Saadet Partili Mesut Doğan: “Dünyanın herhangi bir noktasında zulüm varsa Türkiye işgal altındadır”
TBMM Genel Kurulunda Dışişleri Bakanlığı bütçesi görüşülürken YENİ YOL Partisi Grubu adına konuşan Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Mesut Doğan, Türkiye’nin dış politikasını sert sözlerle eleştirdi. “Dünyanın herhangi bir noktasında zulüm var ise Türkiye işgal altındadır.” diyen Doğan, Türkiye gerçekten güçlü ve bağımsız olsaydı İsrail’in Filistin’de yüz binlerce insanı katledemeyeceğini, Ankara’nın her adımda Amerika’nın ağzına bakar hâle geldiğini söyledi. Doğan, iktidarın dış politikada “Bana ne Amerika’dan” diyerek şahsiyetli bir çizgiyi mi, yoksa “Dostum Trump” söylemiyle bağımlı bir hattı mı seçeceğini belirleyerek, bu tercihin tarihte Türkiye’nin nasıl anılacağını belirleyeceğini ifade etti.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda Dışişleri Bakanlığının 2026 yılı bütçesi görüşülürken, YENİ YOL Partisi Grubu adına söz alan Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Mesut Doğan, dış politika eksenli sert eleştirilerde bulundu. Doğan, kürsüye gelerek Genel Kurulu selamladı ve dış politikanın bir ülkenin gerçek gücünü en net gösteren fotoğraf olduğunu belirtti.
Mesut Doğan, konuşmasının başında tüm vatandaşlarca duyulmasını istediğini söylediği cümleyi tekrarladı:
“Dünyanın herhangi bir noktasında zulüm var ise Türkiye işgal altındadır.”
Bu işgalin psikolojik, ekonomik, siyasal ya da bunların hepsinin birleşimi olabileceğini ifade eden Doğan, “Türkiye gerçekten güçlü ve bağımsız olsaydı dünyanın en büyük terör örgütü İsrail, Filistin’de yüz binlerce insanı katledemezdi.” dedi.
Türkiye’nin bağımsızlığına ilişkin eleştirilerini sürdüren Doğan, “Türkiye gerçekten güçlü ve bağımsız olsaydı İsrail coğrafyamızda bu kadar rahat at koşturamazdı; atacağı her adımda Amerika’nın ağzına bakacak kadar bağımlı olmazdı.” sözleriyle iktidarın dış politikasını hedef aldı.
“Trump bütün dünyaya vali mi atadı, bizim haberimiz yok?”
Mesut Doğan, ABD eski Başkanı Donald Trump üzerinden yaptığı değerlendirmede küresel güç dengesine dikkat çekti. “Dünya bir karar aldı da tek devlet hâline gelip Trump’ı Cumhurbaşkanı mı seçti? Trump bütün ülkelere birer vali mi atadı da bizim haberimiz yok?” diye soran Doğan, dünyada ve bölgede yaşanan kritik kararlarda tek belirleyicinin ABD gibi görülmesini eleştirdi.
Doğan, “Dünyada ne olacak, o karar veriyor; bölgemizde ne olacak, o karar veriyor; Gazze’de ne olacak, o karar veriyor; bütün dünya da bunu normalmiş gibi izliyor.” sözleriyle tabloyu özetledi.
“Mısır’da oynanan ateşkes tiyatrosu: Nefes alan Gazze değil, İsrail oldu”
Gazze’deki gelişmelere de değinen Doğan, iki ay önce Mısır’da yapılan toplantıyı hatırlatarak, “Herkesi Mısır’da topladı, ‘Gazze’de ateşkes’ diye bir tiyatro oynattı. Bütün İslam ülkeleri bu tiyatroda rol almak için âdeta çırpındı.” ifadelerini kullandı.
Toplantıdan sonra ateşkesin fiilen hayata geçmediğini vurgulayan Doğan, “Sonuç, ateşkes oldu mu? Hayır. Zulüm durdu mu? Hayır. Soykırım durdu mu? Hayır. Gazze nefes aldı mı? Hayır. Nefes alan İsrail oldu; Filistin için ayağa kalkmış milyonlarca insanın teri soğutuldu, bugün herkes sessizliği oynuyor.” değerlendirmesinde bulundu.
“Yirmi üç yıl önce ‘Amerika’ya rağmen geldik’ diyordunuz, bugün ‘Amerika’ya rağmen adım atılamaz’ noktasına geldiniz”
Mesut Doğan, iktidarın dış politika çizgisine ilişkin en büyük eleştirilerinden birini, AK Parti’nin kuruluş dönemine gönderme yaparak dile getirdi. “Yirmi üç yıl önce Amerika’ya rağmen iktidara geldiğinizi tabanınızı ikna ederek anlattınız; bugün ise Amerika’ya rağmen hiçbir adım atılamayacağına tabanınızı ikna etmeye çalışıyorsunuz.” dedi.
İktidarın ABD ile ilişkilerde benimsediği dili de eleştiren Doğan, “‘Trump’la görüşüyoruz.’ diye seviniyorsunuz, ‘Amerika’yla aramız iyi.’ diye övünüyorsunuz.” sözleriyle iktidarın söylemini eleştirdi.
“Amerika’yla ilişkiniz, ‘hanım ne derse o’ diyen evliliğe benziyor”
Doğan, Türkiye–ABD ilişkisini anlatmak için çarpıcı bir benzetme yaptı. Genç bir evli çift ile kırk yıllık evli bir çift arasındaki diyalogu anlatarak, genç adamın “Evlilik kavgasız olmaz.” sözlerine karşılık yaşlı adamın “Kırk yıldır hanım ne derse onu yaptım, hiç kavga etmedim.” yanıtını verdiği anekdotu paylaştı.
Bu benzetmeyi dış politikaya uyarlayan Doğan, “Eğer siz Amerika’nın her dediğini yaparsanız elbette sorun olmaz, elbette sizinle yol almaktan o keyif alır, ama bu yolun sonu Türkiye açısından büyük bir felaket olur.” dedi. ABD’yi ve Trump’ı, “İsrail’in ve siyonizmin bodyguardı” olarak nitelendirdi.
“Ya ‘Bana ne Amerika’dan’ diyen lider ülke, ya ‘Dostum Trump’ diyen bağımlı ülke”
Mesut Doğan, konuşmasının sonunda iktidarın dış politikada iki tercih arasında olduğunu savundu. “Bugün itibarıyla AK Parti iktidarının dış politikada iki tercihi var. Ya şahsiyetli bir dış politika için gerekli olan, lider Türkiye için gerekli olan sloganı ve sembolü ‘Bana ne Amerika’dan’ yolunu tercih edip tarihin altın sayfalarında yer alacak ya da yenilmişliğin ve ezilmişliğin sembolü olan ‘Dostum Trump’ yolunu tercih edip tarihin kara sayfalarında yer alacak.” dedi.
Doğan, Türkiye’nin gerçek bağımsızlığının ancak Amerika’ya bağımlı karar zincirini kırmakla mümkün olacağını savunarak, Genel Kurulu saygıyla selamladı. Konuşması YENİ YOL, CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlarla karşılandı.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI