İnsansı robotlarla romantik birliktelik yaygınlaşıyor: Uzmanlar insanlığın geleceğinden endişeli
Yapay zekâ destekli robotlarla duygusal ilişkiler kurma eğilimi hızla yayılırken, uzmanlar bu durumun aile yapısını ve toplumsal dengeleri tehdit ettiğini belirtiyor. Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı, robot-partner modellerinin bireylerin yalnızlık hissini istismar ettiğini ve bu sürecin ciddi sosyal, etik ve hukuki riskler taşıdığını vurguluyor.

Teknolojik gelişmeler insan ilişkilerini dönüştürüyor
Gelişen yapay zekâ teknolojisi, robotları yalnız bireyler için potansiyel partner haline getiriyor. Bu gelişme, özellikle bireyselleşme ve yalnızlık duygusunun arttığı modern toplumlarda yeni bir ilişki modelini gündeme taşıyor. Teknoloji şirketleri, insansı robotları daha duygusal ve insan benzeri özelliklerle donatmaya çalışırken, bu durum sosyologların ve etik uzmanlarının dikkatini çekiyor.
'Robot çocuklar mı üretilecek?' uyarısı
Özel bir üniversitenin Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı, robotlarla kurulan ilişkilerin insanlık için ciddi bir tehdit oluşturduğunu ifade etti. Prof. Dr. Süleymanlı, 'Yoksa robot çocuklar mı imal edilecek? Demografik, etik ve sosyal açılardan büyük riskler barındıran bu olgu, günümüzde hukuki, dini ve felsefi tartışmaların odağı haline gelmiştir' dedi.
Solo yaşam artıyor, robot partnerlere yönelim büyüyor
Süleymanlı, tek başına yaşam modelinin yaygınlaştığını belirterek, bu durumun yalnızlık duygusunu artırdığını ve teknoloji şirketlerinin sunduğu robot partner çözümlerine ilgiyi artırdığını kaydetti. Yalnızlıkla mücadelede bu tür çözümler cazip hale gelse de, insanın temel sosyal bağ kurma ihtiyacını gerçek anlamda karşılamadığı vurgulandı.
Aile kurumuna tehdit büyüyor
Aile kurumunu korumak için devlet kurumları, sivil toplum kuruluşları ve toplumbilimcilerin iş birliği içinde çalışması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Süleymanlı, bu eğilimin toplumun yapısını tehdit eden bir boyut kazandığını belirtti. 'Ancak bu sayede, teknolojinin insanlık için bir tehdit değil, fayda sağlayan bir araç olarak kullanılması sağlanabilir' dedi.
Duygusal etkileşimde robotlar yetersiz kalıyor
İnsansı robotların, insanlar arası duygusal etkileşimin yerini almasının mümkün olmadığını vurgulayan Süleymanlı, 'Nörofizyolojik olarak insan beyninde sosyal bağ kurma merkezleri bulunuyor. Bu özellikler, robotlar tarafından taklit edilemez. Ayrıca aile kurumunun toplum yararına olan işlevlerini de yerine getirmeleri mümkün değildir' açıklamasında bulundu.
Teknoloji yalnızlığı kullanıyor
Süleymanlı, kronik yalnızlığın yaygınlaşmasının teknoloji şirketlerini harekete geçirdiğini ifade ederek, 'Orta yaş ve genç bireylerin robot partnerlere ilgisi, şirketleri daha gelişmiş yapay zekâ temelli robotlar tasarlamaya yönlendiriyor. Bu eğilim, yalnızlık hissini istismar eden ticari stratejilerle birleşerek büyüyor' diye konuştu.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI
