DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Karal: “Çay için tehlike çanları çalıyor Çay Kanunu acilen çıkarılmalı”
TBMM Genel Kurulunda 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçesi görüşmelerinde Yeni Yol Grubu adına konuşan DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Hasan Karal, Doğu Karadeniz’de çay tarımının geleceğine ilişkin kapsamlı uyarılarda bulundu. Karal, yıllardır beklenen Çay Kanunu’nun çıkarılmamasının sektörü belirsizliğe sürüklediğini belirterek, “Çay üretimi geçim kaynağı olmaktan çıkıp angaryaya dönüşüyor.” dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisinin 34’üncü Birleşiminde kürsüye çıkan DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Hasan Karal, Doğu Karadeniz’de çay tarımının kritik bir eşikte olduğunu vurguladı. Karal, “Türkiye, dünya yaş çay üretiminde ilk 5 ülke arasında. Yıllık yaklaşık 1 milyon 400 bin tonluk üretim, 1 milyona yakın insanın geçimini doğrudan etkiliyor.” dedi.
“Çay bahçeleri terk edilmiş alanlara dönüşme riski taşıyor”
Çay tarımının bölge için hayati öneme sahip olduğunu ifade eden Karal, “Bugün çay üretimi, Doğu Karadeniz insanı için yavaş yavaş bir geçim aracı olmaktan çıkıp ağır bir angaryaya dönüşüyor.” dedi. Karal, köyden kente göçle birlikte kalite sorununun arttığını belirterek, “Bu anlayış Türk çayının dünya pazarlarında markalaşmasının önünde ciddi bir engeldir.” ifadelerini kullandı.
Çay Kanunu vurgusu
Yıllardır gündemde olan Çay Kanunu’nun çıkarılamamasını eleştiren Karal, “Bugüne kadar birçok Tarım Bakanı geldi, sözler verildi ama Çay Kanunu beklentisi karşılık bulmadı.” dedi. Karal, en kapsamlı çalışmanın 2017 yılında dönemin Tarım Bakanı Faruk Çelik döneminde yapıldığını hatırlatarak, “Bu taslak kaliteyi, fiyat istikrarını ve üreticinin korunmasını esas alıyordu.” ifadelerini kullandı.
“Taban fiyatın altında alım engellenecekti”
Söz konusu taslağın içeriğini anlatan Karal, “Yaş çayda referans fiyat belirlenecek, bu fiyatın altında alım kesin olarak yasaklanacaktı.” dedi. Karal, ayrıca boyalı çay gibi hileli uygulamaların önleneceğini, denetimlerin güçleneceğini ve Doğu Karadeniz’in organik çay havzasına dönüşeceğini vurguladı.
“Gelin bu kanunu Meclisten geçirelim”
Karal, tüm siyasi partilere çağrıda bulunarak, “AK Parti iktidarında, AK Partili bir bakan tarafından hazırlanmış bu taslağı gelin birlikte kanunlaştıralım.” dedi. Karal, Çay Kanunu çıkarılamıyorsa ÇAYKUR’un piyasayı düzenleyici rolünün güçlendirilmesi gerektiğini söyledi.
ÇAYKUR kapasite çağrısı
ÇAYKUR’un günlük yaş çay işleme kapasitesine dikkat çeken Karal, “2003’te 6 bin ton olan kapasite bugün 9 bin 200 tona çıktı ama bu yeterli değil.” dedi. Karal, “ÇAYKUR, üreticiye ‘Ürününün tamamını kotasız alırım’ güvencesi verebilmelidir.” ifadelerini kullandı.
Atıl durumdaki özel sektör fabrikalarının kiralanarak üretime kazandırılmasını öneren Karal, “Bu adımla hem kapasite artar hem de millî sermaye yeniden ekonomiye kazandırılır.” dedi.
İş gücü ve maliyet sorunu
Çay toplama maliyetlerinin hızla arttığını belirten Karal, “Gübre, girdiler ve işçi yevmiyeleri üreticiyi her yıl daha fazla zorluyor.” dedi. Gürcistan’dan gelen mevsimlik iş gücünün azalmasına da değinen Karal, “Türk lirasının değer kaybı iş gücü sorununu derinleştirdi.” ifadelerini kullandı.
DSİ ve dere ıslahı uyarısı
Karal, Devlet Su İşleri’ne de çağrıda bulunarak, “Rize merkezde Değirmendere, Kale, Hamam Deresi ve diğer derelerin ıslahı yeni bir felaket yaşanmadan tamamlanmalıdır.” dedi.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI