
Türkiye’nin yalnızca kendi topraklarında değil, Suriye’den Irak’a kadar tüm komşu coğrafyalarda da terörün son bulmasını arzu ettiğini, “Ne ülkemizde ne de komşularımızda terörün hiçbir türünü görmek istemiyoruz.” diyerek bölgesel barış temasını öne çıkardı.
Kırkpınar, konuşmasını Millî Savunma Bakanlığının 2026 yılı bütçesinin hayırlı olmasını dileyerek tamamladı. Komisyon Başkanlığını yürüten AK Parti Konya Milletvekili Orhan Erdem, “Sayın Kırkpınar, teşekkür ederim.” sözleriyle teşekkür etti.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI