CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem: “İçişleri Bakanlığı muhalefete savaş açarken çocuk çeteleri ve organize suç ülkede kontrolü ele geçiriyor”

CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda İçişleri Bakanlığı 2026 yılı bütçesi üzerine yaptığı konuşmada, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’den başlayan süreçte 17 CHP’li belediye başkanının cezaevinde olmasını “demokrasi darbesi” olarak niteledi. Gözaltı ve kayyum uygulamalarının halkın iradesini gasbettiğini savunan Erdem, Saraçhane ve İstanbul İl Başkanlığı önündeki müdahaleleri, çıplak arama iddialarını ve polis şiddetini sert sözlerle eleştirdi. TÜİK verilerine göre suça sürüklenen çocuk sayısının 612 bine çıktığını, çocuk çeteleri ve organize suç örgütlerinin 18 yaş altına indiğini belirten Erdem, bağımlılıkla mücadele programı ödeneklerinin yüzde 20’nin altında kullanılmasına dikkat çekerek, Küresel Organize Suç Endeksinde Türkiye’nin suçta 10’uncu, devlet aygıtına yerleşmiş suç aktörleri başlığında 7’nci sırada olmasının endişe verici olduğunu söyledi.

Kasım 18, 2025 - 12:31
Kasım 18, 2025 - 14:29
CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem: “İçişleri Bakanlığı muhalefete savaş açarken çocuk çeteleri ve organize suç ülkede kontrolü ele geçiriyor”


TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Göç İdaresi Başkanlığı ve AFAD’ın 2026 yılı bütçesi görüşülürken, CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına söz aldı.

İçişleri Bakanlığının bütçesinin hayırlı olmasını dileyerek konuşmasına başlayan Mustafa Erdem, Bakan Ali Yerlikaya’nın göreve geliş sürecine değindi. Yerlikaya’nın selefiyle kıyaslandığında muhalefet tarafından başlangıçta olumlu karşılandığını hatırlatan Erdem, “Ülkede toplumsal kamplaşmanın en önemli unsurlarından biri olan, demokrasiyi sadece süslü bir kelime sanan bir selefiniz vardı; bu yüzden göreve ilk geldiğinizde sizi tebrik etmiştik. Ama maskeniz çok çabuk düştü.” ifadelerini kullandı.


“Esenyurt’tan bu yana 17 CHP’li belediye başkanı cezaevinde, halkın iradesi gasbedildi”

Mustafa Erdem, konuşmasının başında Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer hakkında yürütülen süreçten söz etti. Yerlikaya’nın göreve gelişinden kısa süre sonra Esenyurt Belediye Başkanının sabaha karşı kapısı kırılarak gözaltına alındığını, “uyduruk iddialarla” tutuklandığını ve yerine kayyum atandığını hatırlatan Erdem, “O gün bunun bir demokrasi darbesi olduğunu söylemiştik. Ahmet Başkanımız şimdi serbest; ortada elle tutulur, somut bir delil bile yok.” dedi.

“Suçu olan herkes yargılansın, cezası varsa çeksin.” ilkesine karşı olmadıklarını vurgulayan Erdem, “Biz o zaman da ‘Bu insanlar belediye başkanı, bu muameleyi yapmayın, halkın iradesine darbe vurmayın.’ demiştik. Siz ise hukuku ayaklar altına alan bir uygulama yaptınız.” ifadelerini kullandı.

Erdem, o günden bu yana 17 CHP’li belediye başkanının cezaevinde olduğunu belirterek, “Demokrasi askıda, halkın iradesi gasbedilmiş durumda. İddianameler ortada; bu tablo, düşman hukuku değil de irade gasbı değil de nedir?” diye sordu.


“İçişleri Bakanlığını muhalefete karşı savaş bakanlığına çevirdiniz”

CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, İçişleri Bakanlığının siyasal konumlanmasına ilişkin değerlendirmesinde sert ifadeler kullandı: “Bir senede ülkenin temel sorunlarını bir kenara bırakıp sarayın talimatıyla İçişleri Bakanlığını muhalefete ve demokrasiye karşı bir savaş bakanlığı hâline getirdiniz.” dedi.

CHP’li belediye başkanları ve il başkanlarına dönük operasyonları “tamamen siyasi nitelikte” olarak niteleyen Erdem, “Şimdi iddianameler hazırlanıyor, yargılamalar başlayacak, gerçekler daha net ortaya çıkacak. Halkımız da bu süreci yakından takip ediyor.” sözleriyle sürecin kamuoyundaki yansımasına işaret etti.


“Belediye başkanlarına terörist muamelesi yaptınız; kelepçeli görüntüleri tüm ülkeye servis ettiniz”

Mustafa Erdem, gözaltı süreçlerinde kullanılan yöntemleri de eleştirdi. Halkın oylarıyla seçilen belediye başkanlarının gözaltına alınırken, İçişleri Bakanlığının “âdeta terör örgütü liderlerine uygulanacak bir prosedür devreye soktuğunu” öne sürdü.

Yoğun polis ablukası altında itilip kakılan, bazıları elleri kelepçeli şekilde sağlık kontrolüne götürülen belediye başkanlarımızın görüntüleri tüm ülkeye servis edildi.” diyen Erdem, bu muamelenin nedenini sorgulayarak, “Bu insanlara bu muameleyi niye yaptınız? Kime şirin görünmeye çalışıyordunuz? Anlaşılır değil.” ifadelerini kullandı.


“Saraçhane’de iradesine sahip çıkan halka gaz, cop, tazyikli su ile cevap verdiniz”

CHP’li Erdem, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından Saraçhane ve diğer meydanlarda düzenlenen protestolara yapılan müdahaleleri de gündeme taşıdı. “Ekrem İmamoğlu’na sahip çıkanlar Saraçhane’de, yurdun dört bir yanında toplandı. Orada kimler vardı? Gençler, kadınlar, emekçiler, öğrenciler, emekliler, gazeteciler… Hepsinin ortak talebi ‘İrademe darbe yapma’ idi.” dedi.

Bu gösterilere iktidarın ve İçişleri Bakanlığının talimatıyla sert müdahale yapıldığını belirten Erdem, “Vatandaşa gazla, copla, tazyikli suyla saldırıldı; altı gün içinde 1.418 kişi gözaltına alındı.” bilgisini paylaştı. Sokakta yaşananları “demokratik bir ülkede kabul edilemez” olarak tanımlayan Erdem, “Coplanan öğrenciler, yerlerde sürüklenen insanlar, gazdan kaçarken ayakkabılarını kaybedenler, panikten birbirini ezen vatandaşlar… Bu hangi yasaya uygun Sayın Bakan?” sorusunu yöneltti.

Bu tablo, demokratik hakkını kullanan vatandaşlara karşı savaş açmış bir iktidarın uygulamalarıdır. Bu şiddet ordusunun komutanı da maalesef sizdiniz.” diyen Erdem, Bakan Yerlikaya’yı doğrudan sorumlu tuttu.


“Çıplak arama ve taciz iddiaları var; siz polis şiddetini soruşturmak yerine ‘kahramanlık’ diyerek ödüllendiriyorsunuz”

Mustafa Erdem, Ankara ve İstanbul’daki gözaltı işlemleri sırasında kadınlara yönelik çıplak arama ve taciz iddialarının tutanaklara ve ifadelere yansıdığını söyledi. “Demokratik hakkını kullanmanın dışında ne yapmış bu insanlar?” diye soran Erdem, bu iddialar karşısında İçişleri Bakanlığının tavrını eleştirdi.

Bu uygulamaları yapan bazı polisler için soruşturma açacağınıza, ‘kahraman polislerimizle iftihar ediyorum’ diyerek bu yöntemleri ödüllendiriyorsunuz; böylece hukuksuz pratikleri cesaretlendiriyorsunuz.” diyen Erdem, “Kimse polisle kavga etmiyor, biz polisimizin yanındayız; biz, İçişleri Bakanının hukuksuz emirleri altında uygulanan polis şiddetine karşıyız.” ifadelerini kullandı.


“İstanbul il binamız polis tarafından işgal edildi; milletvekillerine ekmek ve su bile sokturmadınız”

CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, İstanbul İl Başkanlığına kayyum atanması sonrasında yaşananları da “polis devleti” eleştirisi eşliğinde anlattı. CHP’nin “Babaevine sahip çıkıyoruz” çağrısıyla örgütlerini dayanışmaya davet ettiğini, aynı saatlerde valiliğin İstanbul’da fiilen olağanüstü hâl ilan ettiğini savunarak, “İl binamız polis tarafından abluka altına alındı, daha sonra polis şiddetiyle fiilen işgal edildi. Milletvekillerimiz darbedildi, yüzlerine biber gazı sıkıldı, kadınlar ve gençler tekmelendi, onlarca yurttaş gözaltına alındı.” dedi.

Bu uygulamaları “demokrasi değil, polis devleti anlayışı” olarak nitelendiren Erdem, İçişleri Bakanının daha sonra yaptığı “Mahkeme kararını yok saymak hukuka meydan okumaktır, devlet gereğini yapacaktır.” açıklamasını hatırlattı ve şu değerlendirmeyi yaptı:

Biz hukuka meydan okumadık, hukuka siz meydan okudunuz. Anayasa’nın 34’üncü maddesi ‘Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.’ diyor. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 11’inci maddesi aynı şeyi söylüyor. AİHM ve AYM kararları ortada. Anayasa’yı ve yasayı çiğneyen siz oldunuz.

Erdem, “Bu ülkenin polisini iktidarın değil, milletin emrine vermek zorundasınız; kolluk gücünü bir partinin sopası gibi kullanamazsınız. Polis iktidarın değil, hukukun polisidir.” sözleriyle İçişleri Bakanına çağrıda bulundu.


“Organize suç 18 yaş altına indi, çocuk çeteleri ülkeyi kuşattı”

Mustafa Erdem, konuşmasının ikinci bölümünde organize suç ve çocuk çeteleri başlığını öne çıkardı. İçişleri Bakanının, iktidarın varlığını sürdürmesi için muhalefete karşı “siyasi mücadeleyi” öne çıkardığını savunan Erdem, “Siz muhalefete savaş açarken ülkede organize suç örgütleri 18 yaş altına indi, mahalle çeteleri ülkeyi kuşattı.” dedi.

Kendilerine “Daltonlar”, “Redkitler” ve benzeri isimler veren çocuk ve genç çetelerin özellikle büyükşehirlerde tehdit, haraç, kurşunlama ve cinayet eylemlerinde rol aldığını belirten Erdem, TÜİK verilerine dikkat çekti: “TÜİK verilerine göre 2024 yılında çocukların karıştığı olay sayısı 612.651. Bu sayı 2023’e göre yüzde 9,8 arttı.

Suça sürüklenen çocukların yüzde 40,4’ünün “yaralama”, yüzde 16,6’sının “hırsızlık”, yüzde 8,2’sinin “uyuşturucu suçları” başlıklarında yer aldığını belirten Erdem, genç polis memuru Şeyda Yılmaz’ın ölümü ve Sinan Ateş cinayeti örneklerini hatırlattı:

  • “Şeyda Yılmaz’ı öldüren 19 yaşındaki sanığın 26 ayrı suç kaydı var.”

  • “Sinan Ateş cinayeti sanıklarından Serdar Öktem İstanbul’un göbeğinde uğradığı silahlı saldırıda öldürüldü, gözaltına alınan şüphelilerden 2’si 18 yaşın altında.”

İzmir’de tarikat bağlantılı bir çocuk evinde karakol basılarak polislerin katledildiğini de hatırlatan Erdem, “Bu saldırıdan önce sosyal medya paylaşımları var, açık işaretler var, önlem alınmamış. Ama iktidarı eleştiren en ufak bir tweet’te sabaha karşı evler basılmaya devam ediyor.” dedi.


“Mıhyeddin Yakışır sahte başkomiser; torbacı devletin içine kadar sızarken belediye başkanlarımız veri sızdırmakla yargılanıyor”

Mustafa Erdem, Mıhyeddin Yakışır olayını “devletin çöküşünün tablosu” olarak nitelendirdi. Yakışır’ın 29 yaşında uyuşturucu bağımlısı bir torbacı olduğunu, sahte başkomiser kimliğiyle Emniyet içinde dolaştığını, e-imza kullandığını, diploma dağıttığını ve sınav sistemine müdahale ettiği iddialarını hatırlattı.

Türkiye Cumhuriyeti devletinin sistemine sahte başkomiser kimliğiyle sızabilen bir torbacı var; devletin sınav sistemiyle oynuyor, diploma dağıtıyor, rezillik diz boyu. Ama bizim belediye başkanlarımız veri sızdırmakla yargılanıyor. Vallahi diyecek laf bulamıyorum.” sözleriyle çelişkiyi vurguladı.


“Kadın cinayetlerine barikat yok; barikat zeytinine sahip çıkan köylüye, yemek fiyatlarını protesto eden öğrenciye”

Kadına yönelik şiddet ve cinayetlere de değinen Erdem, 2025 Aile Yılı’nın ilk dokuz ayında 290 kadının öldürüldüğünü hatırlatarak, “Her gün sokak ortasında kadınlarımız katlediliyor ama buna barikat yok. Barikat ‘Zeytinime dokunma.’ diyen köylüye, yemek fiyatlarını protesto eden öğrenciye.” ifadelerini kullandı.

Uyuşturucuya başlama yaşının 11–12’lere düştüğünü, gençlerin “uyuşturucu batağında” olduğunu belirten Erdem, önlemlerin yetersiz kaldığını savundu.


“Bağımlılıkla mücadele ödeneğinin sadece yüzde 17,5’i harcanmış; 2025’te kullanım daha da düşük”

CHP’li Mustafa Erdem, bağımlılıkla mücadele programı kapsamında ayrılan ödeneklerin kullanım oranını da eleştirdi. 2024 yılında Emniyet Genel Müdürlüğü bütçesinde Bağımlılıkla Mücadele Programı altında 5 milyar 937 milyon liralık ödenek ayrıldığını, bunun sadece 1 milyar 40 milyon lirasının harcandığını, kullanım oranının yüzde 17,5’te kaldığını söyledi.

Bu rakam, bağımlılıkla ne kadar ciddi mücadele edildiğini de gösteriyor.” diyen Erdem, 2025 yılında da benzer bir tablo olduğunu belirterek, “2025 yılı bütçesinde program altında 7 milyar 341 milyon liralık ödenek var; bunun sadece 462 milyon lirası kullanılmış.” ifadelerini kullandı. Bu durumun, alanda gerçek bir mücadele yürütülmediğinin göstergesi olduğunu savundu.


“Organize Suç Endeksinde 10’uncuyuz, devlet içine yerleşmiş suç aktörlerinde 7’nci sıradayız”

Mustafa Erdem, 10 Kasım 2025’te yayımlanan Küresel Organize Suç Endeksi sonuçlarını da gündeme taşıdı. Buna göre Türkiye’nin, organize suç yoğunluğu bakımından 193 ülke arasında 10’uncu sırada yer aldığını belirten Erdem, asıl ürkütücü verinin ise “devlet aygıtının içine yerleşmiş, faaliyetlerini bizzat devletin kurumları içinde yürüten suç aktörleri” başlığında olduğunu söyledi.

Bu endekse göre Türkiye, devlet içine yerleşmiş suç aktörleri bakımından 193 ülke arasında 7’nci sırada. Bu, Türkiye Cumhuriyeti açısından son derece ağır bir tablodur.” dedi.


“Ünlü isimlere yapılan operasyonu başarı diye pazarlıyorsunuz; gerçek baronlara dokunun, arkanızdayız”

Mustafa Erdem, uyuşturucuya karşı yapılan bazı operasyonların “toplumsal algı yönetimi” için kullanıldığını da savundu. “Uyuşturucu baronlarını bitireceğinize ünlü isimlere yapılan operasyonu ‘başarı hikâyesi’ diye pazarlıyorsunuz.” dedi.

Asıl ülkenin beka sorunu budur: çocuk çeteleri, organize suç ve uyuşturucu. Bu millet sizden gerçek suç örgütlerine karşı kararlı mücadele bekliyor. Bunu yapın, biz sizin arkanızdayız. Biz polisimizin arkasındayız; cesur olun.” sözleriyle İçişleri Bakanına çağrıda bulunan CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, konuşmasını Komisyon üyelerini saygıyla selamlayarak tamamladı.

Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI