CHP’li Yaşar Tüzün: “İktidarın sandıkta kazanamadığı belediyeleri oyunlarla alması halk iradesine ve demokrasiye darbedir”

CHP Bilecik Milletvekili ve TBMM İçişleri Komisyonu Sözcüsü Yaşar Tüzün, Plan ve Bütçe Komisyonunda İçişleri Bakanlığı 2026 yılı bütçesi üzerine yaptığı konuşmada, 688 bin İçişleri personelinin özlük hakları ve ekonomik koşullarının bu bütçede iyileştirilmediğini savundu. Tüzün, Bakanlığın bütçe sunumu ve konuşma metinlerinin milletvekillerine geç dağıtılması nedeniyle Meclisin denetim yetkisinin fiilen zayıflatıldığını belirterek, iktidar partisinin İçişleri Komisyonu üyelerinin de bütçe görüşmelerine katılmamasını eleştirdi. Yerel yönetimlerde doğrudan temin uygulamalarında belediyeler ile valilik ve il özel idareleri arasında çifte standart olduğunu söyleyen Tüzün, 51 ilin “bütünşehir” statüsüne alınması gerektiğini ifade etti. CHP’li belediyelere yönelik operasyonların “halk iradesine darbe” olduğunu öne süren Tüzün, Bayrampaşa’da seçim sonucu kaybedilen belediyenin “ayak oyunlarıyla” geri alındığını iddia etti ve içi boş rozet törenlerini “demokrasi şöleni” diye pazarlayan iktidarın ikiyüzlü davrandığını dile getirdi. Tüzün, Ankara eski Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek hakkında soruşturma açılmadıkça İçişleri Bakanlığının “yapıcı ve tarafsız” görüntüsünün inandırıcı olmayacağını söyledi.

Kasım 18, 2025 - 12:33
Kasım 18, 2025 - 14:08
CHP’li Yaşar Tüzün: “İktidarın sandıkta kazanamadığı belediyeleri oyunlarla alması halk iradesine ve demokrasiye darbedir”


TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda İçişleri Bakanlığı ile bağlı kurumların 2026 yılı bütçe görüşmeleri yapılırken, CHP Bilecik Milletvekili ve TBMM İçişleri Komisyonu Sözcüsü Yaşar Tüzün Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına söz aldı. Konuşmasına, İçişleri teşkilatında görev yapan 688 bin personelin “değerli bürokratlar” olarak anıldığını ancak bütçede özlük hakları ve ekonomik şartlar bakımından gerekli iyileştirmenin yapılmadığını söyleyerek başlayan Tüzün, “Bürokratlarımızın hukuken ve ekonomik olarak daha da güçlendirilmesi gerekiyor.” dedi.

“Milletvekillerinin yasama kadar denetim hakkı da fiilen budanıyor”

Anayasa’nın milletvekillerine iki temel yetki verdiğini hatırlatan Tüzün, bunların yasama ve denetim olduğunu belirtti. Denetim yetkisinin, özellikle bütçe görüşmeleri sırasında etkili kullanılmasının zorlaştığını ifade eden Tüzün, İçişleri Bakanlığının bütçe sunum kitapçığının ve konuşma metninin dağıtım zamanına dikkat çekti:

Bakanlık bütçe sunum kitapçığı Sayın Bakan konuşmaya başladığında, konuşma metni ise bittikten sonra milletvekillerine dağıtılıyor. Denetim hakkımızı bu koşullarda nasıl etkin kullanacağız?” sözleriyle uygulamayı eleştirdi.

“İçişleri Komisyonu’nun AK Parti üyeleri kendi Bakanlığının bütçesine gelmiyor”

Komisyondaki tabloya dikkat çeken Tüzün, iktidar partisinin İçişleri Komisyonu üyelerinin bütçe görüşmelerine katılmamasını “sistemin geldiği noktanın somut göstergesi” olarak tanımladı:

Yürütme burada; İçişleri Bakanı, bakan yardımcıları, bürokratlar burada ama İçişleri Komisyonunda görev yapan iktidar partisi milletvekilleri salonda yok. Bir mecburiyet olmayabilir; ancak bir Bakanlığın bütçesini, rakamlarını, gelecek yıl ne yapacağını merak etmeyen bir yasama üyesi tablosu, bu sistemin Türkiye Cumhuriyeti’ne ne kadar zarar verdiğini gösteriyor.

Tüzün, Bakanın muhalefet vekillerine kapsamlı sunum yapmadığını, en azından iktidar partisi üyelerine “gizli bir oturumda” detaylı bilgi verilip verilmediğini sordu.

“CHP’li belediyeler Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği hibelerinden dışlanıyor”

Yerel yönetim uygulamalarında yaşanan sorunlara değinen Yaşar Tüzün, özellikle CHP’li belediyelerin Çevre ve Şehircilik kaynaklı hibelerden fiilen yararlanamadığını ileri sürdü.

Ekonomik kriz koşullarında müteahhitlerin belirsizlik nedeniyle ihalelere girmediğini, birçok belediyenin zorunlu olarak doğrudan temin yöntemine yöneldiğini söyleyen Tüzün, doğrudan teminin üst üste kullanılması durumunda belediyelere kamu zararı çıkarıldığını anlattı.

“Doğrudan teminde belediyeye kamu zararı, valiliğe dokunulmazlık”

Bilecik’ten somut bir örnek aktaran Tüzün, “Seçim bölgem Bilecik’te belediyemiz üç defa üst üste doğrudan temin yaptığı için teftiş raporunda kamu zararı çıkarılıyor. Aynı ilde valilik ve il özel idaresi 12 defa doğrudan temin yapıyor; hiçbir soruşturma yok, kamu zararı kararı yok.” diyerek çifte standart iddiasında bulundu.

Bu çerçevede doğrudan temin sınırlarının ekonomik gerçeklere uygun biçimde yükseltilmesi çağrısında bulunan Tüzün, Sayıştay raporlarında da tutarlı uygulama gerektiğini söyledi.

“51 ilin ‘bütünşehir’ olması için haziriz; yerel gelirler artmalı”

CHP’li Tüzün, 2014 sonrası uygulanan iki katmanlı yerel yönetim sistemine dikkat çekerek, büyükşehir–bütünşehir tartışmasını yeniden gündeme getirdi. Türkiye’de 86 milyon nüfusun 66 milyonunun büyükşehirlerde yaşadığını, büyükşehirlerde yerel hizmetlerin büyükşehir belediyeleri, ilçe belediyeleri ve yatırım izleme–koordinasyon başkanlıkları eliyle yürütüldüğünü; geriye kalan 51 ilde ise il özel idaresi, il belediyesi ve ilçe belediyesi üçlüsünün görev yaptığını hatırlattı.

Yerel yönetimlerin merkezi bütçeden aldığı payın yüzde 15’i geçmediğini vurgulayan Tüzün, bu açığı kapatmanın yolunun hizmetleri kısmak değil, yerel gelirleri artırmak olduğunu söyledi.

CHP Grubu adına Plan ve Bütçe Komisyonuna verdikleri bir önergeyi hatırlatan Tüzün, “51 ilin de ‘bütünşehir’ statüsüne alınması ve yerel hizmetlerin tek elden, daha güçlü finansmanla yürütülmesi için hazırız.” diyerek, tüm partileri bu konuda ortak çalışmaya çağırdı.

“Sandıkta kazanamadığınız belediyeleri içeriden ya da rozetle alıyorsunuz”

CHP Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün, Cumhuriyet Halk Partili belediyelere dönük idari ve siyasi baskıları da sert sözlerle eleştirdi.

Halkın iradesiyle sandıkta kazanamadığınız belediye başkanlarını türlü oyunlarla ya içeri atıyorsunuz ya rozet takarak yanınıza çekiyorsunuz. Rozet törenlerini de ‘demokrasi şöleni’ diye pazarlıyorsunuz. Bu gerçek bir ikiyüzlülüktür.” dedi.

Özellikle Bayrampaşa Belediyesi örneğini öne çıkaran Tüzün, “Bayrampaşa’da sandıkta seçimi kaybettiniz, belediye meclisinde kaybettiniz, kurada da kaybettiniz. Sandıkta kaybettiğiniz seçimleri ayak oyunlarıyla geri aldınız; bu ne yüzsüzlüktür demeden geçemiyorum.” ifadelerini kullandı.

Belediyelerimize darbe yapıyorsunuz, seçmenlerimize darbe yapıyorsunuz. Uygulamalarınız maalesef Kenan Evren’i bile geçti.” diyen Tüzün, iktidarın yerel siyasette “halk iradesine saygısızlık” yaptığını savundu.

“Yargıyı sopaya çevirdiniz; ayarı bozulan kantar bir gün sizi de tartar”

Yargı bağımsızlığına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Tüzün, “Yargıyı iktidarınızın sopası yaptınız, o sopayı rakiplerinize sallıyorsunuz.” diyerek hukuk düzenindeki bozulmanın ülke için büyük risk taşıdığını söyledi.

“Unutmayın, ayarını bozduğunuz kantar, gün gelir, o kantar sizi de tartar.” sözleriyle iktidara uyarıda bulunan Tüzün, CHP’den AK Parti’ye geçen belediye başkanlıklarının “dokunulmazlık zırhına büründürülüp büründürülmediğini” de kamuoyu önünde sordu.

“CHP’li belediye başkanlarının yüzde 98’i baskıya rağmen yerinde duruyor; hepsinin onuruna saygı duyuyorum”

31 Mart yerel seçimlerinde CHP’nin Türkiye’nin birinci partisi olduğunu hatırlatan Yaşar Tüzün, CHP’den seçilen 413 belediye başkanından 8’inin istifa ederek AK Parti’ye geçtiğini söyledi. Bu rakamın toplam içinde yüzde 2’ye tekabül ettiğini, buna karşılık yüzde 98’inin tüm baskıya, tehdide, şantaja rağmen görevini sürdürdüğünü belirtti.

“CHP’den seçilmiş belediye başkanlarımızın yüzde 98’i, bunca baskıya rağmen yerinde duruyorsa, görevini onurlu ve şerefli şekilde sürdürüyor demektir. Hepsine bu Meclisten takdir ve teşekkürlerimizi iletiyorum.” dedi.

“Melih Gökçek yargılanmadıkça bu Bakanlığın tarafsızlık imajı inandırıcı değil”

Yaşar Tüzün, konuşmasının son bölümünde eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek üzerinden İçişleri Bakanlığına çağrıda bulundu. Gökçek’in dönemine ilişkin kamuoyuna yansıyan harcama ve uygulamalara atıfla, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya seslenen Tüzün:

“Dinozorlara servet gömen Melih Gökçek hakkında bugüne kadar ciddi bir soruşturma açmadığınız sürece, Bakanlığınızın ‘yapıcı ve tarafsız’ görüntüsünün hiçbir inandırıcı tarafı kalmayacaktır.” dedi.

Ne zaman Melih Gökçek bu uygulamalardan dolayı yüce yargıda hesap verirse, o zaman sizin bugün oluşturduğunuz saygınlık görüntüsü de gerçek anlamda size iade edilmiş olur.” sözleriyle İçişleri Bakanını somut adım atmaya davet eden Tüzün, konuşmasını İçişleri personelinin haklarının iyileştirilmesi ve yerel yönetimlerde adil, şeffaf bir uygulama çağrısıyla tamamladı.

Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI