CHP’Lİ MUSTAFA ERDEM’DEN ADALET BAKANINA SERT ÇIKIŞ: “HUKUK DEVLETİ LAFLA DEĞİL, ÇİFTE STANDARTSIZ YARGIYLA OLUR; MUHİTTİN BÖCEK TUTUKLULUKLA CEZALANDIRILIYOR”
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Adalet Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçesi görüşülürken söz alan CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü vesilesiyle “İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülmeli, 6284 eksiksiz uygulanmalı.” çağrısı yaptı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un her eleştiriye “Türkiye bir hukuk devletidir.” cevabını verdiğini söyleyen Erdem, hukuk devletinin iktidara yakın olana ayrı, muhalefete ayrı uygulanamayacağını vurguladı. Dünya Adalet Projesi verilerine göre Türkiye’nin Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde son on yılda 38 sıra gerilediğini belirten Erdem, CHP’li 17 belediye başkanının tutuklu olduğunu, uyuşturucu baronları ve çete elebaşları serbestken seçilmiş belediye başkanlarının cezaevinde tutulduğunu, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in altı aydır iddianame olmadan tutuklu bulunduğunu dile getirdi. Soruşturmalarda çifte standart, dosya gizliliğinin sistematik ihlali ve HSK süreçlerindeki partizan atama iddialarını gündeme getiren Erdem, infaz koruma memurlarının özlük hakları için de düzenleme talep etti.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Adalet Bakanlığı ve yargı kurumlarının 2026 yılı bütçesi görüşülürken CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem söz aldı. Konuşmasına 25 Kasım’a atıfla başlayan Erdem, “Bugün 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü; kadın cinayetlerine artık son verilmesi gerektiğini, kadına yönelik her türlü şiddeti kınadığımı vurgulamak istiyorum.” dedi.
Erdem, kadına yönelik şiddetle mücadelede uluslararası ve ulusal mekanizmaların önemine dikkat çekerek, “İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülmeli ve 6284 sayılı Yasa’nın eksiksiz uygulanması sağlanmalıdır.” çağrısında bulundu.
“Adalet mi var ki bütçesini görüşüyorsunuz?”
Toplumdaki adalet algısına dair bir telefon görüşmesini paylaşan Erdem, “Biraz önce bir vatandaş aradı, hâl hatır sordu. ‘Ne yapıyorsunuz?’ dedi. ‘Adalet Bakanlığı bütçesini görüşüyoruz.’ dedim. ‘Ya, adalet mi var ki bütçesini görüşeceksiniz? Adalet Bakanlığına ayıracağınız o parayı emeklilere verin, en azından bir ev kirası ödesin.’ dedi; vallahi benim de aklıma biraz yattı.” sözleriyle yurttaşın yargıya güvenindeki erozyona işaret etti.
“Hukuk devleti lafla değil, uygulamayla olur”
CHP’li Erdem, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un eleştirilere verdiği yanıtları hatırlatarak, “Size yönelttiğimiz tüm sorulara, belgeli iddialara, kamuoyunu sarsan skandallara her seferinde çıkıp aynı cevabı veriyorsunuz: ‘Türkiye bir hukuk devletidir.’” dedi ve devam etti:
“Hukuk devleti lafla değil uygulamayla olur Sayın Bakanım; hukuk devleti iktidara yakın olana ayrı, muhalefete ayrı uygulanarak olmaz. Vatandaş bu ülkede hukukun olduğuna, adaletin olduğuna artık inanmıyor.”
Hukukun Üstünlüğü Endeksi ve yargıya güven verileri
Türkiye’de adaletin çöküşünü uluslararası verilerle ortaya koyduğunu belirten Erdem, Dünya Adalet Projesi Hukukun Üstünlüğü Endeksine atıfta bulunarak, “2015’te 80’inci sırada olan Türkiye, 2025’te maalesef 118’inci sıraya gerilemiş; son on yılda 38 sıra düşmüş.” dedi. Temel haklar kategorisinde 134’üncü sırada, Avrupa ve Orta Asya ülkeleri arasında ise “sondan 2’nci” durumda olunduğunu aktardı.
Erdem, “Yargıya güven yüzde 20’nin altına düşmüş Sayın Bakanım; bunun sebebi iktidarın yargıyı siyasi aparatına dönüştürmesidir.” diyerek, soruşturma ve tutuklamalarda çifte standart uygulandığı iddiasını dile getirdi.
“Suçlama aynı, kanun maddesi aynı; CHP’liler tutuklu, AKP’liler korunuyor”
Erdem, “Maalesef, soruşturma ve tutuklamalarda çifte standart uygulanan bir yargı sistemi oluşturdunuz; dosyalarda suçlama aynı, kanun maddesi aynı, CHP’liler ve muhalifler tutuklanıyor, AKP’liler ise korunuyor. Böyle adalet mi olur Sayın Bakanım?” sözleriyle yargı pratiğini eleştirdi.
Özellikle büyükşehir belediyeleri üzerinden yürüyen dosyalara dikkat çeken Erdem, “İstanbul Büyükşehir Belediyesinin AKP dönemine ait 37 dosyası var, işlem yok. Ankara Büyükşehir Belediyesinin AKP dönemine ait 97 yolsuzluk dosyası var, işlem yok.” dedi. Buna karşın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş hakkında yürütülen soruşturmalara işaret ederek, “Fakat Mansur Yavaş ‘çorba dağıttı’ diye soruşturuluyor.” ifadesini kullandı. AK Parti sıralarından gelen “Çorbadan değil, konserlerden!” itirazı tutanaklara geçti.
“Aziz İhsan Aktaş örneği: 300 AKP, 80 CHP ihalesi; soruşturulan sadece CHP’liler”
Erdem, kamuoyunda suç örgütü lideri iddialarıyla gündeme gelen Aziz İhsan Aktaş örneğini gündeme taşıyarak, “Suç örgütü lideri Aziz İhsan Aktaş AKP belediyelerinden 300 ihale, CHP belediyelerinden 80 ihale almış; soruşturulan sadece CHP’li belediyeler, belediye başkanları.” dedi. Bu tabloyu “hukuki süreç değil siyasi darbe” olarak niteledi.
“Tweet atan öğrenci tutuklu, Genel Başkan’a yumruk atan tescilli katil serbest”
Yargıdaki çifte standardın sadece siyaset alanıyla sınırlı kalmadığını belirten Erdem, “Bu ülkede ‘tweet’ atan öğrenci, gazeteci tutuklanıyor fakat Genel Başkanımıza yumruk atan tescilli katil serbest kalıyor.” sözleriyle tepki gösterdi.
“CHP’li 17 belediye başkanı tutuklu, dosyalar boş; baronlar, çete elebaşları serbest”
CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, 2024–2025 döneminde yürütülen operasyonlara dikkat çekerek, “2024-2025 boyunca Türkiye'de saraydan gelen talimatla bir hukuk standardına imza atıldı; CHP’li 17 belediye başkanımız tutuklandı, dosyalar boş ama tutuklamalar var, deliller yok ama algı operasyonları, gizli tanıklar, iftiracılar var.” dedi.
“Uyuşturucu baronları, çete elebaşları, katiller serbest ama halkın oyuyla seçilmiş belediye başkanları tutuklu. Böyle hukuk mu olur Sayın Bakanım? Nereye kaçıyorlar?” diyerek seçilmiş yerel yöneticilere yönelik tutuklamaların gerekçesini sorguladı.
Muhittin Böcek örneği: “Yargılayın ama tutukluluğu cezaya çevirmeyin”
Erdem, bu süreçte öne çıkan isimlerden biri olarak Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’i işaret etti: “Bakın, bu başkanlardan biri de Antalya Büyükşehir Belediye Başkanımız Muhittin Böcek. Yaklaşık altı aydır tutuklu. 14 ayrı ilaç kullanıyor, ciddi sağlık sorunları var, defalarca hastaneye kaldırıldı.” dedi.
“Yargılamayın demiyoruz, verin ev hapsini, alın tedbirlerini, yargılayın. Siz tutukluluğu cezaya çevirdiniz bu ülkede Sayın Bakan. Bu insanlar kendilerini aklayana kadar cezaevinde ölsün mü? Altı ay geçmiş, ortada iddianame yok, soruşturma devam ediyormuş.” sözleriyle uzayan tutukluluk ve iddianame gecikmesine dikkat çekti. Soruşturma tarihlerinin 2019’a kadar geri götürülmesine vurgu yaparak, “Niye bu soruşturmalar 2019’a kadar? Daha öncesine niye gidilmiyor Sayın Bakanım?” diye sordu.
TCK 285 ve dosya gizliliğinin ihlali iddiası
CHP’li Erdem, CHP’li belediye başkanları hakkında yürütülen soruşturmalarda dosya gizliliğinin sistematik olarak ihlal edildiğini öne sürdü. “CHP’li belediye başkanları hakkında yürütülen soruşturmalarda dosya gizli olmasına rağmen bilgi ve belgelerin kamuoyuna servis edilmesi TCK 285 kapsamında gizliliğin ihlali suçunu oluşturmaktadır ve açıkça hukuka aykırıdır.” dedi.
“Ne hikmetse tüm ifadeler, doğru yanlış olduğuna bakılmaksızın aynı anda basına sızdırılıyor Sayın Bakanım. Bunu adliyelerde kimler yapıyor, aslında öğrenmek istiyoruz.” sözleriyle Adalet Bakanlığının bu konuda inceleme yapıp yapmadığını sordu.
HSK atamaları ve “HSK’de olsaydı kimden yana karar verirdi?” sorusu
Yargının siyasallaşmasının HSK seçimleri ve atamalarında da görüldüğünü savunan Erdem, “En üst yargı organlarına kadar partizan bir anlayışla atamalar var. Dosya açmak için, dava görmek için özel savcılar, hâkimler atanıyor.” dedi.
HSK üyeliğine aday olup seçilemeyen, ardından AK Parti Gaziosmanpaşa İlçe Başkanı yapılan İsmail Ergüneş örneğini hatırlatan Erdem, “HSK seçimlerinde yaşananları hatırlayın; yargının en kritik Kuruluna, HSK üyeliğine aday olan isimlerden biri seçilemeyince AKP Gaziosmanpaşa İlçe Başkanı yapıldı. Kim o? İsmail Ergüneş.” dedi. Ardından şu soruyu sordu:
“Bu tablo bile tek başına şu soruyu sordurur: Böyle bir kişi HSK’de olsaydı kimden yana karar verirdi Sayın Bakanım? Ve Sayın Bakan hâlâ ‘Türkiye'de hukuk devleti var.’ diyorsunuz.”
İnfaz koruma memurları için özlük hakları talebi
Konuşmasının sonunda yeniden cezaevi personelinin koşullarına dönen CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, “Cezaevi kurumlarında çalışan infaz koruma memurlarının özlük haklarıyla ilgili bir düzenleme talepleri var, unutulmuş durumdalar; onlarla ilgili de bir düzeltme yaparsanız seviniriz.” diyerek Adalet Bakanlığından somut düzenleme beklentisini dile getirdi.
Erdem, “Saygılar sunuyorum.” sözleriyle konuşmasını tamamladı. Oturum Başkanı ve AK Parti Konya Milletvekili Orhan Erdem, “Teşekkür ederim.” diyerek CHP Antalya Milletvekiline yanıt verdi.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI