DEVA PARTİLİ ELİF ESEN: “ÇOCUKLAR AÇ, SUYUSUZ, EŞİTSİZ; MEB BÜTÇESİ RAKAMLAR DEĞİL, GERÇEK HAYATLARIN SORUMLULUĞUDUR”

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Millî Eğitim Bakanlığı bütçesi üzerine konuşan DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Elif Esen, çocukların açlık, yetersiz beslenme, temiz suya erişim ve akran zorbalığı gibi temel ihtiyaçlarının bütçede karşılığı olmadığını vurguladı. Özel gereksinimli öğrencilerin öğle yemeği ödeneğinin düşürülmesini “en kırılgan çocukların öğününden kısmak” olarak nitelendiren Esen, “Eğer ücretsiz yemek Bakanlığın sorumluluğunda değilse, bu ülkede çocukların açlık riskinin sorumlusu kimdir?” diye sordu. Esen, rehberlik hizmetleri yetersizliği ve OECD’nin çok altında kalan psikolojik danışman sayısına dikkat çekerek, “Rehberlik bütçesi artıyor ama zorbalık vakalarını erken tespit edecek bir sistem hâlâ yok.” dedi.

Kasım 21, 2025 - 20:42
Kasım 21, 2025 - 21:24
DEVA PARTİLİ ELİF ESEN: “ÇOCUKLAR AÇ, SUYUSUZ, EŞİTSİZ; MEB BÜTÇESİ RAKAMLAR DEĞİL, GERÇEK HAYATLARIN SORUMLULUĞUDUR”


Millî Eğitim Bakanlığı bütçesi görüşmelerinde söz alan DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Elif Esen, eğitimin yalnızca mali tablolar ve rakamlarla anlaşılamayacağını belirterek konuşmasına başladı. Esen, “Eğitim politikasından bahsediyorsak, çocuğun karnındaki açlıkla, çeşmesinden akan suyun temizliğiyle, okul koridorlarının hijyeniyle ve akran zorbalığıyla kader ortaklığı kurmadan hiçbir rakamın anlamı yoktur.” dedi.

Özel gereksinimli çocukların öğün bütçesi neden düşürüldü?
Esen, geçtiğimiz yıl açılan okul yemeği davasında verilen karara değinerek mahkemenin Millî Eğitim Bakanlığını sorumlu tutmamasını hatırlattı. Kararda yer alan “Devletin çocuklara ücretsiz yemek sağlamak gibi pozitif bir yükümlülüğü yoktur.” ifadesinin ciddi bir boşluk yarattığını söyleyen Esen, şu soruyu doğrudan Bakan’a yöneltti:

“Sayın Bakan, eğer bu ülkenin çocuklarının açlık riskinden Millî Eğitim Bakanlığı sorumlu değilse, kim sorumludur? Hangi bakanlık, hangi masa bu sorumluluğu taşımaktadır?”

Bu çerçevede özel gereksinimli öğrenciler için ayrılan öğle yemeği ödeneğine dikkat çeken Esen, 2025 yılında 934 milyon TL olan bütçenin 2026’da 789 milyon TL’ye düşürüldüğünü, bu düşüşün fiyatların katlandığı bir dönemde açıklanamaz olduğunu vurguladı:

“En kırılgan çocukların öğününden kısan bir yaklaşım, açıkça ‘kaynak yok’ diyerek devlet aklını geri çekmek demektir.”

“Öğrenciler derse aç giriyor; bu sadece fizyolojik değil, pedagojik eşitsizliktir”
Esen, açlık ve yetersiz beslenmenin öğrenme üzerindeki etkilerini anlatarak, derslere aç giren çocukların gelecekte kalıcı başarısızlık ve öğrenme eşitsizliği riskleriyle karşı karşıya kaldığını söyledi.

Türkiye’de 5 yaş altı çocuklarda bodurluk oranının arttığını, son güncel resmî veri olan 2022’de bu oranın %5,5 olduğunu hatırlatan Esen:

“Derinleşen yoksulluk düşünüldüğünde bu oranın bugün çok daha yukarılarda olduğunu tahmin etmek zor değil.” dedi.

Beslenme verilerindeki eşitsizliği şöyle özetledi:

  • Her gün en az 5 porsiyon meyve–sebze tüketen çocuk oranı: %2

  • 100 çocuktan 6’sı zayıflık riski taşıyor.

  • 13’ü fazla kilolu, 10’u obez.

Esen, “Bu tabloda tek belirleyici sağlıklı beslenmeye erişimdir.” dedi.

Okullarda temiz suya erişim: “Bütçede tek satır yok”
Esen, “okullarda temiz içme suyu” için ayrılmış bir bütçe kalemi görünmediğini belirterek, bunun sorumluluk zincirinde büyük bir boşluk yarattığını söyledi:

“Türkiye’de yüzlerce okulda hâlâ içilebilir su yok. Bu yalnızca hijyen değil, dikkat, sağlık ve devamsızlık meselesidir.”

Bu yokluğun öğrencilerin günlük yaşamını ve öğrenme kapasitesini doğrudan etkilediğini hatırlattı.

Akran zorbalığı artırıyor, rehberlik sistemi yetersiz
Esen, okullarda artan akran zorbalığına dikkat çekerek rehberlik bütçesindeki artışa rağmen uzman sayısının yetersiz kaldığını söyledi:

“OECD normlarının çok altındayız. Bu koşullarda hangi zorbalık vakası erken tespit edilebilir? Hangi çocuk kendini güvende hissedebilir?”

Rehberlik hizmetinin bütçeden ibaret olmadığını, uzman kadrolar, erken müdahale mekanizmaları, vakaların izlenmesi ve raporlanması gerektiğini anlattı.

“Eğitim bütçesi, rakam değil çocuğun hayatı demektir”
Konuşmasını eğitim politikalarında gerçek ihtiyaçlara odaklanma çağrısıyla sürdüren Esen şu vurguyu yaptı:

“Eğitim bütçesi yalnızca sayı değildir. Çocuğun karnındaki açlıktır, çeşmesindeki sudur, okul koridorunun temizliğidir, maruz kaldığı zorbalıktır. Bu temel ihtiyaçlar yok sayılıyorsa rakamların hiçbir anlamı yoktur.”

DEVA Partisi Milletvekili Elif Esen, Millî Eğitim Bakanlığı’nın anayasal sorumluluğunu hatırlatarak çocuklara eşit, güvenli ve sağlıklı eğitim ortamı sağlanması için kapsamlı ve merkezi politikaların hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.

Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI