GÖRME ENGELLİ NÖROBİLİMCİ VE TEKNOLOJİ GİRİŞİMCİSİ ZÜLAL TANNUR: “ENGELLİLİK BİR KİŞİ SORUNU DEĞİL, SİSTEM BOŞLUĞUDUR”

TBMM’de Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı sunumlarının ele alındığı Engelli Hakları İzleme Komisyonu toplantısına katılan görme engelli nörobilimci ve teknoloji girişimcisi Zülal Tannur, Türkiye’de engellilik alanına ilişkin kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Tannur, eğitimden teknoloji politikalarına, girişimcilikten veri yönetimine kadar birçok noktada sistemsel eksikliklere dikkat çekerek “Bir çocuk doğduğu andan itibaren e-Devlet temelli bütünleşik bir takip mekanizması oluşturulmadığı sürece engellilik hep geç tanımlanan bir durum olacaktır.” dedi.

Kasım 21, 2025 - 21:48
Kasım 21, 2025 - 22:34
GÖRME ENGELLİ NÖROBİLİMCİ VE TEKNOLOJİ GİRİŞİMCİSİ ZÜLAL TANNUR: “ENGELLİLİK BİR KİŞİ SORUNU DEĞİL, SİSTEM BOŞLUĞUDUR”


TBMM’de düzenlenen toplantıya konuk olarak katılan Zülal Tannur, nörobilim alanındaki çalışmalarını ve teknoloji girişimciliği deneyimini paylaşarak engellilik politikalarının yapısal boyutuna ilişkin kapsamlı bir sunum yaptı. Tannur, The University of Arizona’da nörobilim ve bilişsel bilimler alanında çalışmalarını sürdürdüğünü ve Silikon Vadisi ile Türkiye’de iki ayrı teknoloji şirketi bulunduğunu belirtti.

“HER ENGELLİLİK BİR ‘SİSTEM AÇIĞI’ İLE ORTAYA ÇIKIYOR”
Sunumunun temel odağında engelliliğin bireysel bir durum değil, sistemsel bir sonuç olduğuna dikkat çeken Tannur, “Engellilik ya bir sistem boşluğudur ya da sistem içindeki boşlukların ürettiği sonuçtur.” ifadelerini kullandı. Eğitim, sağlık ve sosyal politika alanlarında parçalı mekanizmaların bulunduğunu belirten Tannur, bu yapıların tek bir merkezden yönetilmemesinin hem tanı süreçlerini geciktirdiğini hem de fırsat eşitsizliğini büyüttüğünü vurguladı.

“DOĞUMDAN HAYATIN SONUNA KADAR BÜTÜNLÜKÇÜ BİR DİJİTAL TAKİP SİSTEMİ ŞART”
Erken tanının engellilik alanında kritik bir eşik olduğunu ifade eden Tannur, Türkiye’de çocukların çoğu zaman ancak okul döneminde sistem tarafından fark edildiğini söyledi. Tannur, “Bir çocuk ya ilkokula başlarken ya sınava girerken ya da ergenlikte sistemle temas ediyor. Oysa tanı ve destek mekanizmalarının 0–3 yaşta başlaması gerekiyor.” dedi.

Bu süreç için e-Devlet altyapısı üzerinde bütünleşik bir profil oluşturulmasını öneren Tannur, sağlık verilerinin, eğitim süreçlerinin ve sosyal politika uygulamalarının tek bir dijital çatı altında toplanmasının gerekliliğini anlattı.

“HER BAKANLIĞIN AYRI MODÜLÜ VAR AMA HİÇBİRİ BİRBİYLE KONUŞMUYOR”
Tannur, mevcut modüllerin dağınık yapısına dikkat çekerek “Modüller var fakat modüller arasında bir diyalog yok. Kimse neyin nerede olduğunu bilmiyor.” dedi. Bu nedenle engelli bireylerin hem eğitim hem de istihdam aşamalarında sistem tarafından geç tanınabildiğini ve politika üretiminin veriye dayalı olmadığına işaret etti.

“TEKNOFESTLERDE UÇAKLARA DOKUNAN ÇOCUKLAR VAR AMA GÖRMEYEN ÇOCUK YOK”
Eğitimde fırsat eşitliğinin sadece erişimle değil, kapsayıcı tasarım anlayışıyla sağlanabileceğini belirten Tannur, teknoloji atölyelerinde görme engelli çocuklara yer verilmemesine dikkat çekerek “Bu ülke teknoloji takımıysa, görmeyen çocuk niçin bu takımın parçası değil?” sorusunu yöneltti.

Tannur, DENEYAP ve benzeri teknoloji programlarında görme engelli öğrencilerin bulunmamasını bir eksiklik olarak nitelendirdi ve ilgili kurumların kapsayıcı müfredat geliştirmesi gerektiğini ifade etti.

“ENGELLİ GİRİŞİMCİ YATIRIM ARADIĞINDA ÖNCE HİKÂYESİ, SONRA ENGELİ SORULUYOR”
Tannur, teknoloji girişimciliği alanındaki deneyimlerinden örnekler vererek engelli girişimcilerin yatırım ekosisteminde karşılaştığı önyargılara değindi. Yatırım süreçlerinde girişimcinin yeteneği yerine engel durumunun öne çıktığını belirten Tannur, “Yaptığınız teknoloji değil, hikâyeniz konuşuluyor.” dedi.

Türkiye’de engelli girişimcilere yönelik özel bir fon kurulması gerektiğini savunan Tannur, kamu kurumlarının teknoloji destek programlarında “kapsayıcı tasarım” kriterinin zorunlu hâle getirilmesi gerektiğini vurguladı.

“YALNIZ YÜRÜMEK ZORUNDA KALDIM, ÇÜNKÜ ÇİZGİNİN DIŞINDAKİ İNSANLAR TEK YÜRÜR”
Tannur, Silikon Vadisi’ndeki mentörlerinin sözlerinden aktarım yaparak, farklılıkların çoğu zaman yalnızlıkla karşılandığını söyledi. “Doğru insanların yanında olduğunuzda daha az yorulursunuz.” diyen Tannur, sistemlerin bu doğru insanları bir araya getirecek şekilde tasarlanması gerektiğini kaydetti.

Konuşmasının sonunda Komisyonun çalışmalarına gönüllü katkı sunacağını belirten Tannur, “Bu politikaları birlikte şekillendirebiliriz.” dedi.

Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI