Umut Akdoğan: ‘Suskunluğunuzun bedelini bu memleket ödüyor, zindandaysak dilimizin belası, siz sustuklarınızın’

‘Evlerin mahremiyetine kadar girdiniz’
Umut Akdoğan konuşmasında, İstanbul’da son dönemde yapılan gözaltı operasyonlarına değindi. Şişli Belediye Başkanı Emrah Şahan’ın evine yapılan baskını hatırlatarak, “Sabahın köründe bir babanın, iki çocuğunun yanında eşi gözaltına alınıyor. Sadece birkaç soru sorulacakmış. Bu mudur adalet?” diye sordu.

‘Cumhurbaşkanı’nın sözleriyle niyet ortaya çıktı’
Akdoğan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Cumhurbaşkanlığı hevesi yolunda daha kaç CHP’li telef olacak?” sözlerine dikkat çekerek, “Tüm bu operasyonların amacını artık herkes biliyor: İktidarı kaybetmeme arzusu” dedi. “Evden çıkan çeyrek altın, kumbara parası değil; gerçek dert koltuklar” ifadelerini kullandı.

‘Yargı sopasıyla siyaset dizayn edilemez’
İktidara çağrıda bulunan Akdoğan, “Yarın muhalefette olursanız karşınızda nasıl bir iktidar görmek istiyorsanız bugün öyle davranın” dedi. Yargının siyasallaştığını vurgulayan Akdoğan, kinle devlet işlerinin ayrıştırılmadığı bir ortamda ne ekonominin ne de adaletin sağlanabileceğini belirtti.

‘Dilimizin belasını biz çekeriz ama siz?’
Osmanlı Maarif Nazırı Tahir Paşa’dan alıntı yaparak, “Dilimin belasını ben çekiyorum, Tahir Paşa’nın sustuklarının belasını bütün Osmanlı çekiyor” diyen Akdoğan, “Biz doğruları söylediğimiz için karakoldaysak, zindandaysak bunun bedelini göze alıyoruz. Ama siz suskunluğunuzla tarih önünde mahkûm olacaksınız” dedi.

‘Vicdan zindandaysa dar ipini kesip gel’
Şairane bir dille konuşmasını sürdüren Akdoğan, Emrah Şahan’ın küçük kızının kapıya astığı “Bu eve polis giremez” notunu anımsatarak, “Ey vicdan, zindandaysan demirleri kırıp gel” dizeleriyle Meclis’e ve özellikle AK Parti sıralarına seslendi: “Karar sizin, sessizliğinizle mi anılacaksınız, vicdanınızla mı?”

Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI