DEMOKRATİK SOL PARTİ GENEL BAŞKANI ÖNDER AKSAKAL: 2026 BÜTÇESİ FAİZ YÜKÜNE RAĞMEN ÜRETİM VE KÖYE DÖNÜŞ ODAKLI OLMALIDIR

Türkiye Büyük Millet Meclisinin 26’ncı Birleşiminin altıncı oturumunda 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi’ni şahsı adına lehte değerlendiren Demokratik Sol Parti Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Önder Aksakal, bütçenin sadece rakamlardan ibaret olmadığını, bir hükûmetin zihniyetini ve gelecek tasavvurunu yansıtan temel belge olduğunu vurguladı. Aksakal, bütçede faiz yükünün yüksekliğine, borç stokundaki hızlı artışa ve para cezalarından beklenen gelirlerin rekor seviyeye çekilmesine dikkat çekerken; kamu borcunun millî gelire oranı ve deprem harcamaları nedeniyle oluşan yükler konusunda “gerçeği inkâr etmeyelim” çağrısı yaptı. Köylerin Büyükşehir Yasası’yla fiilen boşaldığını belirten DSP lideri, “tarımın kent çeperlerinde değil köyde yapılması gerektiğini” söyleyerek köylerin yeniden köylülere iadesini ve üretim merkezli kalkınma modelini savundu, tüm eleştirilerine rağmen 2026 bütçesine Demokratik Sol Parti olarak kabul oyu vereceklerini açıkladı.

Aralık 10, 2025 - 21:49
Aralık 11, 2025 - 09:55
DEMOKRATİK SOL PARTİ GENEL BAŞKANI ÖNDER AKSAKAL: 2026 BÜTÇESİ FAİZ YÜKÜNE RAĞMEN ÜRETİM VE KÖYE DÖNÜŞ ODAKLI OLMALIDIR


Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2024 Kesin Hesap Kanunu Teklifi’nin tümü üzerindeki görüşmeler, parti gruplarının ardından şahıslar adına yapılan konuşmalarla devam etti. Lehte ilk söz, Demokratik Sol Parti Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Mehmet Önder Aksakala verildi.

Aksakal, sözlerine Plan ve Bütçe Komisyonunun kırk gün süren yoğun mesaisine teşekkür ederek başladı, bütçenin “yalnızca gelir-gider kalemlerinin toplamı değil, bir hükûmetin zihniyetini ve toplumun geleceğine dair tasavvurunu ortaya koyan en güçlü belge” olduğunu söyledi.

“Hamasetle Değil, Uyarı ve Önerilerle Tarihe Not Düşmeye Geliyoruz”
DSP lideri, Demokratik Sol Parti’nin bütçeye bakışını anlatırken “Bizim ana kriterimiz hamaset değil.” ifadesini kullandı. Eski yönetim anlayışının tortularıyla yeni sistemin okunamayacağını belirterek yapay zekâ çağında siyasetin de kendini yenilemek zorunda olduğunun altını çizdi.

Faiz Yükü ve Borç Stoku Uyarısı
2026 bütçesinin rakamsal olarak büyüdüğünü ancak asıl meselenin bu büyüklüğün nasıl paylaşıldığı olduğunu söyleyen Aksakal, faiz giderlerinin birçok bakanlığın toplam bütçesini geride bıraktığını vurguladı.

2026 yılında yaklaşık 19 trilyon liralık harcama öngörüldüğünü, harcamalarda önceki yıla göre yüzde 28 artış bulunduğunu hatırlatan Aksakal, enflasyon hedefi yüzde 16 iken hem harcama hem vergi artış oranlarının bunun üzerinde tutulmasının gelecek yıl da yüksek enflasyon riskine işaret ettiğini kaydetti.

Faiz giderlerinin 2,7 trilyon liraya ulaşmasının, bütçede ciddi bir yük oluşturduğunu belirten DSP Genel Başkanı, “Bütçe açıklarını kısamadığımız için daha çok borçlanıyoruz, daha çok borçlandığımız için daha yüksek faiz ödüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Merkezî yönetim borç stokunun 20 Ekim 2025 itibarıyla 13 trilyon lira seviyesinde olduğunu anımsatan Aksakal, bu tutarın iki yıl önce 6 trilyon, dört yıl önce ise yaklaşık 2 trilyon lira civarında olduğunu ifade ederek “Son dört yılda borç 6 kat arttı.” dedi.

Deprem ve Pandeminin Etkisi Kabul Edildi, Trendten Kaygı Dile Getirildi
Aksakal, borçtaki hızlı artışta Kovid-19 salgını ve Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle yapılan harcamaların etkisini teslim ederek “aklı başında ve samimi olan hiç kimsenin bu gerçeği inkâr edemeyeceğini” söyledi.

Buna karşın son dört yıllık eğilimin iyi olmadığına dikkat çeken DSP lideri, “Bu gidişle vergi gelirlerimizin önemli bir kısmı borç faizi ve anapara ödemelerine gidebilir, bu da ekonomiyi kısır bir sarmala sokar.” uyarısında bulundu.

“Kamu Borcu Oran Olarak Görece İyi, Ama İyiye Gitmiyoruz”
Kamu borcunun millî gelire oranı bakımından Türkiye’nin OECD ülkelerine göre görece daha iyi durumda olduğuna dikkat çeken Aksakal, bu oranın Türkiye’de yüzde 38, OECD ortalamasında ise yüzde 80 civarında olduğunu söyledi. Bunu “takdir edilecek bir başarı” olarak nitelese de trendin tersine dönmesi için tedbir çağrısında bulundu.

Vergi, Para Cezaları ve Trafik Cezası Eleştirisi
2026’da vergi gelirlerinin yaklaşık 14 trilyon liraya çıkarılmasının hedeflendiğini, bunun da enflasyon hedefinin oldukça üzerinde bir artış anlamına geldiğini belirten Aksakal, bu hedefe “ya yüksek enflasyonla ya da yeni vergilerle” ulaşılabileceğine dikkat çekti.

Özellikle idari para cezaları kalemindeki artışa işaret eden DSP Genel Başkanı, 2026 yılında 389 milyar lira para cezası geliri öngörüldüğünü ve bunun 2025 hedefinin yüzde 54 üzerinde olduğunu belirterek:
Devletin kalkınması, vatandaşa kesilen cezalardan değil üretimden elde edilen gelirlerle sağlanmalıdır.” dedi.

Trafik cezalarında 2025 için 55 milyar liralık tahmin yapılmasına rağmen yılın ilk dokuz ayında 90 milyar lira tutarında ceza yazıldığını, 51 milyarlık tahsilat yapıldığını hatırlattı. Kesilen ceza tutarlarının İçişleri Bakanlığı bütçesine yaklaşmasını da çarpıcı bir örnek olarak sundu.

“Kalkınma Köyden Başlar; Büyükşehir Yasası Raflara Kaldırılmalıdır”
Demokratik Sol Parti Programı’nın kalkınma için üretim ve köye dönüşü merkeze aldığını söyleyen Aksakal, tarımsal üretimde sıkıntıların yapısal olduğunu vurguladı.

“Bu meşhur Büyükşehir Yasası’nı tarihin tozlu raflarına kaldıralım, köylerimizi köylülere geri verelim.” çağrısında bulunan DSP lideri, kırsalın boşaldığını, tarımın “kent çeperlerine sıkıştırılmış bir faaliyet gibi” kurgulanmasının yanlış olduğunu söyledi.

Organize tarım bölgelerinin kırsalda yaygınlaştırılmasını, organize hayvancılık bölgelerinin kurulmasını, insanları köylerine geri döndürecek sosyal ve ekonomik teşviklerin hayata geçirilmesini istedi. Aksakal, “Hiçbir yurttaşımız büyükşehirlerin stresine âşık değildir.” diyerek köyde kent standartlarında yaşamın sağlanmasının önemine işaret etti.

Enflasyon, Sosyal Devlet ve Gençler
Vatandaşın en temel sorununun enflasyon olduğunu söyleyen DSP Genel Başkanı, pazarda ve mutfakta yaşanan fiyat artışlarının “kontrol edilemez bir hâl aldığını” belirtti.

Çalışanların gelirleri ve en düşük emekli aylığının satın alma gücünü kaybettiğini, gençlerin geleceğe güvenle bakamadığını dile getirerek bütçenin “toplumun en kırılgan kesimlerini korumayı önceleyen mekanizmalar içermesi gerektiğini” vurguladı.

Bütçede AR-GE, yapay zekâ, yeşil dönüşüm ve dijital altyapı yatırımlarının mevcut düzeyini de yetersiz bulan Aksakal, “Dünya bu alanlarda koşarken Türkiye’nin geri kalma lüksü yoktur.” dedi.

Ecevit Dönemi Hatırlatması ve Teşekkür
Konuşmasının bir bölümünde CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in önceki oturumda yaptığı asgari ücret–altın karşılaştırmasına atıf yapan Aksakal, o dönemin DSP–MHP–ANAP koalisyonu olduğunu hatırlatarak:
O hükûmetin DSP hükûmeti olduğunu da söyleseydiniz daha şık olurdu. DSP’yi herkes bilir ama burada zikredilmesi de yakışırdı.” ifadelerini kullandı.

Şeffaflık ve Bütçe Hakkı Vurgusu
Bütçenin sadece Cumhurbaşkanının değil, Meclisin ve milletin hakkı olduğunu söyleyen Aksakal, şeffaflık, hesap verilebilirlik ve israfla mücadele başlıklarında hâlâ ciddi eksikler olduğunu dile getirdi. Vatandaşın vergisini verirken fedakârlık yaptığını, buna karşılık harcamaların nereye gittiğini net göremediğini belirtti.

DSP’NİN TUTUMU: ELEŞTİREL DESTEK VE “KABUL” OYU
Önder Aksakal, konuşmasının sonunda Demokratik Sol Parti’nin bütçeye yaklaşımını şöyle özetledi:

  • Doğru buldukları adımları destekleyeceklerini,

  • Yanlış ve eksik gördükleri hususlara yapıcı katkı sunacaklarını,

  • Siyaseti “sadece övmek veya sadece eleştirmek” değil, ülkenin çıkarlarına hizmet eden makul bir zemin olarak gördüklerini ifade etti.

2026 Bütçesinin milletin refahına, ülkenin birliğine ve demokrasinin güçlenmesine katkı sunmasını temenni ettiklerini belirten DSP Genel Başkanı, Demokratik Sol Parti olarak 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi’ne kabul oyu vereceklerini açıkladı.

Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI