CHP’li Mehmet Salih Uzun: “Ombudsman Ankara’da dayısı olmayanın dayısı olmalıydı ama bugün milletin sığınacağı liman olma görevini yerine getiremiyor”

TBMM Genel Kurulunda Kamu Denetçiliği Kurumunun 2026 yılı bütçesi üzerine konuşan CHP İzmir Milletvekili Dr. Mehmet Salih Uzun, ombudsmanlığın parlamenter denetim sisteminin tamamlayıcı kurumu olarak tasarlandığını ancak Türkiye’de yürütmenin tam yetkili ve tam sorumsuz hâle gelmesi nedeniyle Kuruma gereğinden fazla beklenti yüklendiğini söyledi. Uzun, çaresiz bırakılan yurttaşların ombudsmana başvuracak bir mekanizma bulamadığını belirterek atanamayan öğretmenlerden mülakatta hakkı yenilen gençlere, Rojin Kabaiş olayından TÜİK’in enflasyon hesaplamalarına kadar birçok başlıkta ombudsmanlığı göreve çağırdı. “Ya gerçekten işe yarayın ya da milletin sırtından inin.” sözleri Genel Kurulda büyük yankı buldu.

Aralık 11, 2025 - 11:36
Aralık 11, 2025 - 13:59
CHP’li Mehmet Salih Uzun: “Ombudsman Ankara’da dayısı olmayanın dayısı olmalıydı ama bugün milletin sığınacağı liman olma görevini yerine getiremiyor”


Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Dr. Mehmet Salih Uzun, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda Kamu Denetçiliği Kurumunun (KDK) 2026 yılı bütçesi üzerine CHP Grubu adına söz aldı. Kurumun kuruluş amacını hatırlatan Uzun, ombudsmanlığın parlamenter sistemlerde yasamanın yürütme üzerindeki denetimini tamamladığını; makro denetimlerden kaçan mikro adaletsizlikleri çözmek için geliştirildiğini söyledi.

“Bu kadar hesap verilemeyen bir düzende vatandaş sığınacak liman arıyor”
Türkiye’de yürütmenin tüm yetkileri topladığı bir yapıda ombudsmanlığın vatandaş için “tutunacak dal” hâline geldiğini belirten Uzun, Plan ve Bütçe Komisyonunda CHP Sözcüsü Veli Ağbaba’nın sözlerini hatırlattı:
Ombudsman, Ankara’da dayısı olmayanın dayısıdır.

Ancak bu idealin gerçekleşmediğini söyleyen Uzun, “Keşke vatandaş sizi gerçekten devletteki dayısı olarak görebilseydi.” dedi.

Rojin Kabaiş örneği: “Onun dayısı siz olamaz mıydınız?”
Kamu Denetçiliği Kurumunun bireysel mağduriyetlerde sessiz kaldığını savunan Uzun, Rojin Kabaiş dosyasını gündeme getirdi. Rojin’in babasının aylarca valilik, rektörlük, emniyet ve Adli Tıp arasında hakkını aradığını hatırlatarak:
Rojin’in de devlette dayısı siz olamaz mıydınız?” diye sordu.

Atanamayan ve bu nedenle intihar eden genç öğretmenleri örnek veren Uzun, ombudsmanın gençlerin son çare olarak başvurabileceği etkin bir mekanizma sunamadığını belirtti.
KPSS’de derece yapıp mülakatta elenen binlerce genci anarak:
Onların da mı dayısı siz olamazdınız?” ifadesini kullandı.

TÜİK eleştirisi: “Bu kurum milyonlarca kişinin hakkını topluca yiyor”
Uzun’un en sert eleştirilerinden biri Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) üzerine oldu.
TÜİK düzenli olarak enflasyonu düşük hesaplıyor, yöntemi açıklamıyor, madde sepetini gizliyor. Bu kamu idaresi milyonlarca emeklinin, memurun ve çalışanın hakkını topluca yiyor.” dedi.

KDK’nin bu konuda sessiz kalmasını eleştiren Uzun:
Bir rapor bile yazamıyor musunuz? ‘Bu iş yanlıştır.’ demekten mi çekiniyorsunuz? Bari siz korkmayın Sayın Ombudsman.” sözleriyle dikkat çekti.

“Mevzuatımız el vermiyor” söylemine yanıt: “O zaman siz ne iş yaparsınız?”
Uzun, ombudsmanlığın kapsamının sınırlı olduğuna ilişkin açıklamalara da tepki gösterdi:
‘Küçüğünü çözemem, büyüğüne bakamam’ diyorsunuz. Ağabey, siz ne iş yaparsınız?” sözleri Genel Kurulda alkış aldı.

KDK’ye ayrılan 470 milyon liralık bütçeye atıf yapan Uzun, “Ya gerçekten işe yarayan bir kurum hâline gelin ya da milletin sırtından inin. Yazıktır, günahtır.” dedi.

“Meclis etkisizleştirildiyse ombudsman ne yapsın?”
Kamu Denetçiliği Kurumu Başkanı’nın “Meclis adına iş görüyoruz” sözünü hatırlatan Uzun, mevcut sistemde Meclisin etkisizleştirildiğini vurgulayarak:
Meclisin etkisi ne ki ombudsmanın etkisi olsun?” diyerek yapısal soruna dikkat çekti.

Konuşmasını Genel Kurula teşekkür ederek tamamlayan Uzun’un sözleri CHP, İYİ Parti ve YENİ YOL sıralarından alkış aldı.

Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI