CHP GRUP BAŞKANVEKİLİ MURAT EMİR TBMM’DE İKTİDARI HEDEF ALDI “ÇOCUK YOKSULLUĞU BÜYÜRKEN HUKUK KİŞİYE GÖRE İŞLEYEMEZ, EMRAH ŞENER NEDEN BİR AYDA TAHLİYE EDİLDİ”

TBMM Genel Kurulunda söz alan CHP Grup Başkanvekili ve Ankara Milletvekili Dr. Murat Emir, öğretmen atamalarında mülakatların kaldırılması çağrısını dile getiren MHP Grup Başkanvekili Filiz Kılıç’a teşekkür ederken, MHP’nin AİHM ve Demirtaş kararları konusunda değişen tutumundan memnuniyet duyduklarını belirtti. Mersin’deki dört günlük su kesintisinin, Mersin Büyükşehir Belediyesinin metro projesi kapsamında yürüttüğü altyapı çalışmaları sırasında ana isale hatlarından birinin devre dışı kalmasından kaynaklandığını söyleyen Emir, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü vesilesiyle UNICEF ve TÜİK verilerine dayanan çocuk yoksulluğu, eğitim dışı kalan çocuklar, MESEM’de çalışan gençler ve çocuk işçiliği tablosunu anlattı. Hukukun “kişiye göre” uygulanamayacağını vurgulayan Emir, eski Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Emrah Şener’in Bankalararası Kart Merkezi dosyasında bir ayda tahliye edilmesini sorguladı, İBB ve CHP Kurultayı iddianamelerindeki “milyon dolarlık” senaryoları eleştirerek “Kör kuruş bulamadılar, bulamayacaklar.” dedi.

Kasım 20, 2025 - 20:30
Kasım 20, 2025 - 23:18
CHP GRUP BAŞKANVEKİLİ MURAT EMİR TBMM’DE İKTİDARI HEDEF ALDI “ÇOCUK YOKSULLUĞU BÜYÜRKEN HUKUK KİŞİYE GÖRE İŞLEYEMEZ, EMRAH ŞENER NEDEN BİR AYDA TAHLİYE EDİLDİ”

CHP Grup Başkanvekili ve Ankara Milletvekili Dr. Murat Emir, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda yaptığı konuşmada eğitimden çocuk haklarına, yargı süreçlerinden yolsuzluk iddialarına kadar geniş bir yelpazede değerlendirmelerde bulundu.

MHP’YE MÜLAKAT VE DEMİRTAŞ TEŞEKKÜRÜ

Konuşmasına Milliyetçi Hareket Partisine teşekkür ederek başlayan Emir, MHP Grup Başkanvekili Prof. Dr. Filiz Kılıç’ın öğretmen atamalarında mülakatların kaldırılması gerektiğini Genel Kurulda açıkça ifade etmesini hatırlattı. Emir, “Uzun yıllardır söylediğimiz ve bir türlü iktidara dinletemediğimiz mülakatların kaldırılması gerçeğini bir kez daha buradan dile getirdiği için teşekkür ederiz; gecikmeli olmuştur ama doğru olmuştur.” dedi.

Emir ayrıca, Demirtaş dosyası ve AİHM kararlarının uygulanması konusundaki yeni açıklamalara atıfla, MHP’nin demokratikleşme, toplumsal barış ve hukukun üstünlüğü konularındaki tutum değişikliğinden duydukları memnuniyeti ifade etti.

MERSİN’DE SU KESİNTİSİ VE METRO ÇALIŞMALARI

MHP Mersin Milletvekili Levent Uysal’ın kürsüden dile getirdiği dört günlük su kesintisine de değinen Emir, sorunun nedenini şöyle anlattı:

“Mersin’in elli yıllık ihtiyacı olan metro projesi ancak Büyükşehir Belediye Başkanımız Vahap Seçer döneminde gündeme gelmiş, projeler yapılmış, altyapı çalışmalarına başlanmıştır.” diyen Emir, bu çalışmalar sırasında iki ana su isale hattından birinin yeterince çalışamadığını, bu nedenle su kesintilerine gidildiğini kaydetti. Mersin Büyükşehir Belediyesi ekiplerinin gece gündüz çalıştığını vurgulayan Emir, sorunun en kısa sürede giderilmesi için çaba gösterildiğini belirtti.

DÜNYA ÇOCUK HAKLARI GÜNÜ: “TÜRKİYE’NİN GERÇEKLİĞİ BUDUR”

20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’ne özel bölümde konuşan Emir, Türkiye’nin Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne taraf olduğunu hatırlatarak tabloyu şu sözlerle anlattı:

“Maalesef, AKP iktidarında çocuklarımız her gün bir sürü tehdit ve zorlukla baş etmek zorunda kalıyor.” diyen Emir, bebeklikten itibaren açlık, tarikat ve cemaat etkisindeki eğitim sistemi, sokakta suç örgütleri ve bağımlılık tehlikesiyle karşı karşıya kalındığını söyledi.

MESEM’DE ÇALIŞAN 17 YAŞINDAKİ GENCİN MEKTUBU

Emir, Mesleki Eğitim Merkezi (MESEM) programları kapsamında çalıştırılan çocuklara değinerek, 17 yaşındaki bir gencin Dünya Çocuk Hakları Günü için yazdığı ifadeleri Genel Kurulda okudu:

“Siz bu yazıyı Dünya Çocuk Hakları Günü’nde okurken ben yine mesaide bir günümü 200 TL’ye satmış olacağım.”

Bu cümlenin Türkiye’nin çocuk gerçeğini özetlediğini söyleyen Emir, çocukların istihdam adı altında ucuz iş gücü olarak kullanılmasını eleştirdi.

ÇOCUK YOKSULLUĞU VE BESLENME SORUNU

Emir, 6,5 milyon çocuğun aşırı yoksulluk içinde, çocukların dörtte 1’inin oyuncağının olmadığını, her 3 çocuktan 1’inin günde bir kez bile et, tavuk ya da balık yiyemediğini ve ciddi beslenme yetersizliği yaşandığını belirtti. Bu tabloyu “Türkiye’nin gerçekliği” olarak nitelendirdi.

Konuşmasında, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının defalarca denetlediği halde güvence altına alınamayan ve yangında hayatını kaybeden 5 çocuk, denetimsiz metro inşaatında yaşamını yitiren Muhammed Emir ve Hayrunnisa Bilir, karnını suyla doyurmaya çalışan ilkokul öğrencileri ve Dilovası’nda ruhsatsız bir fabrikada sigortasız çalıştırılan Tuğba, Nisa ve Cansu gibi örnekleri tek tek anarak çocukların korunmasındaki eksikliklere işaret etti.

“HUKUK KİŞİYE GÖRE İŞLİYOR” ELEŞTİRİSİ

Emir, konuşmasının ikinci bölümünde yargı süreçlerini hedef aldı. Seçilmiş belediye başkanları ve siyasetçilerin aylarca iddianame beklediğini, Anayasa Mahkemesi kararlarına rağmen tutuklulukların sürdüğünü dile getirdi. Özellikle Tayfun Kahraman ve AYM kararına rağmen cezaevinde olan seçilmiş bir milletvekili ile ağır hastalığı bulunan Murat Çalık’ın durumlarına dikkat çekti.

Buna karşılık, eski Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Emrah Şener dosyasını hatırlatan Emir, Bankalararası Kart Merkezi’nde “çipli kart alımı” ve “TROY yazılım ihalesi”ne ilişkin zimmet, ihaleye fesat karıştırma ve dolandırıcılık suçlamaları bulunduğunu, soruşturmada diğer şüphelilerin “Biz bu suçları Emrah Şener’in talimatıyla işledik.” dediğini kaydetti. Emir, buna rağmen Şener’in yalnızca bir ay tutuklu kaldıktan sonra ev hapsi ve yurt dışı çıkış yasağıyla tahliye edildiğini belirterek şunları sordu:

“Bu Emrah Şener’in sadece bir ay içerisinde tahliye edilmesinin sebebi nedir? Türkiye’de bu ikili hukuk niye uygulanmaktadır? Emrah Şener’in arkasında kimler vardır, kimlerin talimatıyla bu kişi serbest bırakılmıştır?”

Emir, “100 milyar liranın üzerinde yolsuzluğa adı karışmış” iddiasını da anımsatarak soruşturmanın siyasi baskıdan uzak yürütülmesi gerektiğini söyledi.

İBB VE CHP KURULTAY İDDİANAMESİNİ ELEŞTİRDİ: “VALİZLER DOLUSU DÖVİZ HAYALİ”

CHP’li Murat Emir, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve CHP Kurultayıyla ilgili hazırlanmış iddianamelerde yer alan bazı iddiaları “kurgusal ve gerçek dışı” olarak nitelendirdi. Savcılığın “kadrolu tanıklar”ına atıfla, bu tanıkların her dosyada “milyon dolarlık” para hareketlerini anlattığını söyledi.

Bir tanığın, bir kafede Uber şoförleriyle tanıştığını, bu şoförlerin CHP Kurultayında kullanılmak üzere 50 milyon dolar bozdurduklarını söylediklerini iddia ettiğini aktaran Emir, bu miktarın yaklaşık 500 kilogram paraya denk geldiğini söyledi ve “4 Vito’ya değil 14 Vito’ya bile sığmayacak bir para.” yorumunu yaptı.

Başka bir tanığın ise 10 milyon doların cenaze aracıyla Yunanistan’a kaçırıldığını ve Atina’daki HSBC şubesine yatırıldığını öne sürdüğünü hatırlatan Emir, “Atina’da HSBC şubesi yok.” diyerek iddianamedeki çelişkiye dikkat çekti.

“KÖR KURUŞ BULAMADILAR VE BULAMAYACAKLAR”

Emir, İBB ve CHP Kurultayı dosyasında savcıların “döviz dolu valizler” peşinde olduğunu ancak somut bir bulguya ulaşılamadığını belirtti:

“Köstebek gibi arıyorlar, kazıyorlar, olmuyor; kasalara ulaşıyorlar, olmuyor; şoförü, özel kalem müdürünü, korumayı tutukluyorlar, olmuyor; kör kuruş bulamıyorlar, kör kuruş bulamadılar ve bulamayacaklar.” diyen Emir, parti arkadaşlarının masumiyetine inandıklarını, hazırlanan iddianamelerin “halkın vicdanında karşılık bulmayacağını” söyledi.

Konuşmasını, çocuk hakları ve hukukun üstünlüğü konusunda iktidarı somut adımlar atmaya çağırarak tamamlayan Murat Emir, Genel Kurulu saygıyla selamladı.

Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI