CHP’Lİ AYSU BANKOĞLU: “ULUSAL AJANS HİBELERİ İKTİDARA YAKIN VAKIFLARIN ARKA BAHÇESİNE DÖNDÜ—MİLYONLARCA AVRO AYNI İSİMLERE AKTARILIYOR”
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda konuşan CHP Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, Ulusal Ajans eliyle dağıtılan AB hibelerinin yıllardır sistematik şekilde iktidara yakın vakıf ve derneklere yönlendirildiğini belirterek TÜRGEV, TÜGVA, İlim Yayma Cemiyeti, KADEM, SETA ve AKP bağlantılı çok sayıda yapıya toplam yüz binlerce avroluk kaynak aktarıldığını söyledi. Bankoğlu, dört yılda TÜRGEV’e 612 bin 261 avro, TÜGVA’ya 463 bin 886 avro hibe verildiğini, paydaş olarak dahil oldukları projelerle rakamların milyonları bulduğunu ve bu iki vakfa bugünkü kurla 53 milyon lira tahsis edildiğini vurguladı. Aynı fonlardan faydalanan diğer derneklerin yöneticilerinin eski bakanlar, AK Parti milletvekilleri ve parti yöneticileri olduğunu hatırlatan Bankoğlu, “Bu bir tesadüf değil, bu siyasi bir tercih. Bağımsız gençlik örgütleri kapıdan içeri bile giremiyor.” dedi. Ulusal Ajansın dağıtım ölçütlerini, komisyon yapısını ve denetim süreçlerini soran Bankoğlu, “Bu kaynaklar gençler için değil, iktidarın arka bahçesi için kullanılıyor.” ifadelerini kullandı.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Dışişleri Bakanlığının 2026 yılı bütçesi görüşülürken söz alan CHP Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, konuşmasını AB hibe programlarının Türkiye’deki dağılımı üzerine yoğunlaştırdı. Ulusal Ajans tarafından yürütülen fonların Dışişleri Bakanlığı bütçesinde 9 milyar 278 milyon TL olarak yer aldığını hatırlatarak, yıllardır tekrarlanan sorunların artık sistematik hâle geldiğini söyledi.
“Her yıl aynı tablo: Fonlar aynı vakıf ve derneklere gidiyor, bu siyasi bir yönlendirme”
Bankoğlu, Ulusal Ajansın kabul listelerinde her dönem aynı vakıfların projelerinin desteklendiğini belirtti.
“Bu tesadüf değil; bu, siyasi bir yönlendirme. Kamu kaynaklarının adrese teslim dağıtılmasıdır.” dedi.
Bankoğlu, geçen yıl yaptığı uyarılara rağmen Bakanlığın bu iddiaları “gerçek dışı” diyerek geçiştirdiğini, ancak verilerin tabloyu açıkça ortaya koyduğunu ifade etti.
TÜRGEV ve TÜGVA örneği: 53 milyon lira eş değerinde hibe
CHP’li Bankoğlu, sadece iki vakfa verilen hibeleri rakamlarla açıkladı:
-
TÜRGEV: 612.261 avro
-
TÜGVA: 463.886 avro
Bugünkü kurla bu iki vakfa aktarılan kaynağın yaklaşık 53 milyon TL ettiğini ifade eden Bankoğlu,
“Bu sadece koordinatör oldukları projelerde aldıkları hibedir. Paydaş oldukları projelerle rakamlar milyonlarca avroya ulaşıyor.” dedi.
Ayrıca TÜRGEV ve TÜGVA’nın yöneticilerinin Esra Albayrak ve Bilal Erdoğan olduğunu hatırlatarak, hibe dağıtımındaki siyasi yakınlık ağını vurguladı.
“İlim Yayma, KADEM, SETA… Fonlar hep aynı yere akıyor”
Bankoğlu, hibe alan diğer kurum ve kişileri de sıraladı:
-
İlim Yayma Cemiyeti – Mütevelli Başkanı: Bilal Erdoğan
-
KADEM – Eski Mütevelli Başkanı: Sümeyye Erdoğan Bayraktar
-
SETA – İktidara yakın düşünce kuruluşu
-
Yeni Dünya Vakfı – Başkanı: Eski AK Parti milletvekili Mahmut Göksu
-
TARPOL (Tarımsal Strateji Merkezi) – Başkanı: Eski AK Parti Bakanı Mehdi Eker
Bu vakıf ve derneklere yüz binlerce avro aktarıldığını belirten Bankoğlu, bunların tamamının vergi muafiyeti kapsamında olduğunu hatırlatarak “Devlet desteği + vergi muafiyeti + AB hibesi = çifte ayrıcalık sistemi oluşturuluyor.” dedi.
“Mürekkep yapımı, parfüm üretimi, kâğıt doğrulama atölyesi… 50 bin avroluk hibeler kimlere gidiyor?”
Bankoğlu, Ulusal Ajansın fon listelerinden bir örnek daha verdi:
“Takiyyüddin Uygulamalı ve Deneysel Bilim Tarih Derneği 50 bin avro hibe almış. Proje: Mürekkep yapımı, parfüm üretimi ve biyometrik analiz gibi atölyeler… Başkan: Eski AKP İstanbul Sivil Toplum Kurulu Başkanı.”
Bu örnekle fonların niteliğini sorgulayan Bankoğlu, “Fonları değerlendirme kriteri beceri değil; siyasi yakınlık.” ifadelerini kullandı.
“Gençlerin sesi bastırılıyor, bağımsız örgütler kapıdan içeri giremiyor”
CHP’li vekil, AB programlarının demokratik ülkelerde gençleri dünyayla buluşturan, hareketlilik ve özgürlük sağlayan araçlar olduğunu ancak Türkiye’de tam tersine işlediğini söyledi:
“Gençlerin sesi bastırılırken belli vakıflar siyasi olarak güçlendiriliyor.”
Fon dağıtımlarında şeffaflık olmadığını, raporların yetersiz olduğunu ve bağımsız denetimin yalnız muhasebe kayıtlarıyla sınırlı kaldığını belirtti.
Bankoğlu’nun Bakan Fidan’a yönelttiği sorular:
-
Bu fonlar kimlerin talimatıyla, hangi kriterlerle dağıtıldı?
-
Değerlendirme komisyonlarını kim belirliyor?
-
Proje puanlamaları nasıl yapılıyor?
-
Neden yıllardır hep aynı kurumlar kazanıyor?
-
Neden bağımsız gençlik örgütleri destek alamıyor?
-
Ulusal Ajans raporları neden şeffaf değil ve neden denetim kapalı?
Bankoğlu konuşmasını “Sorun sadece liyakat değil, sorun siyasi bir tercihtir; bu kaynakları şeffafça kullanın.” sözleriyle tamamladı.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI